KCK: 33 gencin hayalini gerçekleştirmek görev haline geldi

KCK: Suruç’ta katledilen 33 sosyalist gencin, 10 Ekim’de katledilen özgürlük, demokrasi ve barış savunucularının ve kadın, çocuk, yaşlı katledilen binlerce Kürt insanının özlemlerini gerçekleştirmek için anti-faşist ittifakı geliştirmek tarihi görevdir.

20 Temmuz Suruç katliamına ilişkin yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanlığı, “33 gencin, binlerce Kürt halkının ve 10 Ekim’de katledilenlerin özlemlerine cevap olmak için hiç zaman geçirmeden ve gecikmeden tüm sosyalist hareketler, Kürt halkı ve demokratik güçler asgari demokrasi programında bir araya gelerek mücadeleye atılmalıdırlar” dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eş başkanlığı açıklamasında şunları belirtti: “Bundan 3 yıl önce Suruç’ta SGBF üyesi 33 genç bombalı saldırıyla katledildiler. DAİŞ’i yenilgiye uğratan Kobanê’de çocuklarla dayanışma için Suruç’a gittiklerinde saldırıya uğradılar. Saldırıda şehit düşen sosyalist gençleri minnet ve saygıyla anıyor; özgür Kürdistan, demokratik Türkiye ve demokratik Ortadoğu’yu gerçekleştirerek onların özlemlerine cevap vereceğimizin sözünü yineliyoruz.

2015 yazında 7 Haziran seçimi öncesi ve sonrası AKP’ye karşı mücadele eden demokrasi güçlerine ağır saldırılar yapıldı, katliamlar gerçekleştirildi. 5 Haziran’da Amed HDP mitingine, 20 Temmuz’da Suruç’ta gençlere, 10 Ekim’de Ankara Garı önünde barış mitingine saldırıldı. Bu saldırıların IŞİD tarafından yapıldığı söylenmektedir. Saldırıya uğrayanların tamamı AKP iktidarına karşı mücadele edenler olduğuna göre IŞİD-AKP ilişkisi ve ortaklığı net görülmektedir. Bu katliamlar MİT tarafından planlanmış ve MİT’in yönlendirmesiyle IŞİD’le ilişkili katillere yaptırılmıştır.

Bu katliamların demokrasi güçlerinin mücadelesi ve seçimler yoluyla iktidarı bırakmak istemeyen AKP faşizminin iktidarda kalmak için gerçekleştirdiği katliamlardır. Bu katliamlarla muhalefet korkutularak AKP’ye karşı birlikte mücadele vermeleri engellenmek istenmiştir. Özellikle Kürt halkıyla başta sosyalistler olmak üzere demokrasi güçlerinin birleşmesini engellemek amaçlanmıştır. 2015 yazındaki saldırılar ve katliamlar AKP’nin karakterini tüm çıplaklığıyla gözler önüne sermiştir.

AKP iktidarının kaybetmeyle karşı karşıya kaldığı 2015 yılından bu yana Kürt halkına ve demokrasi güçlerine karşı sürekli bir saldırı yürütülmektedir. Suruç katliamıyla birlikte tüm sosyalist hareketler ve devrimciler hedef alınmıştır. O günden bu yana yüzlerce sosyalist ve binlerce demokratik mücadele veren insanlarımız tutuklanmıştır. Hala da sosyalistlerle, demokrasi güçlerine ve Kürt halkına karşı sürekli bir saldırı yapılmakta, her gün onlarca insanımız tutuklanmaktadır.

Eğer AKP-MHP faşist ittifakı Kürt halkıyla sosyalistlerin ve demokrasi güçlerinin ittifakından bu kadar korkuyor ve saldırıyorsa o zaman AKP-MHP faşist ittifakının korkusunu büyütüp yenilgiye uğratmak için demokrasi güçlerinin ittifakını daha da genişletip anti-faşist ittifakı geliştirmek gerekmektedir. Demokrasi güçlerinin birliğini geliştirip anti-faşist mücadele yükseltildiğinde AKP-MHP faşizminin ömrü uzun olmayacaktır.

Bu açıdan Suruç’ta katledilen 33 sosyalist gencin, 10 Ekim’de katledilen özgürlük, demokrasi ve barış savunucularının ve kadın, çocuk, yaşlı katledilen binlerce Kürt insanının özlemlerini gerçekleştirmek için anti-faşist ittifakı geliştirmek tarihi görev haline gelmiştir. 24 Haziran seçimlerinde ortaya çıkan demokrasi güçlerinin ortaklaşması ve faşizme karşı mücadele geliştirildiği takdirde halklarımız bu mücadele etrafında toplanacaktır. Halkımızın büyük çoğunluğunun içinde olacağı bir mücadeleyle AKP-MHP faşizmi yenilgiye uğratılacaktır.

Bu temelde 33 gencin, binlerce Kürt halkının ve 10 Ekim’de katledilenlerin özlemlerine cevap olmak için hiç zaman geçirmeden ve gecikmeden tüm sosyalist hareketler, Kürt halkı ve demokratik güçler asgari demokrasi programında bir araya gelerek mücadeleye atılmalıdırlar.”