GÖRÜNTÜLÜ

KNK 23. Genel Kurulu: Ulusal konferansla güçlerimizi birleştirelim!

KNK, Kürdistan’ın dört parçasından gelen delegelerin katılımıyla düzenlediği 23. Genel Kurulu’nda ortak deklarasyon okundu. Tüm Kürt güçlerine çağrıda bulunan KNK, “Gelin, ulusal konferansla güçlerimizi birleştirelim!” dedi.

Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) 23. Genel Kurulu, Kürdistan'ın dört parçasından ve diasporadan birçok siyasi parti, sivil toplum kuruluşu ve bağımsız şahsiyetlerin katılımıyla devam ediyor. Kurul süresince Kürdistan’ın ve bölgenin mevcut durumu kapsamlı bir şekilde ele alındı ve ulusal birlik, barış ve demokratik çözüm süreçleri üzerine yoğun tartışmalar yürütüldü.  Bu tartışmalar sonucunda ortak bir deklarasyon, Genel Kurul’da ortak iradeyle kabul edildi. Kabul edilen ortak deklarasyonu KCK Yürütme Konseyi Üyesi Zübeyir Aydar okudu.

KNK’nin 23. Genel Kurulu kapsamında yapılan değerlendirmeler sonucunda kabul edilen ve genel kurulda okunan ortak deklarasyon şöyle:

KNK’nin 23. Genel Kurul vesilesiyle, Kürdistan’ın dört parçasından ve yurt dışından onlarca parti, Kürdistani örgüt ve bağımsız şahsiyetlerin yanı sıra KNK delegeleri kongreye katıldı. Kongrede, Kürdistan ve dünyanın durumu üzerine kapsamlı tartışmalar yapıldı. Genel Kurul, ulusal bir istişare niteliği taşıdı ve bu istişarelerin sonucunda bu deklarasyon kamuoyuna sunulmaktadır.

KNK’nin 23. Genel Kurul, Ortadoğu’da büyük gelişmelerin yaşandığı, bölge genelinde zor bir savaş sürecinin sürdüğü ve bu savaşın daha da derinleştiği bir döneme denk geldi. Bu savaşın sonucunda bölgede birçok değişiklik yaşandı ve Suriye’deki Baas rejimi çöktü. Öte yandan, Türkiye ve Bakurê Kürdistan’da Kürt meselesinin çözümü üzerine yoğun tartışmalar ve diyalog çabaları sürüyor.

Bu süreçte, İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan ile Türk devleti yetkilileri arasında Kürt meselesinin çözümüne dair müzakereler yürütülmektedir. Bu görüşmelerin sonucu olarak Sayın Öcalan 27 Şubat 2025’te “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” yaptı. Bu çağrının ardından PKK, 5-7 Mayıs arasında 12: Kongresini gerçekleştirdi. 12. Mayıs’ta Kongre sonuçları kamuoyuna duyuruldu. Açıklamada, PKK’nin tarihsel rolünü tamamladığı ve Kürt sorunun barışçıl ve diyalog yolu ile çözülmesini savunduğu belirtildi. Artık “Kürdistan Özgürlük Hareketi PKK adıyla faaliyet yürütmeyecek ve Türkiye devletine karşı silahlı mücadeleyi sonlandıracaktır.

Hem Sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısı hem de PKK kongresinin sonuç bildirgesi tarihi niteliktedir. Bu çağrı ve bildirge, Kürt halkı ve dünya kamuoyunda önemli bir yankı uyandırdı. Uluslararası kurumlar ve küresel güçler bu sürece olumlu yaklaşım gösterip açıklamalarıyla destek verdi. Kürt partileri ve örgütleri de sürece olumlu yaklaşım gösterip sahiplenme beyanında bulundular. Türk devlet yetkilileri de genel anlamda süreci olumlu karşıladı.

