Türkiyede 2012-2013 eðitim öðretim yılı 4+4+4 sistemini protestolarla başladı. Kürdistanda ise asimilasyon politikalarını protesto eden öðrenciler ders başı yapmadı. Yüksekova'da boykot oranı yüzde 90'ı buldu. Şırnakta çocuklar Anadilde eðitim çadırında ders gördü, depremin vurduðu Van ile Tatvanda öðretmenler de okulları boykot etti.
Kürt kurumlarının asimilasyon politikalarına karşı yaptıðı okul boykotu çaðrısı üzerine bugün Kürdistandaki okullar boş kaldı. Boykot en fazla da HPGnin alan hakimiyetini elinde bulundurduðu Hakkaride görüldü.
Hakkari merkez, Yüksekova, Şemdinli, Çukurca ile Esendere Beldesi başta olmak üzere kent genelinde boykottan dolayı okullardaki sınıflar boş kaldı, Yüksekovada öðrencilerin neredeyse yüzde 90ü ders başı yapmazken, bazı okullarda bir iki öðrencinin olması dikkat çekti. Okula gitmeyen öðrencilerin ise okulların duvarlarına, Anadilde eðitim istiyoruz, HPG, PKK, Gerilla, Apo yazılarını yazdıkları görüldü. Boykota destek vererek 4 öðrencisini okula göndermediðini belirten Yüksekova Barış Anneleri Ýnisiyatifi üyelerinden Naciye Ýke, bütün Kürt halkına boykota katılma çaðrısında bulundu. Ýke, Anadilde eðitim bir haktır. Bu haklı talebi istiyoruz. Yapılan bu boykotla çocuklarımızın anadillerini ne kadar istediklerinin iyi okunması gerekir. Dünyada Kürtlerin dışında bütün halklar dilini ve kimliðini özgürce kullanıyor. Kürtler ise dilsiz bırakılmaya çalışılıyor. Bu boykota tüm Kürt halkı destek vermelidir dedi.
GALÝBA BEN ÝŞSÝZ KALDIM
Taksicilik yapan ve her okul döneminde öðretmen ve öðrencileri taşıyan Ýkram Durna ise, Okul boykotu nedeniyle daha hiçbir öðrenci taşıyamadım. Ýlçede tüm okullarda boykot var. Bu nedenle bu sene galiba ben işsiz kaldım diyerek boykotun boyutuna dikkat çekti. Gever KURDÝ DER Şube Başkanı Evliya Alkan ise, Sistemi dondurmamız lazım ve bu nedenle kesinlikle bu okul boykotuna uyulmalı ve devletin kurumları işlevsiz bırakılmalıdır" diye konuştu. Yüksekovanın dışında kent genelinde de öðrencilerin yüzde 70i ders başı yapmadı.
Şırnak'ın Ýdil (Hezex) Ýlçesinde KURDÎ-DER öncülüðünde anadilde eðitim talebiyle bir yürüyüş düzenlendi. Öðrenciler de okula gitmeyerek asimilasyon politikalarını protesto etti. Turgut Özal Mahallesi'ndeki Aşiti Parkı'nda bir araya gelen çok sayıda kişi, Atatürk Ýlkokulu'na doðru yürüyüşe geçti.
Yürüyüşte çocuklar "Seçmeli Kürtçe dersine hayır" ve "Çocuk gelinliðe, çocuk işçiliðe, gerici-ırkçı-piyasacı eðitime hayır" yazılı siyah dövizler taşıdı. Atatürk Ýlkokulu önünde son bulan yürüyüşün ardından basın açıklaması yapan KURDÎ-DER üyesi Şeymus Gasyað halkımızı asimilasyon merkezleri haline gelen sistemin okullarına çocuklarını göndermemeye çaðırıyoruz" dedi.
Açıklama öncesi Aşiti Parkında oturan DÝHA Şırnak Muhabiri M.Zeki Çiçek ve Ýdil Belediye Başkan Yardımcısı ve belediye meclis üyeleri polisin fiziki şiddetine ve hakaretlerine maruz kaldı. Çiçek, onlarca kişinin tanık olduðu polis şiddeti ve hakaretlere karşı suç duyurusunda bulunacaðını söyledi.
