Koma Jinên Bilind (KJB) Koordinasyonu üyesi Ronahi Serhat, 15 Aðustos özgür iradeyi ve baðımsız düşünebilmeyi, kendi kimliðine, ülkesine ve kendi cinsine sahip çıkan Kürt kadını gerçeðini ortaya çıkardı diyerek Kürt kadınının 15 Aðustos Atılımıyla yaşadıðı deðişime dikkat çekti. Yekineyên Jinên Azad (YJA-Star) Ana Karargah komutanı Delal Amed ise savaşın amacının özgür birey ve toplumu yaratmak olduðunu ifade etti.
ÝNKAR ÇEMBERINI KIRDI
15 Aðustos 1984 Eruh Şemdinli atılımıyla sesini dünyaya duyuran ve kölelik zincirlerini kıran Kürt halkı, kadın özgürlük mücadelesinde de önemli gelişmeler yarattı. 15 Aðustos atılımının Kürt kadınında yarattıðı büyük deðişimleri deðerlendiren KJB Koordinasyonu üyesi Ronahi Serhat şöyle konuştu: Bu yıl kadın ve halk olarak özgürlüðe daha yakın bir süreçte 15 Aðustosa giriyoruz. 15 Aðustos başta Önder Apoya ve bütün Kürt halkına kutlu olsun. 15 Aðustos atılımının büyüklük düzeyi sömürgeciliðin katmerli zihniyetiyle doðrudan baðlantılıdır. Onun için inkar çemberini kırdı ve halkın özgürlük umutlarını yeşertti. Bu atılım yaşamsal ve tarihsel bir rol anlamına gelmektedir. Yok oluşa ve iradesizleştirmeye karşı bir başkaldırı ve irade beyanıdır. Onun için de 15 Aðustos atılımı hem düşmanda bir sarsıntıyı yaşattı, hem de Kürdün beynini ve yüreðini aydınlattı. Kuşkusuz toplumu ve onun içinde de en çok kadını etkisine alarak özgürlük mecrasında yol gösterici oldu. Kadın ve toplum da bundan oldukça etkilendi ve özgürlük mücadelesine katıldı. Şu an daðda ve şehirde mücadele eden birçok kadın bu etkilenmeyle mücadele saflarında yer alıyor.
KIMLIÐINE DILINE VE CINSINE SAHIP ÇIKMAYI YARATTI
15 Aðustosun özgür irade ve baðımsız düşünebilmeyi ortaya çıkardıðını kaydeden Serhat, Atılımın ölü Kürtü dirilterek tarih sahnesine çıkardıðını kaydetti. Serhat devamla şöyle konuştu: 15 Aðustosun askeri yönünü devlet ordusuna karşı öne çıkarmak eksik ve hatalı, çok dar ve yetersiz bir ele alış tarzıdır. Düşmanın askeri gücüne dayalı Kürdistanda geliştirdiði işgal ve buna dayalı bir inkar ve imha sistemi vardı. Yine Kürdistanda yasalarını da o şekilde oluşturmuştu. O nedenle Kürtler için bu atılım hayati deðerdeydi ve olmazsa olmaz kabilindendi.
AMED ZINDAN VASIYETIYDI
Serhat 15 Aðustos atılımı döneminde Amed Zindan direnişinin rolünü de deðerlendirerek Amed Zindan direnişi bu tarihi hamlenin başlamasına vesile olmuştur. Bu efsane arkadaşlarımızın de vasiyetleri temelinde direniş başlatılıyor. Bu arkadaşlar düşmana Kürtleri tanıyacaksınız, demişlerdir. Bu sesimizi bütün dünya duysun mesajları verilmiştir. O nedenle de 15 Aðustos atılımı bu kahraman ve öncü şehitlerimizin, anısına sahip çıkmaktır. Bunu sadece 12 eylül askeri darbeye karşı ele alınırsa dar bir yaklaşım olur. Türkiye cumhuriyeti kuruluşundan o güne kadar Kürtleri kandıran, oyalayan, faşist ve sömürgeci zihniyetin asimilasyon politikalarına ve siyasetine karşı bir cevap olarak ortaya çıkıyor. Bu mücadele de karar kılma, örgütsel ve tarihsel bir hamle olmuştur. Bu nedenle de, 15 Aðustos tarihi atılımı adım adım tüm ülkeye yayıldı. Sadece kuzey Kürdistan da deðil, Kürdistanın her dört parçasına ve yurt dışına yayıldı. Günümüzde de bunun gerekliliði ve gerçekliði açıða çıkmıştır. Direniş çizgisi zindanda başladı, daðlarda 15 Aðustosla yükseldi. Ondan sonrada toplumu örgütlemek için, halk örgütlülüðünü yarattı. Bu temelde 15 Aðustos hamlesi başlatılıyor ve başarılıyor dedi.
