Siyah Pembe Üçgen Derneði üyesi 12 aktivist, yıllık deðerlendirme ve eðitim çalışması amacıyla 3 günlük kamp yapmak istedikleri Ýzmir’in Çandarlı Ýlçesi’nde cinsel kimlikleri nedeniyle ayrımcı ve hakaret içeren muamelelere maruz kaldı. LGBT bireyleri, maruz kaldıkları ayrımcı muamele yüzünden kamp etkinliðini Dikili’de tamamlayabildi.

Ýzmir Siyah Pembe Üçgen Derneði, yıllık eðitim ve deðerlendirme toplantısını yapmak için Çandarlı Ýlçesi’nde 3 günlük kamp gerçekleştirmek istedi. Ancak birkaç gün önce ilçeye gelen 12 dernek üyesi, burada cinsel kimliklerine dönük ayrımcı uygulamalara maruz kaldı. 14 Aðustos gecesi saat 01.00 sıralarında 12 dernek aktivisti 20 kişilik bir grubun tacizine uðradı. Evlerine gitmek üzereyken bu grubun linç tehdidiyle yüz yüze kaldı.

Siyah Pembe Üçgen Derneði aktivisti Erdem Gür, maruz kaldıkları yönelimleri ANF’ye deðerlendirdi. 12 aktivist olarak Çandarlı’da 3 günlük yıllık deðerlendirme yapmak istediklerini kaydeden Gür, “Ýki ayrı apart ev kiraladık. Gittiðimiz andan itibaren yerel halkın bizi orada istemediklerine dair sert bakışları vardı. Bunun üzerinde durmadık. Bizim aşina olduðumuz şeyler. Aramızda da konuştuðumuz bir şeydi. Olayın asıl patlak verdiði nokta önceki gece oldu. Kumsalda oturmuş kendi aramızda sohbet ediyorduk. Saat gece 01.00’a yaklaşıyordu, bu nedenle evlere daðıldık. O esnada yaklaşık 20 kadar genç aðırlıklı kişilerin bize baktıklarını ve kendi aralarında bizle ilgili konuştuklarını fark ettik. Bu bizi tedirgin etti. Anladık ki organizeli bir durum” dedi.

Grubun kendilerini ablukaya alma gibi bir eðiliminin olduðunu dile getiren Gür, şöyle devam etti: “Fark ettik durduk. Jandarmayı aradık. Şunu dedik; ‘Bir grup genç aðırlıklı erkek tarafından istenmediðimize dair sinyal aldık. Bizimle ilgili plan yapıyorlar. Tehlikede olduðumuzu düşünüyoruz. Bizi alıp sað salim evimize götürebilir misiz.’ Sanırım tam anlamadılar, gelin şikayet oluşturun ne yapılacak neyse yapalım, dediler. Biz yabancıyız, burada acil durum söz konusu gelemeyiz, sizin gelmeniz gerek, dedik. O grup da jandarmayı aradıðımızı ve geleceklerini fark ettikleri için grup daðıldı.”

KAMP DÝKÝLݒDE YAPILMAK ZORUNDA KALDI

Bunun üzerine evlerine gittiklerini kaydeden Gür, eve geldikleri esnada kendilerini bir gencin takip ettiðini fark ettiklerini söyledi. Gür, ilçede kimi kişilerin kiraladıkları evlerin sahiplerine giderek, “Niye travestilere ev kiralıyorsunuz” şeklinde tepkiler gösterdiklerini kaydetti. “Yine olaydan önce de bir arkadaşımız bir kıraathanenin önünden geçerken ‘Travestiler Çandarlı’yı bastı’ şeklinde dedikodular duyuyor” ifadelerinde bulunan Gür, kendileri için orada kalmanın tehlikeli olacaðı endişesinden ötürü Dikili’ye gitmek zorunda kaldıklarını söyledi.

‘BU MUAMELEYÝ HAK ETMEDÝK’

Gür, eðitim çalışmalarını Dikili’de yapmak durumunda kaldıklarını belirterek, “Ciddi bir tehlikeye ramak kalmıştı. Kendimizi yalnız hissettik. Linç ile karşı karşıya kaldık. Fiziksel saldırı olmadı. Sözlü laf atmalar vardı. Olayın yaşandıðı gün sokakta olduðumuzda sürekli lafla iðnelemeler, sataşmalar oldu. Psikolojikti. Keşke halktan insanlar bizimle konuşsaydı, neye dair rahatsızlık verdiðimizi anlasaydık. Nefes alıp orada var olmamızın bizim için kin beslemelerine yeterli olduðunu hissettik. Bu muameleyi hak etmedik” diye konuştu.

FEMÝNÝST SANATÇILAR PLATFORMU: KINIYORUZ

Feminist Sanatçılar Platformu da LGBT bireylere yönelik bu ayrımcı yönelime tepki gösterdi. Platform’dan Nazlı Masatçı, yerel halkın LGBT bireylere dönük yönelimin kabul edilemez olduðunu belirterek, “Çandarlı’da dernek içi eðitim kampı düzenlerken, psikolojik saldırıya uðrayan ve saldırının biçimi belki de fiziksele evrilecekken, kamplarını Dikili’ye alan yol arkadaşlarımız, Siyah Pembe Üçgen Derneði yalnız deðildir. Her platformda yanlarında olduðumuzu belirtir, maruz kaldıkları çirkin davranışları kınarız” dedi.

Ýzmir'de geçmiş yıllarda da Kemalpaşa, Torbalı, Konak, Karşıyaka ve Dikili'de de çeşitli defalar hem Kürtler hem de Kürt siyasetçiler ve seçilmişler saldırıya uðramıştı.