Türkdoðan: Yeni mahkemeler ‘herkesi ‘terör örgütü üyesi’ yapacak
Türkdoðan: Yeni mahkemeler ‘herkesi ‘terör örgütü üyesi’ yapacak
ÝHD Diyarbakır Şubesi tarafından bölge şubelerine yönelik düzenlenen “Ýnsan Hakları Çalışmaları ve Hak Savunuculuðu’nda Yol Gösterici Ýlkeler” konulu eðitim çalışmasının açılışında konuşan ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmadıðını, sadece adının deðiştirildiðini belirterek, “Yeni kurulacak mahkemeler çok fazla suç tipine bakmayacak ama esas olarak hemen herkesin ‘yasadışı silahlı örgüt üyeliði’yle suçlandıðı bu ülkede, aðırlıklı olarak bu suç tipine bakmış olacak. Dolayısıyla tırnak içinde ‘herkes terörist, herkes terör örgütü üyesi’ olacak” dedi.
ÝHD Diyarbakır Şubesi tarafından, ÝHD’nin bölgedeki 16 Şube ve temsilciliðine yönelik “Ýnsan Hakları Çalışmaları ve Hak Savunuculuðu’nda Yol Gösterici Ýlkeler” konulu iki günlük eðitim çalışması başladı. Ýsveç’te bulunan Olef Palme Center tarafından desteklenen ve ÝHD ile Ýsveç merkezli Kürt Ýnsan Hakları Komitesi tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen eðitim çalışmasına bölgenin tüm şubelerinden şube başkanları ve yöneticileri katıldı. Eðitimin açılışını ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, ÝHD Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi Temsilcisi Şevket Akdemir ve ÝHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici yaptı.
Eðitimin açılışında ilk olarak konuşan ÝHD Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi Temsilcisi Şevket Akdemir, yapılacak eðitim çalışması hakkında bilgi vererek, yapacakları eðitimin önemine deðindi. ÝHD’nin misyonu ve görevlerini anlatan Akdemir, insan hakları savunucuları olarak her zaman maðdurun yanında yer aldıklarını dile getirdi.
'EŞÝTLÝK ÝSTENÝYORSA ADÝL YARGILANMA OLMALIDIR’
Daha sonra konuşan ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, konuşmasının başında yeni yasa deðişikliðiyle kaldırılan Özel Yetkili Aðır Ceza Mahkemeleri konusuna deðindi. Mahkemelerin bu haliyle kalması durumunda sorunun devam edeceðini belirten Türkdoðan, “Bir ülkede özel bir yargılama sistemi ve özel yargılama kurumları varsa, o ülkede yurttaşlar arasında hem eşitlik yoktur, hem de o ülkede adil yargılanma hakkı yoktur. Çünkü yurttaşların hukuk önünde eşitliðini saðlamanın yolu, herkesin hukuk güvencesinden yararlanmasını saðlamaktır ve özellikle devletin hukukun üstünlüðü ilkesine uymaktan geçmektedir. Bu baðlamda özellikle adil yargılanma hakkının istisnasız olarak herkes için tanınması ve uygulanması halinde ancak bir eşitlikten bahsedilebilir” dedi.
‘HERKES ‘TERÖRÝST’, HERKES ‘TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESÝ’ OLACAK’
Bu mahkemelerin yapılan yeni düzenlemeyle kaldırılmış olmadıðını ifade eden Türkdoðan, şöyle devam etti: “Bu deðişiklik bu mahkemeleri kapatmıyor, görmekte olduðu davaları görmelerine imkan tanıyor. Bunun anlamı nedir; aşaðı yukarı bir 10 yıl daha varlıðını sürdürecek bu mahkemeler. Bu da yetmiyor, bu yasayla Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu benzer yetkileri olan yeni Aðır Ceza Mahkemeleri kuracak. Dolayısıyla özel yetkili ve görevli mahkemelerin sayısı artıyor. Yeni kurulacak mahkemeler çok fazla suç tipine bakmayacak ama esas olarak hemen herkesin ‘yasadışı silahlı örgüt üyeliði’yle suçlandıðı bu ülkede, aðırlıklı olarak bu suç tipine bakmış olacak. Dolayısıyla tırnak içinde ‘herkes terörist, herkes terör örgütü üyesi’ olacak.”
