The Jerusalem Post gazetesi, Kürdistanda son yılların en şiddetli çatışmalarının yaşandıðına dikkat çekti. Türkiyenin derin bir Suriye krizi içinde olduðunu kaydeden gazete Türkiyenin sıkıntısı Kürtlerin fırsatıdır dedi.
Ýsrail'de yayımlanan The Jerusalem Post gazetesinde Jonathan Spyer imzalı haber-yorumda, PKK ile Türk devleti arasındaki çatışmaların giderek arttıðına dikkat çekildi. Türk Genelkurmay Başkanlıðının 5 ay içinde 88 asker, 373 PKK militanının öldüðü iddiasına karşılık, PKKnin bu iddiayı yalanladıðını ve son 5 ayda 1035 askerin ile 101 PKK savaşçısının öldüðünü açıkladıðını belirtti. Spyer ayrıca yaşamını yitiren PKK gerillalarının organlarının Türk devlet yetkililerince satıldıðı yönündeki habere de yazısında yer verdi.
Spyer söz konusu açıklamalarla ilgili, Can kaybı sayısıyla ilgili gerçek ne olursa olsun bu dönem, PKK kurucusu ve lideri Abdullah Öcalanın yakalandıðı 1999dan bu yana çatışmanın en kanlı dönemi yorumunda bulundu.
Jonathan Spyer, yazısında Türk yetkililerin ve Kürt tarafının neden çatışmalar tırmandı sorusuna verdikleri yanıtları irdeledi.
Türk yetkililerin neden çatışmalar tırmandı sorusuna Suriyede yanıt aradıklarına deðinen Spyer, Ankara Esad rejiminin son aylarda örgüt ile uzun geçmişi olan ittifakı yeniden alevlendirdiðini iddia ediyor dedi.
Suriyede savaşın başlamasından önce Ankara-Şam-Tahran arasındaki iyi ilişkilerin, Türkiyenin Esada tavır alarak muhaliflere askeri ve siyasal alanda destek sunması ile bozulduðuna dikkat çekti. Batı Kürdistanda bazı kentlerin barışçıl bir şekilde Kürtlerin eline geçmesini Türkiyenin PKK-Suriye rejiminin yakınlaşmasına kanıt olarak algıladıklarına işaret etti.
Buna karşın Kürt kaynaklarının bu iddiaları reddettiðini söyleyen Spyer, devamla şunları kaydetti:
PYD militanları ile Suriye ordu birlikleri arasında son dönemde yaşanan şiddetli çatışmaya dikkat çekiyorlar. Bu hafta Halepin Şeyh Mahsud bölgesinde 3 Suriye askeri PYD militanları tarafından öldürüldü. Bu saldırı, Kürt medyasına göre Suriye güçlerinin kentte 21 Kürdü öldürmesi ardından gerçekleşti.
Buna karşın PYD liderleri, Türkiyenin Suriyeye yönelik askeri müdahalesine kesinlikle karşı olduklarını açık bir şekilde ifade ettiler. PKK lideri Murat Karayılan ise, Türk güçlerinin Suriyenin kuzeyindeki Kürt bölgesine yönelik her hangi bir girişimine karşı direneceklerini söyledi. PKKye yakın Kürt kaynakları bunu, hareketin Esad rejimi ile büyük bir pazarlıðından ziyade, Suriye Kürtlerini Türk saldırısına karşı koruma kararlılıðı olduðunu söylüyor. Benzer şekilde Kürtler Esad rejiminin Kuzeydoðu Suriyede Kürt özerkliðine karşı çıkan Arap aşiretlerini silahlandırdıðına vurgu yapıyorlar.
Jonathan Spyer, yazının devamında neden çatışmalar tırmandı sorusuna Kürt tarafının nasıl cevapladıðını anlattı.
Kürt kaynakları, Türkiye'nin güneydoðusunda yenilenen mücadele ile ilgili olarak, Türkiyenin uzun süredir devam eden Kürtlerin taleplerinin karşılanmamasına odaklanmayı tercih ediyorlar. Ayrılıkçı yasalar, Kürtlerin siyasi temsil ile çocuklarının Kürtçe dilinde eðitim görmesinin reddedilmesini, çatışmaların devam etmesinin nedenleri olarak işaret ediyorlar.
Esad rejiminin Suriyenin kuzeyindeki bazı bölgelerden çekilmesinin Kürtlerle bir koordinasyon içinde yapıldıðını ileri süren Spyer, Ancak bu, stratejik büyük bir pazarlıktan ziyade, dönemsel çıkarlar nedeniyle yapılmış olabilir ifadesini kullandı.
Spyer, Esad ile babasının 40 yıl boyunca Suriye Kürtlerine karşı acımasız bir baskı politikası uyguladıðına dikkat çekti. Bu miras ve hesap unutulmuş deðil. Dirilen bir Esad aynı şeye geri dönmede hiçbir tereddüt yaşamayacak diye yazdı.
Türkiyenin sıkıntısı Kürtlerin fırsatıdır diyen Spyer, Ankaranın şu anda derin bir Suriye krizi içinde olduðunu belirterek, Türkiye güney-batı sırında uzun bir iç savaş olasılıðı ile karşı karşıyadır. Bir mülteci sorunu var. Türkiye Esada karşı isyancıların zaferine umut baðlamış durumda, ama bu zafer henüz yakın görünmüyor yorumunda bulundu.