Amed mitingi: Dört parçada mücadele sürecek!

HDP’nin “Onurlu barış, demokratik çözüm” mitinginde bir konuşma yapan DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, “Kürdistan’ın dört parçasında yapılanlara karşı mücadele edeceğiz. Direnişimize devam edeceğiz” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) “Onurlu Yaşam için Demokratik Çözüm” şiarı ile 5 Haziran Meydanı’nda başlayan mitingde kitlenin “Barış” sloganları yankılanırken, binlerce kişi alanı doldurdu.

DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Aslan, konuşmasına kitleyi selamlayarak başladı. Aslan, “Sorunların çözülmesi için bir demokratik çözümün sağlanması gerektiğini ve ancak bu çözümün Türkiye halklarının barış içerisinde yaşatabileceğini yılardır söylüyoruz. Fakat AKP iktidarı bu taleplere karşı savaşı dayattı, dayatıyor. Halkın barış talepleri karşısında AKP, tecridi dayatıyor. Eğer çatışmasızlık başlayacaksa tecrit biran önce sonlanmalıdır. Sayın Öcalan Türkiye’nin demokratik barışı için görüşlerini her daim dile getirdi. Sayın Öcalan konuşursa bu topraklara barış gelir. Bizim buradan çağrımız tüm Türkiye halklarına sorumluluk almaları yönündedir. Tüm halklar Sayın Öcalan’ın taleplerini dikkate almalıdır ve bu talepler etrafında kenetlenmelidir” diye konuştu.

'ROJAVA DEVRİMİNİN BÜYÜMESİNİ ENGELLEMEK İSTİYORLAR'

HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, kitleyi zafer işaretleri ile selamladı. Koçyiğit, halkların barış taleplerinin iktidar tarafından duyulması gerektiğini söyledi.

Koçyiğit’in bu sözlerine kitle “Kahrolsun AKP” sloganları ile karşılık verdi. Koçyiğit, Kürt sorununun demokratik yollarla çözülmesi için mücadele ettiklerinin altını çizerek, şöyle konuştu: “7 Haziran demokrasi mücadelesinin en büyük kazanımıydı. Mücadele eden, direnen, yıllardır alanlarda barış çığlıkları atan Kürt halkının kazanımıydı. AKP bu kazanımı kendisi için tehlike olarak gördü ve Kürt halkının kazanımlarını yok etmek istedi. Halkların kazanımlarını sınırlamak istediler. İşte bu yüzden 5v Haziran’da mitingimizde patlama oldu, arkasından Suruç katliamı gerçekleşti. Arkasından Ceylanpınar’da faili meçhul bir şekilde iki polis öldürüldü ve o gün iki gün sonra sınır ötesi operasyon başladı. İşte o gün bugündür bizler kanla, gözyaşıyla, baskıyla, katliamlarla terbiye edilmeye çalışıyoruz. Kürtlerin Suriye’de Çerkezlerle, Araplarla, tüm halklarla kurduğu devrim boğulmak isteniyor. Rojava devriminin serpilmesini, büyümesini engellemek istiyorlar.”

'TECRİT BARIŞ MÜCADELESİNE BİR DARBEDİR'

Kanda ve gözyaşında ısrar eden bir AKP hükümetinin olduğunu söyleyen Koçyiğit, şöyle devam etti: “Onlar kan istiyor diye bizler savaşa teslim mi olacağız* Bizler bu coğrafyada her gün vurulanlar, demokrasi için yaşamlarını ortaya koyanlar olarak onurlu bir barış mücadelesinden vaz mı geçeceğiz? Tabi ki vazgeçmeyeceğiz. AKP savaşta ısrar diyor diye, MHP kan istiyor diye bizler onurlu barış talebimizden ve mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Sayın Öcalan demokratik çözüm yollarını söylüyordu, halklar u-bunu duydu ama iktidar bu sesi kısmak istedi. İmralı’daki tecrit halkların barış mücadelesine yapılmış bir darbedir. Ortak yaşamımıza vurulmuş darbedir. Barışın biricik yolu İmralı’dan geçiyor. Bu saldırılar, tecrit bizi omuz omuza mücadele etmemizi gerektiriyor. Şimdi yeni bir dönem başladı ve bu yeni dönemin kapısını aralayanlar, bu kapıyı açanlar sizlersiniz. Sayın Öcalan diyor k, ‘ben 2013 yılındaki noktadayım’. Yani diyor ki hala barıştan yanayım. Yani diyor ki ölümden, kandan yana değilim.”

