KCDK-E’den ‘Sömürgeciliğe karşı öfke ve direniş haftası’ ilanı

KCDK-E, Türk devletinin Medya Savunma Alanları, Maxmur ve Şengal’e saldırısı ardından, ‘Sömürgeciliğe karşı öfke ve direniş haftası’ ilan etti.

Yazılı bir açıklama yapan KCDK-E Eş Başkanlık Divanı, “Sömürgeciliğe karşı öfke ve direniş haftası” ilan ettiğini duyurdu. KCDK-E Eşbaşkanlık divanı, hafta ile sürekli ve aralıksız eylemler haftası ilan etti.

KCDK-E Eşbaşkanlık divanı açıklamasında şunları belirtti: “Türk devletin topyekün saldırılarına karşı ‘Her yer Kürdistan, her yer direniş’ şiarı ile topyekün direnişi tüm hafta sürdüreceğiz.

Sömürgeci, soykırımcı, Kürt düşmanı TC devleti bir yandan tüm Kürdistan’ı işgal etmek istemekte, diğer yandan da Kürt ve Kürdistan değerlerine topyekûn saldırarak, Kürt halkına karşı soykırım yaşatmaktadır. Dünyada eşi ve benzeri olmayan faşist, vahşi, barbar uygulamalarla işgalci Türk devleti Kürt halkına karşı soykırımda ısrar etmektedir.

Beslediği, büyüttüğü ve finanse ettiği barbar DAİŞ çeteleri Rojava ve Başûr Kürdistan’ını işgalde başarısız olan işgalci Türk devleti, kanlı soykırımcı emelleriyle kendi kanlı ordusunu devreye koymuştur.

Türk devleti Şengal, Maxmur, Rojava, Başûr ve Bakûr’da bu soykırım saldırılarını aralıksız olarak sürdürmektedir. Bu saldırılar fiziki ve siyasi soykırım temelli olarak kutsallarımıza, onurumuza, irademize ve değerlerimize karşı topyekûn bir Kürt düşmanlığı ve Kürdü yok etme biçiminde yürütülmektedir.

Tüm kirli savaş politikalarını devreye sokan AKP-MHP faşizmi yaşamın her alanında Kürtlere karşı topyekûn saldırmaktadır. Tüm dünyanın gözü önünde işgalci Türk devleti tarafından Kürt halkına karşı açıkça soykırım yapılıyor. Uluslararası kurumlar sürdürülen bu soykırım saldırılarına karşı sessiz kalıyor ve tepkisizlikleriyle Türk devletini cesaretlendiriyorlar bu suca ortak oluyorlar.

BULUNDUĞUMUZ TÜM ALANLARDA KIYAMETİ KOPARMANIN ZAMANI

Faşist Türk devletinin bu soykırım saldırılarına karşı Kürt halkının örgütlü gücü ve demokrasi güçleri artık sıradan bir mücadeleyle yetinemezler. Topyekûn saldırıya karşı, topyekûn direniş şiarı ile ayağa kalkarak, bulunduğumuz tüm alanlarda kıyameti koparmanın zamanı geldi ve de geçiyor. ABD’de ırkçı bir saldırı sonucu bir kişinin katledilmesi üzerine milyonların gösterdiği muazzam tepkinin benzerlerini biz soluksuzca her yerde gösterebilmeli ve örgütleyebilmeliyiz. Enternasyonal mücadele ile nasıl ki tüm sömürgecilik tarihinin, heykelleri bir bir sökülüp atıldıysa, Kürt ulusal birlik güçleri, demokratik güç birliğindeki örgütlü yapılar ve enternasyonal hareketler olarak bizlerde Türk soykırımını durdurmalı, faşizmi yıkmalıyız.

SÜRECE SEYİRCİ KALMAK SOYKIRIMI DESTEKLEMEKTİR

Yaşanmakta olan bu soykırım sürecine seyirci kalmak, gafletten de öte, soykırımı desteklemek anlamına gelmektedir. AKP-MHP faşist ittifakının soykırım saldırılarını pervasızca sürdürmesinin nedeni çöküş ve sonun yaklaşmasındandır. Kürt halkı ve dostlarının kararlı mücadelesi sonucu zorlanan faşist iktidar en zayıf dönemini yaşıyor. Faşizmden aman dilenilmez, ona karşı inançla, kararlılıkla her alanda ve her yede direnerek mücadele ederek sonuç alınacağını bilmeliyiz.

Tüm Kürdistanlılar, devrimciler, Aleviler, Êzidîler, Hristiyan, Müslüman, demokratlar, kadınlar, gençler ve insanlıktan yana olarak varlığımızı ve demokratik değerlerimizi korumak istiyorsak direnmekten ve kazanmaktan başka yolumuz yoktur. Kürdistan halkı ve demokrasi güçleri olarak vahşi ve barbar insanlık düşmanı faşizm gerçeğine göre mücadele etmenin yol ve yöntemleri ile hareket etmeliyiz. Kazanmak için ezilenlerin, yoksulların, mazlum ve mağdurlarla birlikte tek şey birlikte direnmek ve mücadele etmektir. Mücadele etmenin ve direnişin dışındaki her yol soykırımı kabul etmek, teslim olmak demek olacaktır.

Bugün Kürdistan halkı ve demokrasi güçleri için direnmek ekmek kadar, su kadar olmazsa olmazımız olmalıdır. Sürecin ruhuna uygun direniş ve mücadele tarzımız kazandıran, faşizmi yenilgiye uğratan, soykırımı mahkum eden, sonuç alıcı tarzda olmalıdır. Faşizme karşı demokrasinin, barbarlığa karşı uygarlığın kazanması adına başarmak bizim için tek yol olmalıdır.

Şengal, Maxmur, Medya Savunma Alanları ve bir bütün Kürt soykırımına karşı seferberlik ruhu ile hareket etmeli, ayağa kalkmalı direnişi sürekli ve kesintisiz olarak yürütmeliyiz. Özgür yaşamı var etmek için hak, adalet ve demokrasiden yana vicdan sahibi onurlu herkesi birlikte hareket etmeye ve mücadeleye çağırıyoruz. Ortaklaşarak ve birlikte mücadele ederek faşizmi yıkacak, özgür ve adil geleceği hep birlikte kuracağız.

Tüm hafta boyunca yapılacak eylemler şöyle:

-Bir hafta boyunca soykırıma karşı öfke haftası olarak her gün eylemlerin saat 18:00’de tüm alanlarda yapılmasına. Bir haftalık eylem planlamasının tüm Meclislerin ve bileşenlerin birlikte koordineli planlaması

-Salı günü gençlik öncülüğünde meşru demokratik eylemlerin her alanda yapılmasına

-Çarşamba günü tüm parlamento önlerinde işgal ve soykırım saldırılarının protesto edilmesine, bu protestolara enternasyonalist ve dostların katılımının örgütlenmesine, tüm parlamentolara soykırıma dönük dosyaların verilmeli.

-Perşembe ve cuma günleri saat 18 de gece eylemlerinin tüm bölgelerde kitlesel olarak yapılmasına

-Demokratik güç birliği, Kürdistan ulusal birlik kurumları ve enternasyonal dostlarla birlikte hafta sonu tüm Avrupa ülkelerinde, Kanada ve Avustralya’da ülkeler, eyalet ve sahalarda düzeyinde kitlesel eylemlerin yapılması.

-Çarşamba günü Êzidîler öncülüğünde Hannover ve çevresinin katılımı ile yürüyüşün yapılması. Cumartesi günü Oldenburg- Bremen katilimi ile Bremen’de, yürüyüş ve mitinglerin yapılması.”