Kürdün Aralıðı

Kürdün Aralıðı

Zaman bu topraklarda renklerini göçlerde yitirmiş. Kürdün aralıðına, Kadim Kürdistan’ın üç aşireti (Sinemili, Koçgiri, Şadili) tohumun tarlalara serpilişi misali,(Sarız-Göksun-Tufanbeyli üçgenine) gelip yerleşmiş. Ýlk geldiklerinde her biri birkaç obadır. Sonradan nüfusları çoðalınca onlarca köy kurmuşlar.

Göç tarihleri bilinmese de, Kürt Bey diye kudretli bir beyin, burada Kürtleri uzun zaman kolladıðı bilinir. Bu aralıktaki bütün Kürtler Kızılbaştır. Öteki olmayı iki defa yaşayan aralıðın Kürtleri, asimilasyona uzun süre dayanamazlar. Özellikle 1970’lerde, Türk metropollerine ve Avrupa’ya başlayan ikinci göç yüzünden, aralıðın Kürt köyleri bu günlerde birer ‘huzurevi’ görünümündedir. Asimilasyon bütün şiddetiyle devam ediyor bu topraklarda. “Sarız Kürtleri”, “Göksun Kürtleri”, “ Koçgiri Kürtleri” artık birer niteleme sıfatı gibi duruyor.

Kürdüm, Kızılbaşım, Aleviyim üçlemesi uzun süre bu toprakların şiarı olmuşsa da; ikinci kuşak göç, insanları fakirlikten kurtarmışsa da geride kimliðini koruyan pek az kimse, Kürtlüðü yüz çizgilerinde saklı bir avuç ihtiyar kalmış. Ýhtiyarlar hala Kürtçe konuşsalar da, yeni nesil sadece anlamakla yetiniyor.

Geride kalanlar, yeni nesli Kürtçe öðrenmeye teşvik etmedikleri gibi, az Kürtçe bilen yeni nesil de Kürtçeyi “gırtlaktan” dolayı konuşmamayı yeðliyorlar. fakat “umut en son ölür” misali her ne kadar “Didare Xanim, Xatun, Bese, Diyab, Alîşer, Xece, Siyabend isimleri, yaşlı kesimin isimleri olarak kalsa da; yazları Avrupa’dan köylerine gelen “Rodi, Havin, Baran, Ruken, Dilan”lar köylerinin sokaklarında doyasıya koşuyorlar.

ARALIÐIN KÖYLERÝNDEN QEREKÝLÎSE

Minorski’nin de dediði gibi Kürt doðasının aşıðıdır. Altınoba Köyü’nde (qerekilîse) her tepenin her vadinin ve her daðın Kürtçe bir ismi var. Köyün arka yamacına “Gaze”, arka daðına “Başmalar”, evlerin baktıðı tepeye “Tayhember”, yanı başındaki daða “Gewir reşe” ve yoldaki bir tümsekliðe de “Korte Osman” diyorlar. Köyün bir de çeşmeleri var, hepsinin ismi Kürtçe… Hepsinin tahmin edildiði gibi birer hikâyesi vardır.

Kürdün Aralıðında da, bütün Kürdistan’da olduðu gibi katliamlar yaşanmış. Ýlki “Düzük Duran” adlı yörenin ittihatçı çete başının 1915’lerde Ermenilere karşı giriştiði katliamdır. Türk çetelerinden kaçan Ermeniler, Şadili Kürtlerine sıðınır. Düzük Duran, Kürtlerden Ermenileri alamaz, Düzük Duran, Ýkincisi Maraş Katliamı’dır ki bu katliamda Kürt aralıðındaki Sinemili aşiretinin sınırdaki birkaç köyünde 70’ten fazla Kürt şehit edilir. Daha sonra katliamcılar, Kürdün Aralıðına giremeden püskürtülür…

Kürdün Aralıðı, 30’u aşkın köy ve mezradan oluşur. Kurmancî’nin aynı aðzını konuşan bu köyler arası diyalog en üst seviyededir. “Mehe Mezelan (Mezar Ayları) denilen dönemde, önceden planlanmış ve her köy için ayrı bir gün olarak belirlenen merasimlerde bu 30’u aşkın köy bir yerde buluşur. Bu günler daha çok Haziran ayının başına denk getirilir. Aynı kültürel öðelere sahip bu köyler, düðünlerde de bir araya gelirler.

“Kürdün Aralıðı” terimi, daha çok Türk kesimin bu yöredeki Kürtlerin coðrafyasına taktıðı isimdir.(Aralıktan kasıt, üç ayrı ilçeye baðlı olmalarıdır. Adana-Tufanbeyli, Göksun-Maraş, Sarız-Kayseri) Buradaki Kürtler, devletin idari taksimatını hiçbir şekilde nazara almıyorlar. Kendilerini daha çok mensubu oldukları aşiret isimleriyle tanıtıyorlar.

Kürt Aralıðı’ndaki köyler şunlardır:

Tufanbeyli’ye baðlı olanlar:Hanyeri, Kantoz, Üç evler, Belbaşı, Fatmakuyu, Taşpınar, Akçal, Evci, Doðanbeyli, Aðdere

Göksun’a baðlı olanlar:Yoðunoluk, Kümürsu, Keklikoluk, Akboyun, Göynük, Altınoba, Sırapınar, Elmalı, Kırkilise, Sırmalı, Hoðtaş, Yeşilköy, Düðünyurdu

Sarız’a baðlı olanlar:Çaðşak, Gümüşali, Kırkırsak, Ördekli, Ýncemaðara, Darıdere, Sancakaðıl, Küçük söbeçimen, Dallıkavak, Tavlu, Küçük örtülü, Büyük örtülü