PKK: AKP, DAİŞ destekçisi konumundan çıkıp katliamcı oldu

Suruç katliamına ilişkin açıklama yapan PKK Yürütme Komitesi, “Kobanê katliamında DAİŞ çetelerine destek veren AKP hükümeti, Pirsus katliamıyla destekçi konumdan çıkmış, bizzat katliamcı olmuştur" dedi.

Suruç katliamına ilişkin açıklama yapan PKK Yürütme Komitesi, “Kobanê katliamında DAİŞ çetelerine destek veren AKP hükümeti, Pirsus katliamıyla destekçi konumdan çıkmış, bizzat katliamcı olmuştur. AKP, Kürt halkı öncülüğünde yaratılan demokratik ulus değerlerine karşı düşmanlığını ve faşist yüzünü, bu devrime katılan tüm devrimcileri hedefleyerek göstermiştir” dedi.

İnsanlığın tüm özgürlük ve demokrasi değerlerini omuzlayan 31 sosyalistin Pirsus’ta 20 Temmuz’da katledildiğini, 104 kişinin de yaralandığını belirten PKK Yürütme Komitesi, “Kobanê’ye bin selam!” sloganıyla yola çıkan gençlerin katledildiği bu faşist saldırıyı devrimci öfkeyle ve nefretle kınadı. Hayatını kaybedenleri anan PKK Yürütme Komitesi, ailelerine ve yoldaşlarına da başsağlığı dileklerinde bulundu.

'KATLİAM AKP TARAFINDAN YAPILDI, DAİŞ BİR MASKEDİR'

Pirsus saldırısının DAİŞ maskeli bir AKP katliamı olduğuna dikkat çeken PKK Yürütme Komitesi, “Türkiyeli ve Kürdistanlı tüm demokratik kamuoyu bu katliamın AKP tarafından yapıldığını ve DAİŞ’in bir maske olarak kullanıldığını bilmektedir. Halklarımız tarafından bilinen bu gerçek, AKP’li yetkililere korku vermiştir. Bu korkuyla hareket eden AKP hızla kınama ve birlik mesajları göndererek kendi katliamcı yüzünü gizlemeye çalışmıştır. AKP’lilerin korku dolu birlik mesajları yanında verdikleri kimliksiz kınama mesajları, kendi yaptıkları katliama karşı gelişen toplumsal öfkeyi, demokratik tepkiyi ve devrimsel dinamizmi söndürme amaçlıdır. Kürdistan ve Türkiye halkları bu katliamı AKP’nin yaptığını bilmektedir. DAİŞ etiketi yapıştırarak AKP’nin gerçekleştirdiği bu katliam, ulus devletin toplum karşıtlığını bir kez daha ortaya koymaktadır” dedi.

Kobanê katliamında DAİŞ çetelerine destek veren AKP hükümetinin, Pirsus katliamıyla destekçi konumdan çıktığını, bizzat katliamcı olduğunu vurgulayan PKK Yürütme Komitesi açıklamasında şunlara yer verdi: “AKP, Kürt halkı öncülüğünde yaratılan demokratik ulus değerlerine karşı düşmanlığını ve faşist yüzünü, bu devrime katılan tüm devrimcileri hedefleyerek göstermiştir. Dünya demokratik kamuoyu nezdinde faşizmin, gericiliğin, kadın düşmanlığının ve her türlü toplum karşıtlığının ilk akla gelen temsilcisi olan DAİŞ maskesi ile yapılan Pirsus saldırısı, Kürdistan devriminde kendi özgür geleceğini gören özgürlükçü sosyalist insanlığa karşı yapılmıştır. Çerkezlere, Türklere, Kürtlere, Ermenilere, Araplara, tüm halklara ve inançlara karşı yapılmıştır. Amara Kültür Merkezinde yapılan bu saldırı, Önder Abdullah Öcalan’ın demokratik ulus zihniyeti etrafında toplanan ve Rojava Devrim değerlerini büyütmeyi amaçlayan özgürlükçü insanlığa karşı yapılmıştır.

