Türk Tabipler Birliği (TTB), Türk devletinin Zap, Avaşîn ve Metîna yönelik kimyasal silah saldırısını değerlendirdiği için tutuklanan ve hakkında dava açılan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’ya verilen cezanın ardından İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. “TTB susmadı susmayacak” sloganlarının atıldığı eyleme çok sayıda ulusal ve uluslararası örgüt temsilcisinin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu, Züleyha Gülüm, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve çok sayıda siyasi parti temsilcisi katıldı.

'DAVA BERAAT İLE SONUÇLANMALI'

Dünya Tabipler Birliği adına söz alan Jacques de Haller, Fincancı’nın serbest bırakılmasının sevindirici olduğunu söyledi. Cezaya tepki gösteren Haller, davanın beraat ile sonuçlanması gerektiğini ifade etti. TTB’nin eylemlerine dikkati çeken Haller, bu eylemlerle mesleğin savunulduğunu belirtti. Haller, cezanın bozulup beraat verilene kadar TTB ile birlikte mücadele etmeyi sürdüreceklerini kaydetti. Avrupa Hekimler Daimi Komitesi adına konuşan Ole Johan Bakke, cezayı gerektirecek bir husus olmamasına rağmen ceza verildiğine dikkat çekti. Bir kanıt da olmadığını ancak ceza verildiğini belirten Bakke, TTB’nin yanında olmayı sürdüreceklerini ifade etti.  

'SEVİNMEMİZ DEĞİL ÜZÜLMEMİZ LAZIM!'

Amed Barosu Başkanı Nahit Eren ise “Düşünün, bir bilim insanı kendi ayakları ile yurt dışından geldi ve 3 ay boyunca tutuklu kaldı. Düşünün, biz buna seviniyoruz! Aslında buna üzülmemiz lazımdı. Farklı düşünenin, olması gerekeni düşünenleri bu ülke sevmiyor. Zaman zaman hak savunucularını katlettiler. Ancak gördükleri gibi mücadele sona ermiyor. Daha da büyüyerek, devam ediyor. Bu yargı pratiği ile ne kadar bağımlı olduğunu göstermek adına bir şey söyleyeceğim: Hak savunucuları olması gerekeni dile getirmeye başladığında sosyal medya linçi başlar, sonra iktidarlar hedef göstermeye başlar. Sonra yargı harekete geçer ve haksız bir şekilde tutuklanırsınız. Sonra ceza verilir ve tahliye bir nimetmiş gibi sunulur. Oysa hayır, buna karşı durmalıyız. Hukuk mücadele vermeye devam edeceğiz. Bu karanlık sis bulutu dağılana kadar vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu.

'AKIL VE VİCDANIMIZDA YOK HÜKMÜNDEDİR'

TTB’ye yönelik sistematik saldırıların yaşandığını belirten TTB 2’nci Başkanı Ali İhsan Ökten de, “Şebnem Korur Fincancı'ya verilen hukuksuz cezayı da bu hekimlik yargılamalarının bir devamı olarak görüyorum. Bizlerin aklında ve vicdanında bu ceza yok hükmündedir. Bununla birlikte tutukluluğu bir cezalandırma yöntemi haline getiren mevcut iktidar çevreleri, tutukluluk süresi boyunca amacın aslında TTB'ye ifa etmek olduğunu itiraf eder nitelikte demeçler vermiş, Şebnem Hoca operasyonu ve soruşturma süreci, bu hedef için bir kaldıraca dönüştürülmeye çalışılmıştır.  Dün de TTB Merkez Konseyi'nin görevden alınması için açılmış olan temelsiz bir davanın duruşması için Ankara Dışkapı Adliyesi’ndeydik. Niyetinizi görüyoruz ve çok net ifade ediyoruz, başaramayacaksınız” diye kaydetti.

Açıklamanın ardından grup, Fincancı’nın tahliye olacağı Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevinin önüne gitti.