Beştaş: Savcı Karayılan'a sorsun!
Beştaş: Savcı Karayılan'a sorsun!
Beştaş: Savcı Karayılan'a sorsun!
"KCK" ana davada delil ikamesi devam eden tutuklu BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş'a 7 yıl önce Cumhuriyet Bayramı resmi törenlerindeki askeri tutuma karşı yapılan basın açıklamasının KCK Yürütme Konseyi Murat Karayılan'ın talimatı olup olmadığı soruldu. Avukat Meral Daniş Beştaş, hakimin sorusuna itiraz ederek, "Eğer böyle bir talimat üzerine basın açıklaması yapılmışsa, bu iddianameyi hazırlayan savcı Murat Karayılan'a sorsun böyle bir talimat olup olmadığını" dedi.
BDP milletvekilleri, belediye başkanları, insan hakları savunucuları ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu 98'i tutuklu, 175 kişi hakkında açılan "KCK" ana davasının duruşmasına Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Duruşmada BDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak ve BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş'ın da aralarında bulunduğu 20 tutuklunun yanı sıra, müdafi avukatlar ve Kürtçe tercümanlar hazır bulundu. Duruşmayı Avrupa Parlamentosu eski milletvekili Feleknas Uca ve tutsak yakınları da izledi. Duruşmanın bugünkü oturumunda BDP Van Milletvekili Kemal Aktaş'ın delil ikamesine devam edildi. Yapılan delil ikamesinde Aktaş hakkındaki telefon tapeleri okundu. İddianamede DTP Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi Aktaş'ın belediye başkanları ile yaptığı toplantılar suç delili kapsamında görülerek, yapılan toplantıların "KCK" TM adına yapılan örgütsel toplantılar olduğu iddia edildi. Aktaş, hakkındaki iddiaları yalanladı. Delil ikamesinde günlük yapılan şakalar suç delili kapsamında görüldü. Aktaş, birbirleri arasında yaptıkları günlük şakaların dahi iddia olarak karşılarına çıktığını belirterek, "Yaptığımız şakaların içerisinden bazı kısımlar atılarak ve bazı şeylerin altı çizilerek "KCK" TM adına yapılan faaliyetler olarak gösteriliyor. Savcının bu konudaki yaklaşımı hayret edilecek bir durumdur" dedi.
İddianamede toplanılan parti aidatları ödemelerini belirlemek ve ödeme yapmayan parti üyeleri hakkında rapor yazmak da suç sayıldı. İddialara ilişkin Aktaş, "Her partide yapılan çalışmalar, bizim için örgütsel bir faaliyet gibi gösterilmiş. Savcının iddialarına ve önyargılarına katılmıyorum" dedi. İddianamede Aktaş ile Suruç Belediye Başkanı Ethem Şahin arasında geçen "nar suyu" ile ilgili konuşma da suç delili olarak gösterildi. Aktaş, bahsi geçen konuşmanın günlük bir konuşma olduğunu ve nar suyunun köyden gelen nar suyu olduğunu belirterek, "Nar suyu getirmişlerdi memleketten ve nar suyunu nereye koyalım diye konuşuyorduk" diye belirtti. Aktaş, iddianamede yer alan birçok konuşmanın içeriğinin özünden uzaklaştırıldığını, karıştırılarak yazıldığını ve yazılan konuşmaların birçok kısmının gizlilik varmış gibi gösterilerek boş bırakıldığını kaydetti. Aktaş, mahkeme heyetine telefon tapelerine ilişkin yazılan kayıtların bazı kısımlarının rahat anlaşılması için kendisinin de Türkçe okumak istediğini belirterek, bahsi geçen kısımları mahkeme heyetine okudu. Aktaş, mahkeme heyetine, kendisinin okuduğu kısımları anlayıp anlamadıklarını sordu.
Yapılan delil ikamesinde, askeri yetkililerin Cumhuriyet Bayramı resmi törenlerinde DTP'li belediye başkanlarına karşı olumsuz tutum ve yaklaşımları konusunda KCK Yürütme Konseyi Başkanı Murat Karayılan'ın talimatı ile basın açıklaması yapıldığı iddia edildi. Mahkeme başkanı, Karayılan'ın Cumhuriyet Bayramı törenine ilişkin böyle bir açıklama ve talimatı olup olmadığını sordu. Müdafi avukatlardan Meral Daniş Beştaş, "Bu soruya itiraz ediyorum sayın başkan. Eğer böyle bir talimat üzerine basın açıklaması yapılmışsa, bu iddianameyi hazırlayan savcı Murat Karayılan'a sorsun böyle bir talimat olup olmadığını. Eğer yapılan basın açıklaması böyle bir talimat ve açıklama üzerine yapıldığı iddia ediliyorsa, o halde neden KCK'nin yaptığı açıklama ve talimat iddianameye konulmamış" diye konuştu. Aktaş, "Bu 7 yıl önce parti kararı üzerine yapılan bir basın açıklamasıydı. Eğer Murat Karayılan da aynı tarihte bir açıklama yaptıysa, bu bizimle bir ilişkisi olduğu anlamına gelmez" dedi.
İddianamede ağaç dikmek suç delili kapsamında görülerek, "Abdullah Öcalan'ın talimatı doğrultusunda bir orman oluşturulması istendiği anlaşılmıştır" denildi. Aktaş iddialara ilişkin, ağaç dikmenin her yıl TUHAD-FED tarafından organize edildiğini ve kendilerinin de fidanları temin etmek için yardımda bulunduklarını kaydetti. Hakimin, "Partinizin veya yerel yönetimler komisyonunun Abdullah Öcalan için 60. Yıl Ormanı kurma konusunda KCK'den aldığı talimat var mı?" diye sorusuna cevaben Aktaş, "Konuşmalarımızın içerisinde böyle bir şey geçmiyor. Bu soruyu konuşmaların dışında bireysel olarak mı soruyorsunuz?" diye sordu. Mahkeme heyeti başkanı Aktaş'ın sorusunu "Evet" diye yanıtlarken, başka bir hakimin soruyu konu bağlamında sorduğunu, iddianamede böyle bir iddia olduğunu söylemesi dikkat çekti. Aktaş, böyle bir talimat olmadığını ancak, TUHAD-FED tarafından başlatılan bu organizasyonu parti olarak desteklediklerini kaydetti. İddianamede 4 Nisan 2009'da polisin gaz bombalı müdahalesi sonucu yaşamını yitiren Mahsum Karaoğlan ve Musatafa Dağ'ın ölümüne ilişkin konuşmak ve ailelerine yardımcı olmak da suç delili sayıldı.
Aktaş'ın savunması ardından duruşmaya öğle arası verildi.