AKP Hükümeti, HPG güçlerinin Şemdinli'nin de içinde yer aldıðı geniş bir coðrafyada sürdürdüðü alan hakimiyetini Türk kamuoyundan gizlemek için elinden geleni yapıyor. Kendi iktidarının bu bölgede yok olduðunun anlaşılmasını perdelemek isteyen AKP, son dönemde eşine az rastlanır bir ırkçı hezeyanı pompalamaktan da geri durmuyor.
Kürt sorununun siyasal çözümünü engellemek üzere devreye soktuðu yeni savaş konsepti de boşa çıkan AKP ülkede yaşanan tüm olumsuzlukların müsebbibi olarak Kürt Özgürlük Hareketi'ni göstermeyi bu dönemin temel politik uygulaması olarak yaygınlaştırmaya çalışıyor.
Son olarak Antep'de yaşanan bombalı saldırı ardından AKP Hükümeti'nin bu ırkçı propagandası sokakta pratik sonuçlarını gösterdi. Bombanın patlamasının ardından Antep sokaklarında toplanan ırkçı kalabalıklar AKP Hükümeti'nden aldıkları destekle Kürtler aleyhine sloganlar atarak BDP il ve ilçe teşkilatlarına saldırdılar.
Hiçbir açıklama yapılmadıðı halde olayın müsebbibi olarak PKK'yi-dolayısıyla tüm Kürtler'i- hedef gösteren AKP'nin bu konudaki hazırlıðının önceden yapıldıðı muhakkak.
AKP'nin meclis içinde ve sosyal medyadaki ırkçı tetikçisi Antep Milletvekili Şamil Tayyar Antep'te meydana gelen patlama sonrası yaptıðı açıklama ile bu hazırlıðı ele verdi.
HPG'nin Antep'te gerçekleşen ve dokuz sivil vatandaşın hayatını kaybettiði saldırı ile ilgilerinin olmadıðına ilişkin açıklamasının haberi saat 09:17'de (21 Aðustos 2012) ANF tarafından kamuoyuna duyuruldu. Bu haberin ardından Türk basınında da HPG'nin söz konusu açıklaması yer aldı.
HPG'nin bu açıklamasından saatler sonra 13:18'de Doðan Haber Ajansı(DHA)'nın 'Şam patlamasının rövanşı' başlıðı ile servis ettiði haberde AKP'li Şamil Tayyar, bugüne kadar sivil saldırıları üstlenmeyen terör örgütü bu saldırıyı üstlendi. diyor. PKK'nin bu olayı nerede üstlendiðine ilişkin bir kaynak verme ihtiyacı da duymuyor.
Aksi yönde bir açıklama Türk basınında da yer aldıðı halde Tayyar, önceden planlandıðı gibi bu olayın da PKK'nin üzerine yıkılması için üzerine düşeni yapıyor.
Tayyar aynı açıklamada, kendisinin bu ve benzeri olaylara ilişkin özel bilgilerin sahibi olduðunu da şu sözlerle ifade ediyor:
Olaydan önce biz il binasında bayramlaşmadan sonra milletvekilleriyle yaptıðımız özel toplantıda ben bu konuyu dile getirmiştim. Suriye'den Gaziantep'e çok sayıda terörist geçişinin olduðunu, bunların Gaziantep şehir merkezindeki birçok evi birer cephaneliðe dönüştürdüðünü, o nedenle Allah korusun gerekli tedbir alınmazsa önümüzdeki günlerde çok büyük patlamaların olabileceðine vurgu yapmıştım.
Tayyar'ın kaynaðı belli olmayan bu bilgisinin, olasılıklara da yer vermeyecek şekilde, önümüzdeki günlerde çok büyük patlamalar olabilir dedirtecek netlikte olması dikkat çekiyor.
Zira, Şamil Tayyar konuşmasının devamında da bu bilgileri resmi istihbarat birimlerinden almadıðını özellikle vurguluyor. Tayyar, Biz yerel kaynaklardan istihbarat birimlerinde de bu bilgilerin olduðunu öðrendik. Bunu görüyoruz, biliyoruz. Burada bir istihbarat zaafı gibi görünmüyor diyerek kendisinin resmi istihbarat örgütünün dışında bir kaynaktan büyük patlamalar olabileceði haberini aldıðını anlatıyor.
Ayrıca Tayyar'ın, Antep'te meydana gelen saldırının Şam'da Esed yönetiminin üst düzey yöneticilerinin öldüðü patlama ile ilintilendirmesi de dikkat çekiyor. Tayyar, alenen Şam'da yaşanan patlamanın Ankara yönetimi ile ilgisini vurguluyor. Bu yüzden de DHA haberini, 'Şam patlamasının rövanşı' olarak atıyor.
Şamil Tayyar'ın kendi kurmacaları üzerinden giriştiði manipülasyon çabaları AKP'li Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoðlu'nun açıklamalarıyla da boşa çıkıyor. AKP'nin mızraðı kendi çuvalına sıðmıyor. Davutoðlu konuya ilişkin yaptıðı ilk açıklamada, Şuana kadarki veriler ışıðında netleşmiş tablo yok. Araştırmalar ortaya çıkar ve neticeler ortaya konur. diyor.
Kendi hükümetinin bakanı tarafından boşa çıkarılan Şamil Tayyar'ın, kendisinin bilgi kaynaðı da olan hangi derin mahfillerden beslendiði de önümüzdeki dönem açısından Antep saldırısının faillerinin bulunması kadar aydınlatıcı olacaktır.
[email protected]