Keyfi ve hukuksuz yargılamaları ile gündemden düşmeyen Türk yargısı, PKK’nin hackerları oldukları iddiasıyla iki yıl önce tutuklanan gençler hakkında halen bir karar vermedi. Savcı, hacker dosyasından bir şey anlamadıðını söylemesine raðmen 40 yıla varan hapis cezası istedi. Tutuklu gençler ise duruşmalara çıkmıyor ve birçoðunun avukatı yok.

10 Mart 2010 tarihinde Diyarbakır merkezli olarak düzenlenen eş zamanlı operasyonlarda 5’i çocuk 23 kişi “PKK’nin hackerları” oldukları iddiasıyla gözaltına alındı, 13’ü tutuklandı. Diyarbakır savcılıðınca hazırlanan iddianamede bu gençler 5 bin 800 bürokrat, asker, polis, MHP’li ve BBP'li yöneticinin mail ve facebook hesaplarını ele geçirmekle suçlanıyor.

Hızını alamayan rejim savcısı 324 sayfalık iddianamede, gençleri insansız hava aracı Heron’ları düşürmeye yönelik çalışma içinde olmakla da suçluyor. Ýddianamede, "Binlerce kurum sitesini çökerttiklerini belirttikleri ve bu mücadelenin sürekli devam edeceðini belirttiklerinin yapılan açık kaynak araştırmasından tespit edildiði, bu şekilde örgüt güdümünde yayın yapan siteler aracılıðı ile gözaltına alınan şüphelilerin eylemlerinin sahiplenildiðinin belirlenmiştir" ifadeler yer alıyor.

1 Aralık 1010 tarihinde yapılan duruşmada tutuklu sanıklar Kürtçe savunma talebinde bulundular. Diyarbakır 4’üncü Aðır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, 12’si tutuklu 15 sanık ve avukatları katıldı.

Erdal Tutmaz, Lütfi Kotan, Mehmet Emin Kan, Bekir Akay, Cenk Tabak, Mahmut Belek, Remzi Baytar, Ýsmail Öndeş, Mehmet Ali Kızıl, Barış Coşkun, Enis Kıbıcı, ve Cihat Özgen tutuklu olarak hakim karşısına çıkarken, Cuma Topal, Fehmi Çınar, Ömer Gülcu, Tülay Laçin, A.P, Cihan Akdemir, Dersim Coşkun, L.S.B de tutuksuz yargılanmıştı. Mahkeme heyeti sanıkların savcılıkta savunmalarını Türkçe yaptıðını belirterek, Kürtçe savunma talebini reddetmişti.

SAVCI DA NEYÝ YARGILADIÐINI ANLAMADI

Aðustos 2010’da gençler hakkında "örgüt adına suç işlemek", "örgüt propagandası yapmak" ve "Bilişim sistemindeki verileri bozmak yok etmek, erişilmez kılmak, sisteme veri yerleştirmek" suçlarından 40 yıla kadar hapis cezaları istendi.

Bu davada yargılanan ve adının gizli tutulmasını isteyen gençlerden biri, “Savcılıða çıkarıldıðımızda savcının tepkisi de farklıydı. Bilişim konusu için bu dosyadan bir anlamadıðını ve ilk defa karşılaştıðını söyledi” dedi.

Ýkinci duruşmada da deðişen bir şey olmadıðını belirten Kürt genci, “Halen anlamış deðillerdi, buna raðmen savcının böylesi bir ceza istemiş olması çelişkili. Nasıl neye göre hazırladı iddianameyi?” diye belirtti.

Mevcut durumda tutuklu olarak yargılanan sanıklar duruşmalara çıkmıyor. Hakkında 40 yıl hapis cezası istenen Kürt genci, “Çoðumuzun avukatı yok. Sekiz duruşmadır dava erteleniyor. Ýki yıl oldu halen bir sonuç yok. PKK’nin hackerleri diye yürütülen bu davada elle tutulabilecek, kaale alınabilecek bir şey olmamasına raðmen 40 yıl hapis cezası ile yargılanıyorum” diyor.

HUKUK HÝÇ BU KADAR HUKUK DIŞI OLMAMIŞTI

AKP rejimi ile birlikte yargı da hiç olmadıðı kadar hukuk dışına çıktı. Parasız eðitim talebinden, yumurta ve kitap bulundurmaya, puşi takmadan slogan ve taş atmaya kadar, akla hayale gelmeyen gerekçelerle insanlar tutuklanarak aðır cezalara konu edilebiliyor. Terörle mücadele altında yapılan tutuklamalarda dünya rekoru kıran rejim, cezaevlerinde tıka basa doldururken, düşüncelerini ifade ettikleri ya da meşru hak taleplerinde bulundukları için binlerce kişi herhangi bir hükümet giymeden aylarca hatta yıllarca tutuklu kalabiliyor.

Rejim adına cinayet işleyen katiller bir bir serbest bırakılırken, infazcı polisler, yolsuzluklar, savaş ve insanlık suçları cezasız bırakılırken, muhalif gazeteciler, öðrenciler, kadınlar, aydınlar, sendikacılar, insan hakları savunucuları, seçilmişler ve çocuklar polis ve yargı kıskacına alınıyor.

Rejimin temel hedefleri arasında “sanal dünya” da yer alıyor. Ýfade ve düşünce özgürlüðüne hiçbir ortamda tahammül edemeyen rejim, Facebook paylaşımları nedeniyle de çok sayıda gence aðır cezalara çarptırırken, aynı şekilde hacker oldukları iddiasıyla tutukladıklarına da astronomik cezalar istiyor.