PKK’nin 4 Ağustos 2017 tarihinde Süleymaniye yakınlarındaki Dukan bölgesinde yakaladığı iki MİT yöneticisi önemli itiraflarda bulunuyorlar. Bu itiraflar ve verilen bilgilerin en önemlisi şüphesiz ki Paris katliamına ilişkin olanlardır.

Hatırlanacağı üzere, 9 Ocak 2013 tarihinde, Paris’te Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez vahşice katledildiler.

Bu katliam Öcalan’la başlayan görüşmelerden tam altı gün sonra yapıldı. O dönem Erdoğan ‘iadelerini talep etmiştik vermediler…’ türünde bir açıklama yaptı. Yani iade etmediler biz de vurduk anlamında sözler sarf etti. Dönemin Başbakan Yardımcısı M. Ali Şahin, ‘Benzer olaylar Almanya’da da olabilir’ dedi. Aslında bu konuşmalar katliamın itirafı niteliğindeydi.

Ama 2014 tarihinde internete düşen bir ses kaydı ve cinayeti talimatlandıran belge, katliamın nasıl planlandığına daha fazla ışık tuttu.

Bu belgede, O. Yüret, A. Oran, U.K.Ayık ve S. Asal’ın isimli MİT yetkililerinin imzası bulunuyordu.

Ve bu belge şimdi yine gündemde. Çünkü Paris katliamının MİT tarafından planlandığını kesinleştiren bir belge. İşte PKK’nin tutukladığı iki üst düzey MİT yöneticisi olan Aydın Günel ile Erhan Pekçetin, bu belgede imzası bulunan kişiler hakkında net itiraflarda bulunuyorlar.

MİT yöneticileri Aydın Günel ve Erhan Pekçetin özetle ne diyorlar ona bakalım:

Paris katliamı, Uğur Kaan Ayık, Oğuz Yüret, Sebahattin Asal ve Ayhan Oran isimli MİT yöneticileri tarafından planlandı. Zaten belgede isimlerinin baş harfleri ve soyadları bulunuyordu.

Ayrıca ses kayıtları da bunu ispatlıyor.

Erhan Pekçetin, internette yayımlanan ses kaydı için şunları söylüyor:

‘’Onları dinlediğimde o zaman suikastin yurtdışı EBF (Etnik Bölücü Faaliyetler) Daire Başkanı olan Oğur Kaan Ayık, o dairedeki operasyon şube müdürü Oğuz Yüret ve o şubedeki Ayhan Oran memur, üç personelimiz tarafından planlandığı ve hayata geçirildiğini anladım. Çünkü ses kayıtlarından mensupları tanıdım.’’

Bu ifadeler, katliamın nasıl planlandığını net bir şekilde izah ediyor. Ayrıntılar için aşağıdaki haberi ve ses kaydını tekrar gözden geçirebilirsiniz.

Peki katliamı planlayan MİT elemanları daha sonra ne oldu?

İşte bu yazının ana konusu da bu sorunun cevabıdır.

PKK’nin elindeki MİT yöneticileri bu soruya da kısmen yanıt veriyorlar.

Şöyle:

Bu kişiler, doğrudan Erdoğan tarafından terfi ediliyorlar. Uğur Kaan Ayık Doha’ya temsilci olarak atanıyor. Bir buçuk sene sonra Ayık ‘MİT Özel Faaliyetler Başkanlığı’na terfi ediliyor.

Oğuz Yüret, Daire başkanı yapılıyor ve sonra Van Bölge Başkanlığı’na terfi ediliyor. Halen aynı görevde.

Sebahattin Asal, İmralı’ya giden devlet heyeti içerisinde yer alıyor. Muhammed Dervişoğlu ile tüm görüşmelere katılıyor. Daha sonra MİT’in en önemli görevi olan ‘Stratejik Daire Başkanlığı’na terfi ediliyor. Asal’ın hem Hakan Fidan hem de Erdoğan’a doğrudan bağlı çalıştığı söyleniyor.

