HDP’den Arınç ve Davutoğlu için soru önergesi

HDP, Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Suruç katliamı ardından yaptığı açıklamalara ilişkin soru önergesi verdi.

HDP, Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Suruç katliamı ardından yaptığı açıklamalara ilişkin soru önergesi verdi.

HDP Urfa Milletvekili Leyla Güven, Suruç katliamına ilişkin Başbakan Davutoğlu'nun yanıtlaması talebiyle verdiği önergede, "Ölenlerin arasında HDP'den ne Belediye'den bir yetkili var, ne de HDP il ve ilçe yöneticileri var" diyen Bülent Arınç hakkında işlem yapılıp yapılmadığını sordu.

Güven, Meclis başkanlığına verdiği önergede, 2014 Haziran'ında Şengal'de Êzidîler başta olmak üzere Ortadoğu'da halklara yönelik katliamlar, son olarak da 20 Temmuz'da Suruç'ta işlenen katliamla gündeme gelen DAİŞ çetelerinin Türkiye için büyük bir tehlike olduğunun ortaya çıktığını belirtti.

Kobanê'ye gitmek için Suruç'ta açıklama yapan SGDF üyelerine yönelik bombalı saldırıda 31 kişinin yaşamını yitirdiğini hatırlatan Güven, "Ortadoğu'nun önemli değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiği, ülkemizin yanı başında, sınır komşularımızda insanlık dışı sahnelerle yaşanan kaos ortamında gerçekçi politikalar üretilip gerekli güvenlik önlemleri alınsaydı, bugün geleceğimizin mimarı bu gençlerimiz insanca bir yaşam için yaşıyor olacaklardı" dedi.

Güven, Başbakan Davutoğlu'nun şu soruları yanıtlamasını istedi:

-Türkiye'nin, en uzun sınır komşusu olan Suriye'de faaliyet gösteren IŞİD terör örgütüyle mücadele konusunda kapsamlı bir iç ve dış politikanız var mıdır? Varsa kamuoyuyla paylaşmayı düşünüyor musunuz?

-IŞİD terör örgütünün İstanbul, Konya, Diyarbakır, Urfa, Adıyaman, Antep, Mardin ve Maraş illerinde ciddi bir ağ oluşturdukları, kurdukları kitapevleri ve dergâhlar üzerinden gençlerle irtibata geçip örgüte eleman kazandırdıkları iddiaları doğru mudur? Bununla ilgili herhangi bir soruşturma başlatılmış mıdır?

-IŞİD terör örgütünün İstanbul'da aleni bir şekilde yüzlerce kişinin katılımıyla bayram namazı kıldırıp örgüt propagandası yaptığı iddiaları doğru mudur? Bu iddialar doğruysa, buna neden göz yumulmuştur? Bu kadar çok sayıda IŞİD terör örgütü üyesinin ülkede rahatça dolaşmasını nasıl açıklıyorsunuz, bu konu ve kişiler hakkında gerekli soruşturmalar başlatılmış mıdır?

-IŞİD terör örgütü üyeleri ülkede kol gezerken, Türkiye'nin dört bir yanından Kobanê'ye insani yardım amaçlı bir araya gelen SGDF üyesi 300 kişilik genç grubun yolculuğu esnasında ne tür güvenlik tedbirleri alındı?

-Tarihe Suruç Katliamı olarak düşen, 31 canımızı kaybettiğimiz saldırıda çok ciddi güvenlik zafiyetinin bulunduğunu düşünüyor musunuz? Bu konuda kendinizi ve kurumlarınızı sorumlu hissediyor musunuz? Sorumluluğu olduğunu düşündüğünüz ilgili kişi ve kurumlar hakkında idari soruşturma başlatacak mısınız?

-Suruç Katliamının faili olarak belirtilen Abdurrahman Alagöz'ün, HDP'nin Diyarbakır mitingindeki bombalı saldırıyı gerçekleştiren ve halen tutuklu olan Orhan Gönder ile bağlantısı olduğu iddiaları doğru mudur? Bu konu ile ilgili soruşturma başlatıldı mı, başlatıldıysa soruşturmalar hangi aşamadadır?

-Urfa Ceylanpınar'daki TİGEM çiftliğinde IŞİD terör örgütüne ait eğitim kamplarının ve ilçede IŞİD terör örgütüne ait hücre evlerinin bulunduğuna dair bölge halkından gelen iddialar doğru mudur? Bu konu ile ilgili kapsamlı bir soruşturma başlatacak mısınız? Soruşturma başlatılacaksa sonuçlarını kamuoyuyla paylaşıp bölge halkını bilgilendirmeyi düşünüyor musunuz?

-Ceylanpınar'da bulunan çadırkentlerde çalışan personelin çadırkent girişlerinde cep telefonlarının alındığı şeklinde iddialar bulunmaktadır. Bu iddialar doğru mudur? Şayet doğruysa bu uygulamadaki maksat nedir? Bu yönlü bir inceleme yapmayı düşünüyor musunuz?

-Aralarında HDP PM üyemiz Ferdane Kılıç ve İstanbul Maltepe İlçe Eşbaşkanımız Duygu Tuna'nın bulunduğu 31 canımızı kaybettiğimiz Suruç Katliamı sonrasında Bülent Arınç'ın 'Ölenlerin arasında HDP'den ne Belediye'den bir yetkili var, ne de HDP il ve ilçe yöneticileri var' diyerek daha fazla HDP yöneticisinin yaşamını yitirmemiş olmasına dair derin üzüntülerini belirten ve maksadını aşan açıklamalarına katılıyor musunuz? Şayet katılmıyorsanız Bülent Arınç hakkında bir işlem yapmayı düşünüyor musunuz?"