Hesekê'nin Güney cephesinde 30 Ekim'de Demokratik Suriye Güçleri-QSD tarafından DAİŞ çetelerine başlatılan hamle devam ediyor. Bu kapsamlı operasyonda yer alan YPG Komutanlarından Rüstem Zal 4 Kasım günü yaşamını yitirdi.

Sabır Aybar yani Rüstem Zal Yüksekova'dan giderek YPG saflarına katıldı. 3 Kasım günü savaş cephesinden ANF muhabirine konuştu. Röportajı 4 Kasım'da yayınlandı ve Rüstem Zal aynı gün yaşanan çatışmada yaşamını yitirdi.

YPG Komutanı Rüstem Zal'ın 4 Kasım günü ANF'de okuduğunuz röportajı...

‘HAMLEMİZ GENİŞ BİR ALANI KAPSAMAKTADIR’

Bu hamle ile ne amaçlanmakta, hamlenin boyutları nedir?

Uzun bir süredir Rojava ve Şengal üzerinde ağır bir savaş vardı. Yine buna bağlı Kobanê savaşı vardı. Bu nedenle uzun bir süredir savaş içerisindeyiz. Şuan da Hesekê cephesinde bulunmaktayız. Bu hamle geniş bir alanı kapsamaktadır. Şengal’deki Ezidi halkımızın DAİŞ’in saldırılarından kurtulması için, Hesekê ile Şengal Dağı arasında bir koridorun açılması lazım. Yine Rakka-Holl alanını da içermesinden dolayı geniş bir hamledir. Operasyonumuza, Demokratik Suriye Güçlerinden oluşan yaklaşık 13 güç katılmaktadır. YPG olarak, Kürt, Arap Süryani halkımızın DAİŞ çetelerinin zulmü ve katliam tehlikesinin altından kurtarılması için bu hamleyi başlattık. Bu bizim açımızdan önemli bir hamledir. Yine Suriye halklarının özgürleşmesi için bu hamle çok önemli ve stratejiktir.

‘KOALİSYON DESTEK VERİYOR AMA ESAS OLARAK KARARA BİZ VARIZ’

Sizce DAİŞ’in geleceği nasıl olacak ve şuan içerisinde bulunduğu durum nedir? Yine cephede savaşan güçlerin durumu nedir?

Halkların kardeşliği olursa DAİŞ eskisi gibi istediği her yere saldıramaz. YPG olarak söylüyoruz, DAİŞ eskisi gibi nereye isterse saldıramaz. Şuan kaçıyor. Elindeki yerleri kaybediyor. Bazı köylerde bulunuyorlar ama güçlerimizin şuan ağır silahlarla o köylere karşı operasyon başlatmışlar. Koalisyon gücü de biraz destek vermekte, ancak daha çok karada YPG ve diğer güçler bu hamlede yer almaktadırlar. Bu şekilde, bu hamle, Holl Rakka’ ya kadar devam edecektir.

‘HAMLENİN AMACI DAİŞ TEHDİDİNİ ORTADAN KALDIRMAK’

Hesekê cephesinin önemi nedir, bu cephe ile Hesekê için ne amaçlanmaktadır?

Bu cephe Hesekê’ ye yakın bir cephedir. Hesekê’ de farklı halklar yaşamaktadır. Örneğin Kürtler, Araplar Süryaniler bulunmaktadır. Kaç ay önce DAİŞ’in Hesekê’ye saldırısı olmuştu. DAİŞ, bu saldırıları ile rejimi önemli bir derece de kırmıştı. Daha sonra YPG’nin savaşa müdahalesi olmuştu. DAİŞ bu şekilde kırılmıştı. O dönem Hesekê kent merkezi özgürleştirilmiş, ancak etrafı ve bazı köyleri tam olarak özgürleştirilmemişti. Bu nedenle bazı yerlerde DAİŞ halen vardı. Bu köylerinin ve ilçelerinin tam olarak özgürleştirilmesi için yeni bir hamle başlatıldı. Örneğin burada asıl ismi Sarap olan Salaliyê yine Hamra köyleri var. Sarap ile Hamra köyleri özgürleştirildi, Salihiyê köyü kaldı. Bunu da özgürleştireceğiz. Yine öbür taraftan Tıl Hemis, Tıl Berak taraflarından gruplar harekete geçti. Şengal tarafından da grup harekete geçti. Yani hem Suriye’nin Demokratikleşmesi için, hem de halkların DAİŞ’in katliamlarına uğramaması için bu hamle başlatıldı.

Geniş katılımlı bu hamlenin gelecekte Cizre Kanton’unun güvenliğinde nasıl bir rol oynayacaktır.

Eskiden DAİŞ çeteleri Tıl Hemis, Qamışlo ve Dêrik’e yakın yerlere yine Hesekê ‘ye geliyorlardı. Özellikle Hesekê ve Tıl Temır’ın çoğunluğu onların elinde idi. Buralarda halklar katliamdan geçilirdi. Verilen ilk savaştan bu yana buraların çoğu özgürleştirildi. DAİŞ‘in elinde çok büyük yerler kalmadı, kalanlarda özgürleştirildikten sonra Cizre kantonu üzerine artık bir saldırı olamayacaktır. Burada yaşayan Kürt, Asuri-Süryani, Arap ve Ermeni halkımıza güvenli bir alan oluşacaktır. DAİŞ çeteleri eskisi gibi kolay saldıramayacaklar, istediği gibi katliamlar da yapamayacaklardır. Kirli düşüncelerini de halka empoze edemeyeceklerdir. Çünkü burada YPG/YPJ var, yine (Hêzên Suriya Demokratik-Demokratik Suriye Güçleri) QSD var. Bu esaslar üzerine burada büyük bir örgütlenme var.