Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK'lı tutsaklar 16 Aralık 2018 tarihinden bu yana Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle süresiz-dönüşümsüz açlık grevi eylemindeler.

Eylemlerinin 129'uncu gününde olan tutsakların sağlık durumları giderek kötüleşiyor. 1 Mart'tan bu yana sayıları binleri bulan açlık grevindeki tutsaklar, taleplerinde kararlılar. Tutsaklar, Öcalan üzerindeki tecrit sonlandırılıncaya kadar eylemlerinden vazgeçmeyeceklerini söylüyorlar.

Mehmet Veysel Ateş de bu tutsaklardan sadece biri. Diyarbakır T-1 Hapishanesi'nde kalan Ateş'in annesi Aysel Ateş oğlunun genel durumu hakkında ANF'ye konuştu.

Anne Ateş, oğlunun önceden beri çok çalışkan ve siyasete ilgili olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Oğlum, Van üniversitesinde okuyordu. Mezun olmasına iki ay kala siyaset ile tanıştı çalışmalara aktif katıldı. Öncelikle basında çalışmaya başladı. Sonrasında çalışmalarına devam ederken evlendi. İki çocuğu var. Bir çocuğu annesinin karnındayken eski bir dosyası onandı ve hapse girdi. O içerideyken bir dosyası daha onandı. Çok iyi bir evlattır Veysel. Ailesine, anne-babasına ve çevresine çok iyi olan bir evlattır. Şimdilerde ise hapiste ve açlık grevindedir. Hapishanenin şartları da çok ağırdır. Görüşe her gittiğimde eylemcilerin çok hızlı kilo verdiğini görüyorum. Hepsinin gözleri kan çanağı gibi oluyor."

'ÇOCUKLARIMIZI YERDE BULMADIK'

Eylemcilerin ailelerden daha moralli olduğuna dikkat çeken anne Ateş, şöyle devam etti: "Onlar bizlerden daha dik duruyorlar. Bizim moralimizi yüksek tutuyorlar. Direnişimizi daha güçlü kılmaya çalışıyorlar. Ben de hapishanelerden cenazeler çıkmasın diye elimden geleni yapmak istiyorum. Onların ölümünü izleyemem. Hiç kimsenin de bu duruma tepkisiz kalmasını istemiyorum. Herkes bulunduğu direnişimize ses ve destek vermeli. Bugün çocuklarımızın başına bir şey gelirse bunun sorumlusu sessiz kalanlardır. Kim olursa olsun, bunun hesabını da mutlaka vereceklerdir. Biz çocuklarımızı yerde bulmadık. Onların istekleri ve talepleri bizim için onurdur. Onların direnişleri de bizim yürüdüğümüz yoldur."

KADINLARA VE ANNELERE ÇAĞRI

Anne Ateş, Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için çağrıda bulunarak, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: "Bu meselenin muhatabı olan herkese tecridin kaldırılması noktasında çağrı yapıyorum. Başkanımızın üzerindeki bu kirli tecrit uygulamasına bir an önce son versinler. Çocuklarımız da bu vesileyle eylemlerine son vereceklerdir. Buradan tüm annelere, kadınlara ve gençlere sesleniyorum. Gelin hep beraber, el ele vererek bu sorunun üstesinden gelelim. Çocuklarımızı ancak bizim mücadelemiz yaşatabilir. Başkanımızın üzerindeki tecridi ancak biz kaldırabiliriz. Kürtler artık sokağın yolunu tutmalı."