Türk devletinin işgal saldırısının ve sivillerin hayatının tehlikeye atılmasının sert bir dille kınandığı açıklamada, Kuzey ve Doğu Suriye’deki yönetiminin 2012 yılından bu yana dikkate değer bir demokrasi tecrübesi ortaya koyduğunun altı çizildi. Bu tecrübenin seküler demokrasi, kadın hakları, dinler arası hoşgörü, kültürel ve siyasal çoğulculuk açısından önemine işaret edilen açıklamada, bölgede Arap, Kürt, Asuri-Süryani, Türkmen, Ermeni ve Çeçen gibi halkların bilgisi paylaşıldı.

Rojava Üniversitesi ile Mezopotamya Sosyal Bilimler Akademisi’nin ilerici eğitim açısından önemli kurumlar olduğuna dikkat çekilen açıklamada, uluslararası alanda destek alındığı ifade edildi. Açıklamada, işgal saldırılarının sadece eğitim projelerini değil, büyük sivil kayıplarını beraberinde getireceği uyarısı yapıldı.

Açıklamanın sonunda dünyadaki tüm akademisyen ve eğitimcilerden Türk devletinin Kuzey Suriye’ye yönelik işgal saldırılarını mahkûm etmeleri çağrısı da yapıldı.