Ve Paris katliamını aydınlatan belgede ismi bulunan diğer MİT elemanı Ayhan Oran. MİT yöneticisi Erhan Pekçetin, Ayhan Oran’ın Paris katliamından sonra Atina’da görevlendirildiğini ve daha sonra teşkilattan atıldığını söylüyor. Bu kişi hakkında başka bir bilgi vermiyor.

Peki sahiden Ayhan Oran’a ne oldu?

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Nisan 2017 tarihinde, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi. Bu önergede kaçırılıp kaybedilen 7 kişinin ismi bulunuyordu. Bunlardan biri ise sözünü ettiğimiz eski MİT’çi Ayhan Oran’ın ta kendisi.

Ayhan Oran, 2005 yılında MİT’te çalışmaya başlıyor. Paris katliamından sonra Atina’ya gönderiliyor. 2016 Haziran ayında geri çağrılıyor. Yani, 15 Temmuz darbe sürecinden önce geri çağrılıyor. 17 Temmuz 2016 tarihinde açığa alınıyor. 2 Ağustos 2016’de ihraç ediliyor.

Ayhan Oran 1 Kasım 2017’de saat 12:38’de bulunduğu sitenin kamera kayıtlarından çıkışı görülüyor. Ondan sonra kendisinden haber alınamıyor.

Yani kaybediliyor!

Sezgin Tanrıkulu’nun soru önergesine de tabi ki cevap verilmiyor!

Şimdi konuyu tekrar başa alalım.

Paris katliamı tetikçisi Ömer Güney ile Ankara’da bir otelde görüşülüyor. Sesler kaydediliyor. (aşağıda dinleyebilirsiniz) Bu görüşmede 3 MİT’çi bulunuyor. Uğur Kaan Ayık, Oğuz Yüret ve Ayhan Oran. Diğer iki elemanın ve ona bağlı çalıştıkları Sebahattin Asal’ın terfi edildiğini yazdık. Peki neden Ayhan Oran darbeden önce neden geri çağrılıyor.

Çünkü; MİT, tetikçi Ömer Güney’le yapılan ses kaydının ve talimat belgesinin Ayhan Oran tarafından sızdırıldığını hesaplıyor. Ayhan Oran’ın Gülen Cemaeti üyesi olduğu ve bilgileri sızdırdığı düşünülüyor.

Paris katliamı bir devlet kararı olduğu için Gülen Cemaati ve diğer ekipler ilk başta ortak çalışıyor. Cemaat ve AKP’nin kavgası başlayınca, belgenin diğer taraf tarafından sızdırıldığı sonucuna varılıyor.

Bu sebeple 15 Temmuz’dan önce Ayhan Oran görevden alınıyor. Darbe sürecinden sonra istedikleri ortam oluşunca Ayhan Oran’ı ortadan kaldırıyorlar.

Sonuç; katliamın baş sorumlusu ‘Cumhurbaşkanı’ oldu, ‘Sır küpü’ Hakan Fidan aynı görevde.

Erdoğan ve Fidan’ın talimatıyla katliamı planlayan ve uygulayan 4 MİT’çi ve bir tetikçinin hikayesi ise şöyle:

Uğur Kaan Ayık, Oğur Yüret ve Sebahattin Asal terfi edildiler.

Ayhan Oran konuşmaması için ortadan kaldırıldı.

Tetikçi Ömer Güney Paris hastanesinde öldürüldü.

İşte bu ekip, Paris benzeri katliamlar yapmak için en çok güvendikleri adamlarını Dukan’a gönderdiler. O elemanlar yakalandı ve yukarıda yazdığımız tüm bilgileri, daha önceki bilgi ve belgelerle itiraf etti.

ANF’nin MİT yöneticilerinin itiraflarına ilişkin detaylı haberi:

 

MİT yöneticileri ile tetikçi Ömer Güney’in ses kaydı: