Yedinci Filo'dan yapılan açıklamada, Arleigh Burke sınıfı güdümlü füze destroyeri USS John Finn'in "Tayvan Boğazı'nın herhangi bir kıyı devletinin karasularının ötesinde kalan bir bölgesinden" geçtiği belirtildi.

Açıklamada "Bu koridorda tüm uluslar açık denizlerde seyrüsefer ve uçuş özgürlüklerinin yanı sıra bu özgürlüklerle bağlantılı olarak denizin uluslararası hukuka uygun diğer kullanımlarından da yararlanırlar" denildi.

Tayvan'ı topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak gören Pekin, son yıllarda Taipei üzerindeki askeri ve siyasi baskısını arttırırken, yabancı savaş gemilerinin bölgeyi "seyrüsefer özgürlüğü" adı altında geçerken sert tepki gösteriyor.

Amerikan gemileri uzun yıllardır Güney Çin Denizi ile Doğu Çin Denizi arasındaki Tayvan Boğazı'ndan geçiş yapıyor. Hatta bu iki bölgenin uluslararası su yolları olduğunu vurgulamak adına geçiş sayısını giderek arttırıyor.

Tayvan Savunma Bakanlığı, ABD savaş gemisinin geçişi sırasında "çevredeki deniz ve hava sahasındaki" hareketliliği izlediğini bildirerek, "durumun normal olduğunu" savundu.

Adaya karşı güç kullanma tehdidinden vazgeçmeyen Pekin, ABD savaş gemisinin Boğaz'dan geçişinin yarattığı "medya aldatmacasını" kınayarak, Çin donanması ve hava kuvvetlerinin gemiyi "sonuna kadar" takip ettiğini açıkladı.

Çin ordusu sözcüsü Albay Shi Yi yaptığı açıklamada "Sahadaki birlikler her an tüm tehdit ve provokasyonlara karşılık vermek üzere sürekli teyakkuz halindedir" dedi.