Kürdistan’ın 4 parçaya bölünmesine neden olan Lozan Antlaşması Kürdistanlılar ve dostları tarafından 96. yılında gerçekleştirilen yürüyüş ve mitingle protesto edildi. Lozan Riponne Place’da bir araya gelen Kürdistanlılar ve dostları, buradan Ouchy’de bulunan antlaşmanın yapıldığı binanın önüne kadar bir yürüyüş gerçekleştirdi.

‘LOZAN ANLAMSIZLAŞTI’

“İkinci bir Lozan’a asla izin vermeyeceğiz”, “Lozan eşittir Kürtlerin parçalanması” pankartı arkasında düzenlenen yürüyüşte, PKK, KCK, YPG, YPJ bayrakları ve Öcalan posterleri ve “Lozan artık geçersizdir”, “Yaşasın Kürdistan”, “Lozan’ı asla kabul etmeyeceğiz”, dövizleri taşındı. Yürüyüş boyunca sık sık “Öcalan’a özgürlük, Kürdistan’a statü”, “Yaşasın Rojava Devrimi” sloganları atan kitle, “Rojava devrimi ile anlamsızlaşan 96 yıllık uluslararası hataya son verilmesi gerektiği” mesajı verdi. Yürüyüş boyunca Lozan Antlaşması’nın Kürdistan ve Ortadoğu halkları üzerinde bıraktığı etkiye dikkat çekilen bildirilerde dağıtıldı.

Yürüyüş boyunca Türk devletinin Maxmur Kampına yönelik saldırılarına tepki gösteren Kürdistanlılar, BM’yi Türk devletine karşı harekete geçmeye çağırdı.

FIRAT UMUT: SÖMÜRGECİLER DİRENİŞ KARŞISINDA KAYBETMİŞTİR

Yapılan yürüyüşün ardından antlaşmanın yapıldığı binanın bulunduğu Ouchy meydanında bir miting düzenlendi. Mitingde ilk olarak söz alan Kürt siyasetçi Fırat Umut, “Lozan antlaşmasıyla Kürtlere, 100 yıllık sömürge dayatan ve Kürtleri Arap, Türk ve Fars egemenliğine terk edenler, bugün 4 parça Kürdistan’da yükselen direniş karşısında kaybetmişlerdir” dedi.  “Başkan Apo’nun öncülüğünde büyüyen Kürdistan devrimi, egemenlerin bütün politikalarını boşa çıkarmıştır” diyen Umut, Lozan Antlaşmasının gelinen aşamada anlamsızlaştığını söyledi.

BAYTAR: KÜRDİSTAN SORUNU SADECE BÖLGENİN SORUNU DEĞİL!

Umut’un ardından Cenevre ve Lozan Demokratik Kürt Toplum merkezleri adına bir açıklama yapan Ramazan Baytar ise, Lozan Antlaşmasının tarihsel anlamda Kürtler üzerindeki etkilerine değindi. 96 yıl önce Lozan Antlaşması Kürdistan’ı 4 parçaya bölen uluslararası güçlere seslenen Baytar, “Kürdistan sorunu yalnızca bölgenin sorunu değil, Kürt sorunu bugün bütün dünyanın sorunudur. Kürtlere karşı saldırıları girişimleri ve tehditlere karşı NATO gibi ülkelerin sessizliği bölgeye bir demokrasi ve barış getirmekten öte kaosa neden olur” şeklinde konuştu. İkinci bir Lozan’a Kürt halkının asla izin verilmeyeceğini söyleyen Baytar, Kürtler dikkate alınmadan artık hiçbir proje gerçekleştirilemeyeceğini ve bunun kanıtının Rojava Devrimi olduğunu ifade etti.

TİMAFTE: ROJAVA DEVRİMİ UMUT OLDU

Baytar’ın ardından söz alan İsviçre İşçi Partisi (POP) Kanton Vaud Temsilcilerinden Anais Timafte ise Lozan Antlaşması’nın batılı güçlerin tarihinde kare bir leke olarak hala devam ettiğini dile getirerek, bu antlaşmanın varlığının bugün hala Kürtlere acı yaşattığını söyledi. Rojava Devrimi’nin dünya halklarına umut olduğunu belirten Timafte, Rojava devrimine karşı Türkiye başta olmak üzere diğer ülkelerin emperyalist çıkarlarına karşı Kürtlere destek olunması gerektiğinin altını çizdi. Timafte sözlerini “Yaşasın Kürt halkının direnişi, Yaşasın uluslararası dayanışma” diyerek tamamladı.

BUCLİH: KÜRTLER DİRENİŞTEN VAZGEÇMEDİ

Son olarak söz alan Solitariteli Vaud Kanton Milletvekili Hadrien Buclih ise “Politik çıkarlar nedeniyle 96 yıl önce Kürt halkının özgürlük talebi bu kentte, yani Lozan’da büyük güçler tarafından yok sayıldı ve Kürdistan 4 parçaya bölündü. Ama bütün baskılara ve yok saymalara rağmen, Kürt halkı direnmekten ve özgürlük demekten geri durmadı. Bugün burada özgürlük isteyenler bunun en güzel kanıtıdır” şeklinde konuştu. Erdoğan’ın Kürt halkına ve Kürdistan’a dönük saldırılarını sert dille kınayan Buclih, İsviçre hükümetini Türk devletine karşı harekete geçmeye çağırdı. 

Miting yapılan konuşmaların ardından çekilen halaylar ve hep bir ağızdan atılan “Öcalan’a özgürlük, Kürdistan’a statü” sloganları eşliğinde son buldu.