Bu mahkemelerde insan hakları örgütlerinin eleştirileri, uluslar arası toplumun ve kamuoyu baskısı sonucu deðişikliðe gidildiðini vurgulayan Türkdoðan, “Buna raðmen bu mahkemelerden bir türlü vazgeçmiyorlar. Önümüzdeki dönemde belki de Kürt muhalefetine yönelik, toplumsal muhalefete yönelik daha fazla çalışacak, daha özel tip bir mahkeme sistemiyle karşı karşıya kalabiliriz” diye konuştu.
Türkiye’deki cezaevlerinde yaşanan sorunlara da deðinen Türkdoðan, başta PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan aðırlaştırılmış tecrit olmak üzere, cezaevlerinde ciddi anlamda sorunlar yaşandıðını dile getirdi.
Ýnsan hakları savunucularına yönelik yargı yoluyla baskı politikalarının artarak devam ettiðine vurgu yapan Türkdoðan, son olarak gerçekleştirilen bazı operasyonlarda çok sayıda üye ve yöneticilerinin tutuklandıðını dile getirdi.
‘KÜRTLERÝN STATÜ TALEBÝ KARŞILANIRSA SORUN ÇÖZÜLÜR’
2009 yılından itibaren Türkiye’nin Kürt politikasında bir deðişikliðe gittiðini ifade eden Türkdoðan, şunları söyledi: “Bu politikanın yeni adı; Kürtleri tanıma ama Kürt siyasal hareketini tasfiye etme politikasıdır. Nitekim bu politikayla, bizim dernek verilerimize göre, son üç yılda 27 bin 500 civarında insan gözaltına alınmış, 6 bin 500 civarında insan da tutuklanmış. Ve bu maalesef hızından bir şey kaybetmeden devam ediyor. Bir yandan da silahlı çatışmalar olabildiðince hızlı bir şekilde devam ediyor, yürüyen müzakereler kesilmiş durumda. Bu sorunun çözümü konusunda atılması gereken adımlar belli aslında. Yeni Anayasa sürecinde Kürtlerin statü talebinin kabul edilmesi, kimlik ve kültürel haklarla ilgili taleplerinin kabul edilmesi ve yine statü talebi baðlamında uygun bir yerinden yönetim Anayasal güvenceye baðlanarak bu sorunun çözülmesi. Bir de geçiş dönemi adaleti için bir Hakikatleri Araştırma Komisyonu’nun kurulması ve geçiş dönemindeki adaleti saðlayacak yol yöntemlere başvurulması gerekiyor.”
‘AKP DÖNEMÝNDE ÝHLALLER ARTTI’
AKP döneminde artan hak ihlallerine deðinen Türkdoðan, “AKP döneminde en aðır insan hakları ihlallerini yaşıyoruz. Yaşam hakkı ihlallerinden tutun, işkence ve kötü muamele uygulamalarına, kişi özgürlüðü hakkının ihlali uygulamalarına, ifade ve örgütlenme özgürlüðünün ihlali konularına kadar bütün rakamlar çok kötü bir durumu gösteriyor. Dolayısıyla iyimser olamıyoruz. Ancak geriye dönüş söz konusu deðildir. Çünkü kendi hakları için mücadele eden bir halk gerçekliði vardır. Yine bu siyasal iktidarın karakterini öðrenen bir toplum gerçekliði var. Bu kesimlerin vermiş olduðu mücadeleye de saygı duymak gerekir.
‘CPT HEYETÝYLE ÖCALAN’IN DURUMUNU GÖRÜŞTÜK’
Geçtiðimiz ay içerisinde Avrupa Konseyi Ýşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) ile yaptıkları görüşmeyi aktaran Türkdoðan, CPT heyetine Türkiye’de cezaevinde bulunan çocuklara ilişkin ayrıntılı bir rapor sunduklarını, ayrıca Ýmralı Cezaevi’nde bulunan PKK Lideri Öcalan’ın durumuna yönelik bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyledi. Türkdoðan, CPT heyetinin Öcalan’ın durumu konusunda bazı önemli gelişmelerin olacaðı yönünde bir açıklamaları olduðunu sözlerine ekledi.
Yapılan konuşmaların ardından insan hakları eðitimi, Öztürk Türkdoðan’ın “Ýnsan Hakları Mücadelesi Tarihi” ve “Hak Savunuculuðu’nda Yol Gösterici Ýlkeler” konulu sunumuyla devam etti.