ÖZGÜR YAŞAMI YARATMIŞTIR
HPG- YJA Star Ana Karargâh Komutanı Delal Amed, 15 Aðustos atılımının bir yönü özgürlük mücadelesinin, daha üst bir aşamaya sıçratarak farklı tarzlarla yürütülmesidir diyerek şöyle konuştu:Fakat 15 Aðustos atılımı sadece bunlarla da sınırlı deðildir. En önemli tarafı da kadınlar için özgür yaşamın yaratılmasıdır. Kürt halkı için de diriliş anlamına geliyor. 15 Aðustos atılımının başladıðı dönem Kürt halkının durumu ortadaydı,. Türkiye cumhuriyetinin kuruluşundan sonra her ne kadar Kürtler kendi haklarına ve kimliðine sahip çıkmak istemişlerse de, soykırımlarla karşı karşıya gelmiş, kimliði, kültürü ve dili inkar edilmiştir. Toplumuna ait olan bütün deðerlere el konulmuştur. Kürtler adına ortada bir şey kalmamıştır. Kürdün adını anmak bile yasaklanmıştır. Bu koşullarda Kürtler silahlı mücadele direnişleriyle, kendilerini tanıtmaları derin bir anlama sahiptir. Tabi ki bu kolay olmamıştır. Bu büyük bir örgütlenme, hazırlık ve eðitimle olmuştur. Ondan önce PKKnın kuruluşu olmuştur. Önder Apo öncülüðünde Kürdistanın sömürge olduðu tespitinde bulunulmuş. Ama buna cesaret edip, örgütlülük ve eyleme kalkmak büyük bir hazırlık ve yüksek bir emekle olmuştur.
ÝNADINA ÖRGÜTLENMEK VE BAŞARMAK
Türk devletinin bütün imha ve inkâr politikalarına raðmen kendini örgütlemek, zaten başlı başına büyük bir anlama sahiptir. 15 Aðustos atılımı olduðunda düşman bile şok olmuştu. Kimse Kürtlerin bu denli büyük bir eylem yapacaðına inanmamıştır. Kürt halkının kendisi bile bu gücü elde etmiş olduðuna inanmamıştır. Ama Agit yoldaş şahsında çok büyük bir cesaret ve büyük bir kahramanlıkla meydana gelmiştir. Artık Kürtler için yeni bir tarih yazılmıştır. Kendi kimliði ve dili için artık Kürtler büyük bir mücadele verebilir, kendi özgürlüðünü saðlayabilir, umudu ve inancı gelişebilmiştir.
KÖLELIKTEN ÖZGÜRLÜÐE DOÐRU
15 Aðustosun siyasi, felsefi ve ideolojik anlamı var. Artık Kürt halkı yeni bir yaşam felsefesiyle tarih sahnesine çıkıyor. Eskiden Kürte biçilen yaşam biçimine karşı yeni bir yaşamı ve mücadeleyi yaratma başlangıcı olmaktadır. Önderlikte belirtmişti, 15 Aðustos atılımı lanetli bir yaşamı kabul etmeme anlamına geliyor. Kürt halkının durumu buyken, Kürt kadının durumunun bundan baðımsız olması düşünülemez. Toplumda da ilk kölelik kadın üzerinde kurulmuş. O nedenle de biz bunu felsefik olarak ele alıyoruz. Egemen sistem günümüzde de bu politikayı böyle yürütüyor. Erkek, egemen sistemle bütünleşme özelliðine sahiptir. Günümüze kadar toplumsal ve kominal deðerler kadın şahsında korunmuştur. Kuşkusuz bu bir direniş geleneðini ortaya çıkarmıştır. O nedenle de kadın teslim olmamak için kendini uçurumlardan atarak onurlu bir direniş örneðini sergiliyor, ama bunun kökeni tarihte ve toplumda gizlidir. Ancak sistemin de kadını etkileyen boyutları var. Kuşkusuz egemen sistem ince yöntemlerle bütün politikalarını kadın üzerinde yürütüyor. Kadın, aile ve toplumda köle kılınmak isteniyor. Sistem egemenlik alanını erkek şahsında aile içinde kuruyor. Kürdistan tarihinde açıða çıkan isyanların birçoðunda kadında yerini almıştır. Bu katılım ona dayatılan kölece yaşamı kabul etmeyişindendir. Ýlk süreçlerde Ýdeolojik düzeyi ve cins bilinci olmayabilir. Ama toplumunu sahiplenme düzeyi onda öyle bir duygu ve his yaratmıştır ki, birçok isyana damgasını vurmuştur.
