Almanya’dan Kongo’daki katliamları yöneten ‘elebaşılar’ mahkum edildi
Almanya’da bir mahkeme, Ruandalı Hutu milislerince Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde yapılan katliamların ‘elebaşı’ oldukları gerekçesiyle iki kişiyi mahkum etti.
Almanya’da bir mahkeme, Ruandalı Hutu milislerince Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde yapılan katliamların ‘elebaşı’ oldukları gerekçesiyle iki kişiyi mahkum etti.
Stuttgart Eyalet Yüksek Mahkemesi’nde 4 yıl süren davanın sonunda, Hutu milislerinin oluşturduğu Demokratik ve Özgürlükçü Ruanda Güçleri (FDLR) iki üst düzey yöneticisine 13 yıl hapis cezası verildi. Mahkeme, 52 ve 54 yaşlarındaki iki kişinin Kongo’nun doğusunda 2008-2009 yılları arasında yapılan katliam ve insanlık suçlarından ötürü mahkum etti.
Mahkemenin kararında, söz konusu kişilerin Almanya’da yaşadıkları ve Doğu Kongo’da Hutuların yer aldığı FDLR milislerinin yaptığı katliamları uydu telefonları, SMS ve emailler aracılığıyla yönettiklerine yer verildi. Bu kişilerden birinin daha önce de katliam yapan milislerin ‘elebaşı’ olduğu gerekçesiyle 8 yıl hapse mahkum edildiği ve uzun süre tutuklu kalması nedeniyle cezaevine girmeyeceği de kararda yer aldı.
4 yıldan bu yana toplam 320 saat süren duruşmalarda yargılanan iki FDLR liderinden biri için Savcılık tarafından ömür boyu, yardımcısı olan kişi için ise 12 yıl hapis cezası isteniyordu.
FDLR adlı örgüt, 1994 yılında Ruanda’da 800 bin Tutsi’nin katledildiği soykırımdan sonra Doğu Kongo’da kurulmuştu. 1994 yılında Ruanda’da azınlık olan Tutsilere yönelik yapılan soykırımdan sonra Tutsilerin kurduğu Ruanda Yurtsever Cephesi (FPR) güçleri Ruanda ordusunu yenerek, yönetimi ele geçirmişti. FPR’nin zaferi ardından soykırım suçlularının da aralarında olduğu Hutuların önemli bir kısmı Doğu Kongo’ya sığınmış ve burada FDLR’yi kurmuştu.
FDLR’nin Doğu Kongo ile sınırı olan Ruanda topraklarına sızarak katliamlar yaptıkları da biliniyordu. Ruanda’nın Tutsi halkından Cumhurbaşkanı Paul Kagame’ye karşı savaşan FDLR aynı zamanda Demokratik Kongo Cumhuriyeti ordusuna yardımcı güç olarak destek verirken, Kongo sınırları içerisinde yaşayan sivillere karşı birçok insanlık suçu işledikleri de ortaya çıkmıştı.