Ýki gün sürecek eðitim çalışmasında ayrıca, “ÝHD Ýlkeleri ve Çalışma Tarzı”, “Ýnsan Hakları Alanında Hukuksal Mekanizmalar”, “Başvuru Alma Yöntemleri”, “Hak Ýhlallerini Raporlama ve ÝHD Dokümantasyon Birimi Çalışma Tarzı” konularından eðitim verilecek.
ÝHD Diyarbakır Şubesi tarafından, ÝHD’nin bölgedeki 16 Şube ve temsilciliðine yönelik “Ýnsan Hakları Çalışmaları ve Hak Savunuculuðu’nda Yol Gösterici Ýlkeler” konulu iki günlük eðitim çalışması başladı. Ýsveç’te bulunan Olef Palme Center tarafından desteklenen ve ÝHD ile Ýsveç merkezli Kürt Ýnsan Hakları Komitesi tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen eðitim çalışmasına bölgenin tüm şubelerinden şube başkanları ve yöneticileri katıldı. Eðitimin açılışını ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, ÝHD Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi Temsilcisi Şevket Akdemir ve ÝHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici yaptı.
Eðitimin açılışında ilk olarak konuşan ÝHD Doðu ve Güneydoðu Anadolu Bölgesi Temsilcisi Şevket Akdemir, yapılacak eðitim çalışması hakkında bilgi vererek, yapacakları eðitimin önemine deðindi. ÝHD’nin misyonu ve görevlerini anlatan Akdemir, insan hakları savunucuları olarak her zaman maðdurun yanında yer aldıklarını dile getirdi.
'EŞÝTLÝK ÝSTENÝYORSA ADÝL YARGILANMA OLMALIDIR’
Daha sonra konuşan ÝHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoðan, konuşmasının başında yeni yasa deðişikliðiyle kaldırılan Özel Yetkili Aðır Ceza Mahkemeleri konusuna deðindi. Mahkemelerin bu haliyle kalması durumunda sorunun devam edeceðini belirten Türkdoðan, “Bir ülkede özel bir yargılama sistemi ve özel yargılama kurumları varsa, o ülkede yurttaşlar arasında hem eşitlik yoktur, hem de o ülkede adil yargılanma hakkı yoktur. Çünkü yurttaşların hukuk önünde eşitliðini saðlamanın yolu, herkesin hukuk güvencesinden yararlanmasını saðlamaktır ve özellikle devletin hukukun üstünlüðü ilkesine uymaktan geçmektedir. Bu baðlamda özellikle adil yargılanma hakkının istisnasız olarak herkes için tanınması ve uygulanması halinde ancak bir eşitlikten bahsedilebilir” dedi.
‘HERKES ‘TERÖRÝST’, HERKES ‘TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESÝ’ OLACAK’
Bu mahkemelerin yapılan yeni düzenlemeyle kaldırılmış olmadıðını ifade eden Türkdoðan, şöyle devam etti: “Bu deðişiklik bu mahkemeleri kapatmıyor, görmekte olduðu davaları görmelerine imkan tanıyor. Bunun anlamı nedir; aşaðı yukarı bir 10 yıl daha varlıðını sürdürecek bu mahkemeler. Bu da yetmiyor, bu yasayla Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu benzer yetkileri olan yeni Aðır Ceza Mahkemeleri kuracak. Dolayısıyla özel yetkili ve görevli mahkemelerin sayısı artıyor. Yeni kurulacak mahkemeler çok fazla suç tipine bakmayacak ama esas olarak hemen herkesin ‘yasadışı silahlı örgüt üyeliði’yle suçlandıðı bu ülkede, aðırlıklı olarak bu suç tipine bakmış olacak. Dolayısıyla tırnak içinde ‘herkes terörist, herkes terör örgütü üyesi’ olacak.”
Bu mahkemelerde insan hakları örgütlerinin eleştirileri, uluslar arası toplumun ve kamuoyu baskısı sonucu deðişikliðe gidildiðini vurgulayan Türkdoðan, “Buna raðmen bu mahkemelerden bir türlü vazgeçmiyorlar. Önümüzdeki dönemde belki de Kürt muhalefetine yönelik, toplumsal muhalefete yönelik daha fazla çalışacak, daha özel tip bir mahkeme sistemiyle karşı karşıya kalabiliriz” diye konuştu.
