Kürt işportacılara zabıta işkencesi

Kürt işportacılara zabıta işkencesi

Devletin 90'lı yıllarda köylerini yakarak büyük şehirlerin gettolarına sürdüğü Kürtler en ağır ve güvencesiz işlerde  çalışarak yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. Kürtler  seyyar satıcılık,işporta gibi  işlerde ise yıllardır zabıta ekiplerinin baskı ve saldırılarıyla karşı karşıya kalıyor.

93 yılında köyü yakıldığı için ailesi ile birlikte izmir'e göç eden Eltem Acar(35) ekmek parasını kazanmak için seyyar satıcılık yapan binlerce Kürt'ten birisi. Acar 11 Nisan günü CHP İzmir büyükşehir belediyesi zabıtaları tarafından arkadaşı Hayri Alkan(28) ile birlikte öldüresiye dövüldü. Olayın ardından hastaneden işgöremez raporu alan Acar, Karşıyaka Cumhuriyet Savcılığına suçduyurusunda bulundu.

Saldırıları yapan zabıta ekipleri içinde PKK'ye karşı 10 yıl savaştıktan sonra yaşadıkları psikolojik sorunlar nedeniyle ordudan çıkarılan ve İzmir büyükşehir belediyesi tarafından zabıta olarak işe alınan eski uzman çavuşlardan oluşan bir birimin bulunduğu; Bu birime  İzmir büyükşehir belediye başkanı Aziz Kocaoğlu tarafından özel yetkiler verildiği iddia ediliyor.

'SOPALARLA SALDIRDILAR'

1993 yılında yaşadıkları köy olan Mérdin (Mardin) Midyat ilçesine bağlı Sité (Çalpınar) köyü yakıldığı için ailesi ile birlikte İzmir'e göç etmek zorunda kaldıklarını söyleyen Acar “Geldikten sonra mevsimine göre seyyar tezgahımda birşeyler  satarak geçinmeye çalışıyorum yıllardır bu işi yapıyorum ve yıllardır zabıta ekiplerinin baskı ve saldırılarına maruz kalıyorum” diyor.

Şimdiye kadar bir çok defa zabıta tarafından darp edildiğini vurgulayan Acar 'son 1-2 aydır bize yönelik baskılar dayanılmaz hale geldi. 11 Nisan günü benim gibi Kürt olan diğer arkadaşlarımla birlikte beklediğimiz Karşıyaka dolmuş durağına operasyon yapan zabıta ekipleri seyyar tezgahımı almaya çalıştılar' diyerek sonrasında yaşananları şöyle anlattı: “Tezgahımı  almaya çalışan ekibe, ben bununla çocuklarıma,aileme bakıyorum üzerindeki malları alıyosunuz ama bunu almaya hakkınız yok dedim. Fakat beni dinlemediler tezgahımı aldılar bir müdahalede bulunmadığım halde beni ellerindeki sopa ve kazma saplarıyla  dövmeye başladılar araya girmek isteyen arkadaşım Hayri Alkan'ı da dövmeye başladılar ikimizinde kafası kırıldı vücudumuzda morluklar oluştu.”

Hastaneden darp raporu alarak arkadaşı Hayri Alkan ile birlikte Karşıyaka Cumhuriyet Savcılığında kendilerini döven ekip hakkında suç duyurusunda bulunduklarını belirten Eltem Acar şunları söyledi: “Bizi döven ekip daha önce de bize saldırmıştı sadece biz değil buradaki bütün Kürt seyyar satıcı ve işportacılar bu ekibin saldırısına uğruyor ancak çoğu kişi korktuğu için dava açamıyor.”

'YIKIM GRUBU'

Bu ekipte  yer alanların  kendilerine  daha önce “PKK'ye karşı 10 yıl savaştık”; “Dağda sizin gibleri çok öldürdük' dediğini aktaran Eltem Acar :Kürt seyyar satıcı ve işportacılara attıkları vahşice dayaklar nedeniyle kendilerini 'yıkım grubu' olarak adlandıran bu ekibin PKK'ye karşı bölgede 10 yıl savaştıktan sonra psikolojijk sorunlar yaşamaları nedeniyle ordudan çıkarılan ve CHP'li İzmir büyükşehir belediyesi tarafından zabıta olarak iş verilen eski uzman çavuşlardan oluştuğunu ifade ediyor.

'SALDIRILAR ÇÖZÜM SÜRECİNDE ARTTI'

'Yıkım grubu'na Kocaoğlu tarafından özel  yetkiler tanındığını bu yüzden istedikleri gibi hareket edebildiklerini, kimseyi dinlemediklerini sözlerine ekleyen Eltem Acar saldırıların özellikle çözüm ve diyalog sürecinin başlaması ile birlikte arttığına, eskiden yapılan operasyonlarda bu şiddette saldırıların yaşanmadığına, ırkçı sözlerin sarfedilmediğine dikkat çekti.