'AYAĞA KALKMA ZAMANI'

Kürt coğrafyasında özgür halklar olarak yaşamak istediklerini vurgulayan Koçyiğit, “Hepimizin sorumluluk alması gerekiyor. Hepimizin yeni yaşamı inşa etmesi gerekiyor. 2013-2015 yıllarında yanlış yaptık. Hep İmralı ile yapılan görüşmelere baktık. Bütün sorumluluğu İmralı’ya bıraktık” diye konuştu.

Koçyiğit şunları ekledi: “İstedik ki bütün sorunu Sayın Öcalan çözsün. Oysaki hep beraber mücadele etsek, örgütlü bir irade göstersek hepimiz, tüm halklar olarak barış içinde yaşayabiliriz. Rojava devrimini büyütmek, örnek almak çok önemli. Bizim de yaşadığımız yerde demokratik bir ülkeyi inşa etmemiz lazım. Savaş naraları atan iktidarlara karşı demokratik çözüm çevresinde bir araya gelmemiz gerekiyor. Biz her sıkıştığımızda mücadele hep Amed’den büyüdü. Şimdi bir kez daha tarihi bir eşitteyiz. Savaşa karşı barış iradesini ortaya koyacağız. Demokratik cumhuriyet için ayağa kalkma zamanı.”

'BİZ HAZIRIZ, BARIŞ MÜCADELESİ YÜRÜTECEĞİZ'

Leyla Güven’in sahneye çıkması sırasında alandan “Amed seninle gurur duyuyor” sloganları yükseldi. 200 gün açlık grevinde kalan DTK Eşbaşkanı ve HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, “Asıl ben sizinler gurur duyuyorum, iyi ki varsınız” diyerek halkı selamladı.

Güven, “Gönül çok şey söylemek istiyor ama takatim çok yok. Şunu söylemek istiyorum ki, biz yola çıktığımızda her yerden Kürt halkı, Kürt kahramanları Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecridin kalkması için canını ortaya koydu. Bu yolda 9 yoldaşımızı, arkadaşımızı şehit verdik” diyerek yaşamını yitirenlerin isimlerini saydı.

Kitle “Şehid namirin” sloganları ile karşılık verdi. Güven, “İmralı’nın kapısını açan bu arkadaşlarımızdır. Onlara minnettarız. Yolumuz uzun. Sayın Öcalan’ın mesajları açık ve nettir. İlk mesajında ‘Leyla Güven ve arkadaşları barış çalışmaları için hazır mı’ diye sordu. Biz hazırız. Bundan sonra barış çalışmalarını, barış mücadelesini yürüteceğiz” vurgusunda bulundu.

Güven, sözlerine şöyle devam etti: “Kürdistan’ın dört parçasında yapılanlara karşı mücadele edeceğiz. Direnişimize devam edeceğiz. Şüphesiz çalışmalarımız eksikti, zamanında yapsaydık çok daha büyük kazanımlar elde edebilirdik. Bu mücadelenin en büyük kazanımlarını elde edenlerden biri de annelerdir. Bugün buraya gelen tüm halkımızı saygıyla selamlıyorum. Ben bir kez daha karşınıza çıkacağıma inanmıyordum ama bugün buradayım. Bundan dolayı çok mutluyum.”