Türkiye’deki cezaevlerinde yaşanan sorunlara da deðinen Türkdoðan, başta PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uygulanan aðırlaştırılmış tecrit olmak üzere, cezaevlerinde ciddi anlamda sorunlar yaşandıðını dile getirdi.
Ýnsan hakları savunucularına yönelik yargı yoluyla baskı politikalarının artarak devam ettiðine vurgu yapan Türkdoðan, son olarak gerçekleştirilen bazı operasyonlarda çok sayıda üye ve yöneticilerinin tutuklandıðını dile getirdi.
‘KÜRTLERÝN STATÜ TALEBÝ KARŞILANIRSA SORUN ÇÖZÜLÜR’
2009 yılından itibaren Türkiye’nin Kürt politikasında bir deðişikliðe gittiðini ifade eden Türkdoðan, şunları söyledi: “Bu politikanın yeni adı; Kürtleri tanıma ama Kürt siyasal hareketini tasfiye etme politikasıdır. Nitekim bu politikayla, bizim dernek verilerimize göre, son üç yılda 27 bin 500 civarında insan gözaltına alınmış, 6 bin 500 civarında insan da tutuklanmış. Ve bu maalesef hızından bir şey kaybetmeden devam ediyor. Bir yandan da silahlı çatışmalar olabildiðince hızlı bir şekilde devam ediyor, yürüyen müzakereler kesilmiş durumda. Bu sorunun çözümü konusunda atılması gereken adımlar belli aslında. Yeni Anayasa sürecinde Kürtlerin statü talebinin kabul edilmesi, kimlik ve kültürel haklarla ilgili taleplerinin kabul edilmesi ve yine statü talebi baðlamında uygun bir yerinden yönetim Anayasal güvenceye baðlanarak bu sorunun çözülmesi. Bir de geçiş dönemi adaleti için bir Hakikatleri Araştırma Komisyonu’nun kurulması ve geçiş dönemindeki adaleti saðlayacak yol yöntemlere başvurulması gerekiyor.”
‘AKP DÖNEMÝNDE ÝHLALLER ARTTI’
AKP döneminde artan hak ihlallerine deðinen Türkdoðan, “AKP döneminde en aðır insan hakları ihlallerini yaşıyoruz. Yaşam hakkı ihlallerinden tutun, işkence ve kötü muamele uygulamalarına, kişi özgürlüðü hakkının ihlali uygulamalarına, ifade ve örgütlenme özgürlüðünün ihlali konularına kadar bütün rakamlar çok kötü bir durumu gösteriyor. Dolayısıyla iyimser olamıyoruz. Ancak geriye dönüş söz konusu deðildir. Çünkü kendi hakları için mücadele eden bir halk gerçekliði vardır. Yine bu siyasal iktidarın karakterini öðrenen bir toplum gerçekliði var. Bu kesimlerin vermiş olduðu mücadeleye de saygı duymak gerekir.
‘CPT HEYETÝYLE ÖCALAN’IN DURUMUNU GÖRÜŞTÜK’
Geçtiðimiz ay içerisinde Avrupa Konseyi Ýşkenceyi Önleme Komitesi (CPT) ile yaptıkları görüşmeyi aktaran Türkdoðan, CPT heyetine Türkiye’de cezaevinde bulunan çocuklara ilişkin ayrıntılı bir rapor sunduklarını, ayrıca Ýmralı Cezaevi’nde bulunan PKK Lideri Öcalan’ın durumuna yönelik bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyledi. Türkdoðan, CPT heyetinin Öcalan’ın durumu konusunda bazı önemli gelişmelerin olacaðı yönünde bir açıklamaları olduðunu sözlerine ekledi.
Yapılan konuşmaların ardından insan hakları eðitimi, Öztürk Türkdoðan’ın “Ýnsan Hakları Mücadelesi Tarihi” ve “Hak Savunuculuðu’nda Yol Gösterici Ýlkeler” konulu sunumuyla devam etti.
Ýki gün sürecek eðitim çalışmasında ayrıca, “ÝHD Ýlkeleri ve Çalışma Tarzı”, “Ýnsan Hakları Alanında Hukuksal Mekanizmalar”, “Başvuru Alma Yöntemleri”, “Hak Ýhlallerini Raporlama ve ÝHD Dokümantasyon Birimi Çalışma Tarzı” konularından eðitim verilecek.