'ROJAVA DEVRİMİNİN ATEŞİ TÜM DÜNYAYI SARMIŞTIR'

Rojava devrimi, tüm Türkiye ve dünya devrimcilerini kucaklayan bir devrim olmuştur. Demokratik ulus anlayışını pratikleştirmiş, tüm dünya insanlığının özgür yaşam umutlarını yeniden yeşertmiştir. Bundan dolayı Rojava devrimi bölgesel olmayı aşmıştır. Rojava devrimine katılarak canını veren enternasyonal devrimciler bu devrimi dünya devrimi haline getirmişler, her türlü inşa çalışmasına devrimci ruhla katılarak dünya devrimine katılma inancını dalga dalga yaymışlardır. Rojava devriminin ateşi tüm dünyayı sarmıştır. Dünyanın her yerinden, tüm halklardan gençler bu devrime katılarak emek vermiş, ter ve kan dökmüştür. Tüm dünya devrimcileri, Rojava yolunda yol kardeşi olmuştur. Tüm halkların devrimcilerinin teri ve kanı, bu yolda birbirine karışmıştır.”

Türkiye’de tek seslilik ve tek renklilik yaratmayı amaçlayan faşist AKP zihniyetinin saldırılarından olan bu katliam karşısında tüm halkı, devrimci, demokrat ve sosyalistleri, örgütlenmeyi büyütmeye ve daha ileri taşırmaya da çağıran PKK Yürütme Komitesi, “Halklarımız, her türlü ulus devlet kurumlaşmasının bir katliam uygulaması olduğu bilinciyle hareket ederek kendi öz savunmasını yapmalı, her alanda örgütlenmesini geliştirmelidir. Ulus devlet, iddia edildiği gibi toplumu korumaz. Toplum ancak kendi kendini koruyabilir. Öz savunmasını her hangi bir devletçi yapılanmaya teslim etmiş toplumlar özgürleşemezler. Kendi öz savunmasını yapamayan toplumlar özgürlükten ve demokratik yaşamdan söz edemezler. Devrimci demokratik iradeyi geliştirmek ve demokratik ulus anlayışını kurumsallaştırmak için öncelikli eylem, kendi öz savunmasını yapmak ve kendi örgütlenmelerini devlet dışı kurumlaşmalarla geliştirmektir.

Kürt halkına uygulanan kültürel soykırımı en üst düzeye çıkaran AKP hükümeti, Türkiye’de yaşayan tüm halklara, gençliğe, kadınlara, tüm demokratik kamuoyuna karşı da savaş ilan etmiştir. Devlet, tüm kurumlarıyla, güvenlik adı altında geliştirdiği saldırılarıyla bu katliamlarını sürdürmektedir. Kamu güvenliği söylemi AKP hükümetinin dilinde faşist saldırıların şifresi haline getirilmiştir. Hiçbir faşist saldırı amacına ulaşamayacak ve sosyalistleri özgür yaşam yolundan geri çeviremeyecektir. Hiçbir katliam, devrimci dayanışmayı engelleyemeyecektir. Hiçbir hükümet, devrimcilerin özgürlük mücadelelerine hükmedemeyecektir.

Bir kez daha Önder Abdullah Öcalan’ın demokratik ulus anlayışı karşısında yenilen ulus devlet anlayışının Pirsus’ta gerçekleştirdiği bu faşist saldırıyı kınıyor, PKK olarak şehit düşen sosyalist, devrimci ve demokrat insanlarımızın anılarına bağlılığımızı sosyalist değerleri büyüterek, katliamın hesabını sorarak ve demokratik ulusu yaratarak güçlendireceğimizin sözünü veriyoruz.

Tüm devrimci, demokrat ve sosyalist kesimleri, güç birliği yaparak güçlerimizi ortaklaştırmaya, acılarımızı öfkeye dönüştürmeye, öz savunma başta olmak üzere her alanda devlet dışı toplumsal örgütlenmeleri geliştirmeye, ortak hedeflerle mücadele ederek faşist AKP ve onun maskesi olarak kullanılan DAİŞ karşısında zafer kazanmaya çağırıyoruz.

Kürdistan ve Türkiye halkları başta olmak üzere, tüm dünyadaki yurtsever demokrat halkımızı ve sosyalistleri, acıları öfkeye dönüştürmeye, Pirsus katliamına yönelik protestoları büyütmeye ve katliamcı ulus devlet karşısında kendi toplumsal sistemimizi kurmaya çağırıyoruz” dedi.