Özgür basın çalışanları, haklarında açılan soruşturma dolayısıyla savcılıkta ifade verdi. Soruşturma dosyasına, Rojava Devrimi'ne ve öz yönetimlere ilişkin haberler de dahil edildi. Devletin Kevser Eltürk'e işkencesini yazmak da yine 'suç' sayıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özgür Gündem Gazetesi Eş Genel Yayın Yönetmenleri Eren Keskin ve Hüseyin Aykol, gazetenin Sorumlu Yazıişleri Müdürü Reyhan Çapan ile gazetenin yazarlarının da aralarında bulunduğu 26 gazeteci ve yazar hakkında "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla soruşturma açtı. Gazeteciler sabah saatlerinde Çağlayan'da bulunun İstanbul Adliyesi'nde savcılığa ifade vermek üzere adliye binasına girdi. Burada ilk olarak Aykol ve Keskin ardından da hakkında soruşturma açılan gazetenin yazarları ifade verdi.

'ROJAVA DEVRİMİ' SORUŞTURMAYA DAHİL EDİLDİ

Savcı, "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla soruşturma açtığı DİHA Muhabiri Hayri Demir ve Özgür Gündem Editörü Ersin Çaksu'nun Rojava'da hazırladıkları "Rojava Devrimi kadın emeğiyle yaratıldı" başlıklı dosya haberi de soruşturmaya dahil etti. Rojava Devrimi'nde kadının rolünün işlendiği haberde yer alan bir YPJ savaşçısından alınan görüş, "örgüt propagandası" olarak değerlendirildi. 

İNSANLIK SUÇUNU ELEŞTİRMEK SUÇ!

Soruşturma dosyasında, Cizre ve Nusaybin'de öz yönetim direnişlerine ilişkin yazılan yazılar, haber konusu yapılan açıklamalar ve halktan alınan görüşler de yer aldı. Gazetenin yazarlarından Metin Yeğin'in Varto'da çıplak bir şekilde askerler tarafından işkence edilerek, teşhir edilen YJA Star gerillası Kevser Eltürk'e (Ekin Wan) ilişkin yazdığı yazı da soruşturmaya dahil edildi.

AYKOL VE KESKİN'İN İFADELERİ

Gazetenin Eş Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol, şu şekilde ifade verdi: "Bizim illegal bir örgütle işimiz olamaz. Cumhuriyet Gazetesi nasıl Cumhuriyet Halk Partisi ile düşünce bazında eşleştiriliyor ise biz de aynı mantıkla HDP ile özleştirilebiliriz. Gazete içeriklerinde ve yazılarında örgüt propagandası yaptığımı kabul etmiyorum."

Gazetenin Eş Genel Yayın Yönetmenlerinden Eren Keskin ise, ifadesinde şunları belirtti: "Bu gazete bu coğrafyada en çok baskıya uğramış, yazarları küçük çocuk olan, dağıtımcıları öldürülmüş bir gazetedir. O nedenle Eş Genel Yayın Yönetmeni olarak gazetede yer almam bu saydıklarıma bir vefa borcudur. Düşünce suçu diye bir suçu kabul etmiyorum. AİHS'in 10. maddesi rahatsız edici de olsa her türlü düşüncenin özgürce savunulabileceğini dile getirmiştir. Türkiye de bu sözleşmeyi kabul etmiştir. Bu nedenle bu suçlamaları kabul etmiyorum."