CÝZREDE ÇOCUKLARA GAZ BOMBALI SALDIRI
Şırnak'ın Cizre Ýlçesi'nde de 2012-2013 eðitim ve öðretim yılı, boykot ve protestolarla başladı. Sabah saatlerinde okulları boykot eden öðrenciler okullara gitmeyerek, Ýdil Caddesi'ni trafiðe kapatarak ateş yaktı. Ateş yakan çocukları daðıtmak için akrep tipi zırhlı araçlarla olay yerine gelen polisler gaz bombalarıyla müdahale edince Cizre esnafı da boykota destek vermek ve polisin gazlı müdahalesini protesto etmek için kepenk indirdi. Okul bahçeleri ve sınıfların boş olduðu ilçede okula gitmeyen öðrenciler caddelerde ve sokaklarda bekliyor.
ANADÝLDE EÐÝTÝM ÇADIRI AÇILDI
Öte taraftan TZP KURDÝ öncülüðünde asimilasyon politikalarına dikkat çekmek ve anadilde eðitim talebiyle çadır açıldı. Cudi Mahallesi'nde açılan çadır önünde yapılan açıklamaya BDP Cizre Ýlçe Başkanı Mehmet Nezir Akengin, KURDÝ-DER yöneticileri ile çok sayıda aile çocuklarıyla birlikte katıldı. Açıklamayı okuyan KURDÝ-DER üyesi Abdullselam Durmuş, Kürt sorunun çözümü noktasında en önemli adımlardan birinin anadilde eðitim olduðunu belirterek, "Okul öncesinden tutun, üniversitelere kadar Kürtler anadilde eðitim görme hakkı vardır. Halkımızın bu faşist politikalar karşısında uyanık olması ve asimilasyoncu bir eðitim ve öðretimi tümden red etmelidir" dedi. Anadilde eðitim hakkının insanların en doðal ve temel hakkı olduðunu vurgulayan Durmuş, "4+4+4 sistemiyle AKP hükümeti çocuklarımızı daha küçük yaşlarda asimile etmeye çalışıyor. Bütün Kürt halkı bunun farkındadır ve bunun için bütün Kürt halkının bu inkarcı ve imhacı politikalar karşısında onurlu bir duruş sergilemelidir" şeklinde konuştu.
Yapılan açıklamaların ardından çocuklara ilk Kürtçe ders verildi. Çocukların Kürtçe derse ilgisi yoðun oldu.
VAN VE TATVANDA ÖÐRETMENLER DE BOYKOTTA
Deprem sonrası eðitim sisteminin durduðu Van merkez ve ilçelerinde ise boykot kararına büyük bir destek çıktı. Merkezde binlerce öðrenci ders başı yapmazken, bazı okullarda ise öðrencilerin yanı sıra öðretmenler de okullara gitmedi. Merkezin yanı sıra ilçelerinde de boykot kararına destek veren velilerin büyük bölümü öðrencilerini okula göndermedi. Boykot kararına en büyük desteðin verildiði Başkale Ýlçesinde ise KURDÝ DER tarafından basın açıklaması yapıldı. Atatürk heykeli yanında yapılan basın açıklamasına Başkale BDP Ýlçe Başkanı Selahattin Bozkurt, Belediye Başkanvekili Abdulkadir Şeker, il genel meclis üyeleri, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Grup adına açıklama yapan KURDÝ DER Şube Başkanı Rıdvan Oktay, Kürt halkının her halk gibi anadillerinde eðitim görmek istediklerini belirterek, haklı olan talebin kabul edilmesini istedi. Oktay, halka da çaðrıda bulunarak her alanda boykotun desteklenmesini istedi.
Boykot kararının uygulandıðı yerlerden biri olan Bitlis ve ilçelerinde ise, öðrencilerin yüzde 50i ders başı yapmadı. Eðitim Sene baðlı öðretmenlerin büyük bölümü de boykot kararına destek verdi. Boykot kararının uygulandıðı ilçede anadilde eðitim talebi ve boykot kararına dikkat çekmek amacıyla basın toplantısı yapıldı.
