Danimarkada Salı günü Kürtlere ait ev ve işyerlerine yapılan baskınlarda gözaltına alınan 8 kişiden biri mahkemece serbest bırakılırken, aralarında 71 yaşındaki H.G.nin de bulunduðu 7 kişinin 26 gün daha gözaltında tutulmasına karar verildi. Ýki gündür açlık grevinde bulunan H.G.nin karar ardından ölüm orucuna girdiði öðrenilirken, mahkeme önünde bekleyen yüzlerce kişi kararı atıkları sloganlarla protesto etti.
Danimarkada 18 Eylül Salı günü, PKKye mali destek saðlama amacıyla para topladıkları iddiasıyla ev ve işyerlerine baskın düzenlenerek gözaltına alınan 8 kişinin 7si hakkında mahkeme gözaltı sürelerinin uzatılmasına karar verdi. Kopenhag Şehir Mahkemesi 2 gün süren oturumlar ardından gece saat 01.00da açıkladıðı karar ile, 1 kişi serbest kalırken, 7 kişi 26 gün daha tutuklu kalacak.
DELÝLLERÝ KARARTMA ENDÝŞESÝ BAHANESÝ
Aynı zamanda 29 Ekimde başlayacak ROJ TV davasına da bakan savcı Jakob Bush-Jepsen, Danimarka Kanal TV2Newse yaptıðı açıklamada, 7 kişinin tutukluluklarının devamına, devam eden soruşturma sürecinde delilleri karartabilecekleri endişesiyle karar verildiðini söyledi. Bush-Jepsen, 7 kişinin tutuklu kalacakları 26 günün 12 gününü ise izolasyonda geçireceklerini söylemesi dikkat çekti.
DAVA SÝYASÝ BÝR DAVADIR
Karar ardından, Kürtlerin avukatı Bjorn Elmquist, mahkeme önünde iki gündür, gözaltına alınanları desteklemek ve gözaltı operasyonunu protesto etmek için bulunan yüzlerce kişiye açıklamada bulundu.
Elmquist, savcılıðın ileri sürdüðü iddialarla ilgili somut deliller sunmadıðını belirterek, davanın siyasi bir dava olduðunu söyledi. Mahkemenin verdiði kararın yanlış olduðunu belirten Elmquist, 26 günlük ek gözaltı süresi ile ilgili kararın bozulması için bir üst mahkeme olan Landsrettene başvurarak, sözlü savunma imkanı ile görüşülmesini isteyeceklerini belirtti. Elmquist mahkemenin, gözaltı süreleri uzatılan 7 kişinin isimlerinin açıklanmasına da yasak götürdüðünü de ifade etti.
ÝZMÝRDE BÜYÜK ÝHALE
Elmquist ayrıca, gözaltıların Roj TV davasının görüleceði 29 Ekim öncesi, yine Danimarka başbakanının Türkiyeye yaptıðı ziyaret ile Ýzmir limanında büyük bir ihalenin Danimarkalı işadamlarına verilmesinin tartışıldıðı bir döneme denk geldiðine dikkat çekti.
71 YAŞINDAKÝ H.G. ÖLÜM ORUCUNA BAŞLADI
Ardından, avukat Linquist ile mahkeme salonundan çıkan serbest bırakılan Ýbiş Taş ise, mahkemede maruz kaldıkları sorgulama yönteminin Türkiyedeki DGMleri aratmadıðını söyledi. Gözaltı sürelerinin uzatılmasına karar verilen 7 arkadaşının, sırf Danimarkadaki Kürt kurum ve kuruluşlarında yönetici veya üye oldukları için bu muameleye maruz kaldıklarını belirten Taş, bunlardan 71 yaşındaki H.G.nin 2 gündür açlık grevinde olduðunu, kararla birlikte ölüm orucuna başladıðını söyledi.
Taşın bu açıklaması kitle tarafından dakikalarca süren slogan protestosu izledi. Özellikle 71 yaşındaki H.G.nin gözaltı süresinin uzatılmasına sert tepki gösterilerek, Bu faşist Türk yargısını Danimarkaya taşımaktır dendi.
KÝTLE CEZAEVÝ ARACINI DURDURMAK ÝSTEDÝ
Protesto devam ederken, gözaltı sürelerinin uzatılmasına karar verilen 7 kişinin cezaevi aracına götürüldükleri görülmesi üzerine kitle araca doðru koşarak hareket etmesini engellemek istedi. Bu sırada kitle ile polis arasında gerginlik yaşandı. Polisin müdahalesiyle zor da olsa yoluna devam eden aracın geçişi sırasında kitle sloganlar atarak araçta bulunanlara destek verdi. Araçtaki 7 kişi ise kitle desteðine araç camlarından zafer işaretleri ile karşılık verdi.
ADALET SÝSTEMÝ ZAN ALTINDA
Ardından Kürt kurum yetkilileri kitleye yönelik kısa bir konuşma yaparak, yaşanan baskınlar ile mahkeme kararının Danimarka Adalet sistemini bir kez daha zan altında bıraktıðına dikkat çekti. Kürt yetkililer, Danimarkadaki Kürtler ile dostlarını bu haksız uygulamalara karşı mücadele ve eyleme çaðırdı.
Yapılan konuşmaların ardından kitle sloganlar atarak eylemlerine son verdi.
Danimarka polisi, 18 Eylül günü aralarında Kopenhag Kürt Kültür Derneðinin de bulundu, çok sayıda Kürtlere ait ev ve işyeri ile kurumlara baskın düzenleyerek, 8 kişiyi gözaltına almıştı. Baskın ve gözaltılara gerekçe olarak PKKye mali yardımda bulunma gösterilmişti.
Gözaltıların 29 Ekimde başlayacak ROJ TV davası öncesi gerçekleşmesi dikkat çekti. Eylül 2010da açılan ve 14 Aralık 2011de sonuçlanan davada ROJ TV 5 milyon 200 bin Kron para cezasına çarptırılmıştı. Televizyon yetkilileri karara itiraz etti. Ýtiraz 29 Ekimde bir üst mahkemede ele alınacak.