AFAD çadırlarında kalan Kobanêliler isyan etti: Bizi buradan kurtarın

AFAD çadırlarında kalan Kobanêliler isyan etti: Bizi buradan kurtarın

Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın her fırsatta “Kobanêlilere sahip çıktık, kucak açtık” dediği ancak sadece 6 bin 100 kişinin kaldığı AFAD çadırlarındaki Kobanêliler sorunlardan isyan etti! Hollanda Sosyalist Parti heyetine dert yanan Kobanêliler, “İhtiyaçlarımız karşılanmıyor. Talep ettiğimizde de bizleri kamptan atmakla tehdit ediyorlar. Hastalarımız tedavi edilmiyor, ilaçlarımız karşılanmıyor” dedi. Kamptaki gönüllü iki doktor da ilaç verilmediğini doğrularken, Kobanêlilere Şefkat Tepe dizisinin izletildiği aktarıldı.

Suruç Belediyesi, basın tepesi, direniş nöbetlerinin tutulduğu Mehser ve Miseynter köylerini ile Kobanê, Rojava ve Arîn Mîrkan çadır kentlerini ziyaret eden Hollanda Sosyalist Parti Genel Sekreteri Hans Van Heijningen ve Sosyalist Parti Milletvekili Saadet Karabulut ile DTK İcra Kurulu Üyesi Seydi Fırat’ın içinde bulunduğu heyet daha sonra Aligör-Urfa yolu üzerinde bulunan AFAD Çadır Kampı’nı da ziyaret etmek istedi. Heyet, kamp yetkilileri tarafından “Kaymakamlık ve Valilik izini olmadan alamayız” gerekçesiyle kampa alınmadı. Karabulut’un “Ben Sosyalist Parti parlamenteriyim” demesi üzerine AFAD Çadır Kent yetkilisi, alay edercesine “Ben de AKP’liyim” diyerek, heyetin kampa girmesine önce izin vermedi. Heyet epey bekletildikten sonra Valillikle yapılan görüşme sonucu “denetimli gezmelerine” izin çıktı. Ancak heyetin kamera ve fotoğraf makinesi kullanmasına izin verilmedi.

KOBANÊLİLER DERT YANDI

Valiliğin izni üzerine kampı gezmeye başlayan heyetin etrafını Kobanêliler sardı.  “Bizleri bunların arasında nasıl bıraktınız” diyerek sitem eden Kobanêliler, yaşadıkları sorunları ve taleplerini heyete aktardı. Kamptaki Kobanêliler, sorunlarını şöyle sıraladı: “İhtiyaçlarımız karşılanmıyor. Talep ettiğimizde de bizleri kamptan atmakla tehdit ediyorlar. Kobanêli olduğumuz için küçük düşürüyorlar, hakaret ediyorlar. Hastalarımız tedavi edilmiyor, ilaçlarımız karşılanmıyor”

DOKTORLAR: İLAÇ VERİLMİYOR

Heyet, daha sonra çadırlarda gönüllü olarak çalışan biri kadın iki doktorla görüştü. Doktorların aktardıkları Kobanêlilerin söylediklerini doğruluyor.  Gönüllü olarak hizmet veren doktorlar, özellikle buradaki kamp için gönderilen ilaçların Arapların yoğunlukta kaldığı Akçakale ve Urfa’daki diğer AFAD çadır kentlerine yollandığını kaydetti.  Doktorların, “Buradakilerine ilaç verilmiyor” dediği sırada kamp yetkilisi araya girerek tehdit edercesine “Bunları herkese söyleyemezsiniz. İhtiyaçlarınız varsa neden bize rapor etmiyorsunuz? Bunları yabancılara neden söylüyorsunuz?” dedi. Doktorlar da, tüm ihtiyaçların rapor halinde bildirdiklerini ancak hiçbir karşılığının olmadığını ve ihtiyaçların henüz karşılanmadığını vurguladı.  Doktorlar, “İhtiyaçlar karşılanmıyorsa sorumluluğumuz ve mesleğimiz gereği vicdan azabı duyarız. Dolaysıyla bunları anlatmak zorundayız” dedi. Bunun üzerine kamp yetkilisi, doktorların ismini kayıt ederek, ihtiyaçlarının yazmalarını istedi.

ŞEFKAT TEPE İZLETİLİYOR

Heyet, doktorlardan sonra kamptakileri ziyaret etmeye devam etti. Ziyaret esnasında birçok Kobanêli, heyete “Kendilerine ve özellikle çocuklarına Şefkat Tepe dizisini ile devlet ve hükümet yanlısı haber kanallarının izletildiğini” aktardı. Kobanêliler, kendilerine yeterince eşya, giysi ve yemeğinde verilmediğinin altını çizdi.

ANNENİN FERYADI

Kucağında iki aylık bebeği olan bir anne heyete yanına gelerek, “Bebeğim çıplak, kendi giydiğim elbiseleri sarmışım. Her gün talep etmeme rağmen yardım edilmiyor” dedi.  Yine araya giren kamp yetkilisi, “Biz veriyoruz, gözünüz doymuyor, gidin adınızı yazın verilecek” şeklinde sert tepki gösterdi. Defalarca adını yazdığını ancak talebinin karşılanmadığını vurgulayan anne, bebeğinin soğuktan el ve ayaklarının üşüdüğünü söyledi. Anne, heyete dönerek, “Kobanê’de açık bir tarlada kalmaya razıyız, yeter ki bizi buradan kurtarın. Belediyemiz ve partimiz bizi bunların elinden kurtarsın. Bize sahip çıkın” dedi.