Boykot kararı Van, Hakkari, Bitlisin yanı sıra, Aðrı, Ardahan, Erzurum, Kars, Iðdır, Muş ve ilçelerinde de büyük destek gördü. Özelikle köylerde ders başı yapılmazken, kent merkezleri ile ilçelerde ise okula gidenlerin sayısının düşük olduðu görüldü.
Diyarbakır'da bulunan KURDÝ-DER Genel Merkezi de aynı amaçla basın açıklaması yaptı. Genel Merkez binasında yapılan açıklamaya KURDÝ-DER yönetici ve çalışanları katıldı. Açıklamayı yapan KURDÝ- DER Genel Merkez Yöneticisi Rıfhat Öztürk, "Türkiye, Cumhuriyetten bu yana bütün kültür, dil ve medeniyetlerin mezarı haline geldi" dedi. Öztürk, "Dil, kültür ve kimlik bir ulusun varlık gerekçesidir. Bunların inkarı aynı zamanda ulusun da inkarıdır. Bu inkara karşı durmak için herkesin artık mücadele etmesi gerekiyor " dedi.
MAZLUMDER: ANDIMIZ KALDIRILSIN
MAZLUMDER Diyarbakır Şubesi de "Andımız kaldırılsın" etkinlikleri kapsamında Diyarbakır Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada "Andımız kaldırılsın" pankartı açılırken, "Herkes insan ama herkes Türk deðil", "Ne mutlu özgür bireylere", "Kürdüm, Türküm, Arap'ım, Müslüman'ım, Aleviyim, Süryani'yim, demokratım, laiðim ve Türkiye'yim, darbeci deðilim" dövizleri taşındı.
Diyarbakır'ın Ergani Ýlçesi'nde de konu ile ilgili basın açıklaması yapıldı. KURDÝ-DER tarafından eski Hükümet Konaðı önünde yapılan açıklamaya çok sayıda kişi katıldı. Açıklamayı yapan KURDÝ-DER Yöneticisi Mehmet Taşkesen, Kürt dili üzerindeki inkar ve asimilasyon politikasına dikkat çekti. Seçmeli deðil zorunlu Kürtçe eðitim istediklerini dile getiren Taşkesen, "AKP hükümeti, 4+4+4 ile Kürtçe dilini kirli siyasetine bulaştırıyor. AKP'nin bu kirli siyasetine dur demek için sistemin eðitimini boykot ediyoruz" dedi. Açıklamanın ardından kitle oturma eylemine geçti. Oturma eylemi "Zımane me rumeta me ye" ve "Anadil onurdur onuruna sahip çık" sloganlarıyla son buldu.
ÝZMÝRDEN BOYKOT ÇAÐRISI
KURDÎ-DER Ýzmir Şubesi, şube binası önünde basın açıklaması yaparak, okulları boykot çaðrısı yaptı. KURDÝ-DER yöneticileri ile üyelerinin katıldıðı açıklamaya BDP, TAYD-DER, Ýzmir Barış Anneleri Ýnisiyatifi ile yurttaşlar destek verdi. "Artık yeter anadilde eðitim istiyoruz" pankartının açıldıðı açıklamada, basın metnini okuyan KURDÝ-DER Ýzmir Şube Yöneticisi Ali Yalçınkaya, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan beri sürdürülen tekçi, milliyetçi, Türkçü politikalardan dolayı Anadolu haklarının dilleri ve kültürlerinin inkar edildiðini, topraklarında katliam ve sürgünlere maruz kaldıklarını hatırlattı. Anadilde eðitimin Kürt sorunun çözümü konusunda vazgeçilmez bir koşul olduðunu vurgulayan Yalçınkaya, TZP-KURDÝ olarak anaokuldan üniversiteye kadar eðitimin anadilde olması gerektiðinin altını çizerek, Kürtleri çocuklarını "Asimilasyon merkezlerine" göndermeyerek, okulları boykot etmeye çaðırdı.