KADINLAR BEDEL ÖDEYEREK TOPLUMU ETKILEMIŞLERDIR
Önder Apo PKKyi kurarken, kadın için bir çekim merkezi haline getiriyor.PKK saflarında kadına yer veriliş, Önderliðimizin yaklaşımı ile olmuştur. Bu Önderliðin çocukluðunda beri var olan bir yöndür, PKK saflarında da bir örgütlülüðe kavuşturuyor. Ýlk dönemde PKKye katılan kadınlar öðrenci kökenlidirler. Daha sonra kadın katılımları kitleselleşerek genel toplumu da etkiliyor. Başta Kürt toplumu buna sıcak bakmamış, ancak daha sonra büyük bir mücadele ve emekle yavaş yavaş bu deðer yargıları aşılıyor. Saflarda bile başta kadınların nasıl mücadele edeceklerine kuşkulu bakılmıştır, kadında kendine çok fazla güvenmemektedir. Fakat kadınların direnişi ve şahadetleri toplumda inanç ve güven yaratmıştır. Besê Anûş ve bazı kadın arkadaşlar 1981de şehit düştüðünde, beş bin kişi cenazelerini alabilmek için polisle çatışıyor. Bu arkadaş kendi duruşu ve katılımıyla büyük bir etki yaratıyor. Şehit düştüðünde de düşman onun cenazesini teşhir etmek istiyor, ama kitle bunu engellemeye çalışıyor. Bu önemli bir eylemdir. Bunun toplumda yarattıðı etki çok önemli olmaktadır. Daha önce var olan toplumsal kaygılar kadının kahramanca duruşu karşısında yerle bir oluyor. Özellikle de toplum üzerinde yarattıðı olumlu etkiyle gittikçe hareket büyüyor.
KADINLAR DA ZINDANDA DIRENMIŞLERDIR
1980li yıllarda zindanlarda büyük bir direniş var, bu direniş de kadın arkadaşlarda yerlerini almışlardır. PKK kadroları zindanlarda yaşanan vahşete karşı teslimiyet deðil, direniş çizgisini esas almışlardır. Mazlum, Hayri, Kemal ve nice büyük eylemciler bu direnişin öncüsü olmuşlardır. Önderlik zindan direnişine cevap vermek için, 15 Aðustos atılımını geliştirdiðini vurguluyordu. Ondan sonra artık hareket ve halk kendi mücadelelerini büyütmüşlerdir.
BIRAKILAN TEK YOL SILAHLI MÜCADELE OLMUŞTUR
Kürt kadını silahlı mücadeleden önce de her ne kadar mücadele içinde yer almış olsa da, o günden sonra daha aktif ve girişken bir şekilde mücadele saflarında yer almıştır. Eðer iðne ucu kadar mücadele imkanları olsaydı, Önder APO silahlı mücadeleyi tercih etmezdi. Önderliðin duruşu, felsefik yaklaşımları buna uygun olmazdı. Son dönemde Önderliðin barış çabaları biliniyor, o zamanda da Önderliðin yaklaşımları biliniyor, ama tek bırakılan yol, silahlı mücadele oluyor. Buda Kürdistan gerçekliði ile baðlantılıdır. Günümüze kadar da bu durum deðişmemiştir. Kürt kadınlarının da durumu aynıdır. Eðer Kürt halkı için başka bir mücadele seçeneði olmadıysa, Kürt kadını içinde bu durum öyle olmuştur. Eðer kadın kendi kimliðini, rengini ve varlıðını başka bir şekilde kabul ettirebilseydi, buna başvurmazdı.
KADIN ORDULAŞMASI KÜRDISTANDA BIR ÝLKTIR
Kadın ordulaşması farklı özelliklere sahiptir. Ýlk defa Kürdistan özgünlüðünde ve PKK somutunda kadın ordulaşması bir ilktir. 15 Aðustosun yarattıðı gelişmeler baðlamında Hanım Yaver Kaya da komutan oluyor. Hem savaşta, hem de yaşama katlımı fazladır. Başta erkek arkadaşlara komutanlık da yapıyor. Kadının ordulaşması da o yıllarda başlıyor. Kadın ordulaşması Önderlik tarafından 1993 yılında geliştirildi. O zaman kadın savaşta kendini kanıtladıkça başarı düzeyi eylemlerde de kendini gösterdi ve bir bütün ordulaşmayı geliştirdi. Kadın birçok eylemde öncülük etmesine raðmen, ancak 1993 yılında ordulaşabilmiştir. Artık farklı oluşumlar adı altında gittikçe kendini örgütleyerek bugüne gelebilmiştir. Hem AGÝT arkadaşın büyük emeði, hem de 15 Aðustos atılımı olmasaydı, kadının kendini bu düzeyde örgütlemesi mümkün olmayacaktı. Kadın ordulaşma düzeyine ulaşamazdı. Bizim savaş karakterimiz sadece egemenliði yok etmek için deðil, özgür birey, özgür toplumu yaratmak içindir, kendisiyle bir felsefeyi yaratıyor. Onun içinde kadın ordulaşması, hem genel Kürt halkının ordusunda öncülük düzeyini geliştirecek, özgür yaşamı oturtacak, hem de kadın ordulaşmasında egemen sistemlerin karakterine benzememektedir.
FETIH VE TALAN DEÐIL KENDINI SAVUNMAKTIR
Savaşımız fetih ve talan amaçlı deðildir. Kendini savunmaktır. Bu tabi kadının ordulaşma düzeyiyle rengini genel ordumuza da vermektedir. Artık genel toplumda da kadınlar kendilerini güçlü görüyorlar, eski güçsüzlüðünü aşmış durumdadırlar. Orduyu büyütmek kadar, toplumsal alanda da gelişmeyi ve büyümeyi öngörüyor. Topluma da öncülük ederek kendi örgütlülüðünü kurmayı hedefliyor. Eðer toplumda bile bir örgütlülüðü kurmak istiyorsan savunmasız olmuyor. Kürt kadının esas savunma gücü kimdir? Kürt kadın gerillalardır. O da bugün YJA Star ismiyle kendini kurumsallaştırmıştır. Buda askeri bir güç olarak varlıðını koruduðu için Kürt kadını artık kendine güveniyor ve öncülük misyonuna sahip olduðunun farkındadır. Bunlar birbirine baðlıdır.
TOPLUMDA VE DAÐDA HEDEF KADINLARDIR
AKP, politikaları Kürt halkına zarar vermek için kadını hedefliyor. Son bir yılda da toplumsal örgütlülükte kadının ordulaşmasının öncü rol oynadıðı için kadın birliklerimizi hedefledi. Farklı konseptlerle kültürel soykırımı kadın üzerinden yürütmeye çalışıyor. Aynı şeyi askeri güçlerimiz üzerinde de uygulayarak kadın birliklerimizi hedefliyor. Başta Garzan da Arjin arkadaşımız komutasında kadın arkadaşlarımızı hedefledi. AKP bu kampta kadın arkadaşlarımızın olduðunu biliyordu. Ama bilinçli bir şekilde bunlar hedeflendi. Bu arkadaşlarımız kahramanca direnerek şehit düştüler. Bu toplum üzerinde ciddi bir etki yarattı. Arkadaşların cenazeleri kaldırıldıðında bir genç kız gidip bedenini ateşe verdi.Bu durumu artık kabul edemedikleri içindir. Artık her yerde direnişin devam edeceði anlamına geliyor. Biz eðer bir devirme doðru yol alıyorsak, artık Kürdistanın bir parçasıyla sınırlı deðil, artık Kürdistanın dört parçasında devrim niteliðinde gelişen bir süreç var. Özellikle Güney Batı Kürdistanda bu son aylarda bazı devrimsel kazanımlarımız oldu. Biz bunu Kobanê ve Kamışlo da görüyoruz, kadın devrime doðru giderken, genel topluma öncülük ediyor. Toplumsal özgürlükte kadının öncülük misyonu ortaya çıkıyor. Kuşkusuz mücadele gittikçe genişleyerek büyüyor, fakat biz başarıya kadar bu mücadeleyi sürdüreceðiz. Silahlı güçler olarak, hem savunma görevimizi yerine getireceðiz, hem de özgür yaşamın kurulması için elimizden gelen neyse onu yapacaðız. Birde YJA Star güçleri etrafında kendini örgütleyen Kürt Kadını kendini korumak için, cins mücadelesini yürütmek için, kendi cinsini savunmak ve direnmek için, artık toplumsal alanda da büyük bir mücadele ortaya çıkarıyor.
29. yılında, 15 Aðustos vesilesiyle bu mücadeleyi başarıya götürmek istiyoruz. Bu atılımın kazanımları temelinde mücadelemiz daha büyük sıçramaları yapacaktır. Bu anlamda başlattıðımız devrimsel adımı başarıya götürene kadar devam edecek ve bu mücadele de yer alan bütün güçlerimizi selamlıyorum. Yönünü daðlara verip kadın ordulaşmasını büyütmek isteyen kadınlara da, yine toplumsal alanda serhildanlara öncülük eden kadınların direnişlerini selamlıyor ve başarılar diliyorum.