KNK’nin 23. Genel Kurulu, İmralı’daki süreci, Sayın Öcalan’ın çağrısını ve PKK kongre sonuçlarını olumlu bulmakta ve desteklemektedir. Bu sürecin başarılı bir şekilde ilerleyebilmesi için biz de KNK olarak tüm olanaklarımızla çalışacağız. Bu önemli süreç, eğer Kürt sorunu Kuzey Kurdistan’da çözülürse, diğer üç parçaya ve genel Kürt birliğine de olumlu etkiler yapacaktır.

Ancak bu süreç hala ilerlememiştir. Hükümet bugüne kadar ciddi adımlar atmamış, gelen mesajlar net olmamış ve kullanılan dil barış dili değildir. Askeri operasyonlar, bombalamalar ve kimyasal silah saldırıları ve tehditleri devam etmektedir. Bu durum hiçbir şekilde kabul edilemez.
Bu nedenle:

*Tüm Kürt güçlerine, partilere, kurumlara ve halkımıza çağrımızdır. Bu sürece olumlu yaklaşın ve destek verin.

*Kürt halkının dostlarına ve barış yanlısı çevrelere çağrımızdır. Kürt halkını bu süreçte yalnız bırakmayın ve sürecin başarısı için çaba gösterin.

*Birleşmiş Milletler ve tüm uluslararası kurumlar ile küresel güçlere çağrımızdır. Sadece açıklama yapmak yeterli değil; Türkiye ile ilişkilerinizi bu sürecin başarısı için kullanın.

*Türkiye devletinin yetkililerine çağrımızdır: Hala zaman var, bu fırsatı heba etmeyin. Bu süreci ilerletin. Sayın Öcalan’ı serbest bırakın, savaşı durdurun ve bu meselenin çözümünü parlamentoya taşıyarak, çözümün hukuki ve siyasi zemini oluşturun.

Sürecin sağlıklı ilerlemesi için, iki taraf arasında gözlemci ve süreci denetleyecek bağımsız üçüncü bir taraf gereklidir. KNK Genel Kurulu, her iki tarafa da arabulucu güçlere kapıyı açma ve üçüncü tarafın görev alması çağrısında bulunmaktadır. Umarız tüm taraflar sorumluluk bilinciyle hareket eder ve bu süreç Kürt sorununun çözümüne vesile olur.

İRAN VE ROJHILAT KÜRDİSTANI’NDAKİ DURUM

İran rejimi büyük bir kriz içerisindedir. Bu kriz hem ekonomik, hem toplumsal, hem de siyasal boyutlardadır. İran, ülkedeki farklı halklar, inançlar ve özellikle kadın açısından adeta açık bir cezaevine dönüşmüştür. Kadınlar üzerindeki baskı ve zorbalık giderek artmaktadır. Bu durum artık kabul edilemez hale gelmiş ve bir isyan sürecine evrilmiştir. Kürt kadın Jîna Emînî’nin katledilmesinin ardından, Rojhilat halkının öncülüğünde başlayan isyan, tüm İran’a yayıldı. Bu isyan, ağır baskılara rağmen devam etmektedir.

İran rejimi, Kürt partilerini ve örgütlerini hedef almakta ve halka yönelik baskılarını artırmaktadır. Bu durum İran’ın Irak ve Kürdistan Bölgesi ile ilişkilerinde de ciddi gerginlikler yaratmaktadır. Bu ilişkilerin sonucu olarak Rojhilat örgütlerine yönelik baskılar artmaktadır.

Ortadoğu’daki savaş en çok İran’ı etkilemektedir. İran bağlantılı güçler doğrudan hedef alınmaktadır. Esasen hedef İran’dır. Bu savaş devam etmektedir ve daha büyük dönüşümlere yol açacaktır. İran rejimi halkın önünü kesemez. Böyle giderse İran’da yeni bir devrim gündeme gelecektir. Bu nedenle sadece Rojhilat Kürdistanı değil, tüm Kürt güçleri bu değişimlere karşı hazırlık içinde olmalıdır.

KNK kongresi, Rojhilat Kürdistanı’nda kadın öncülüğünde başlayan ve tüm İran’a yayılan direnişi selamlamakta ve desteklemektedir.

IRAK VE BAŞÛRÊ KURDISTAN

Irak’ta belirsiz bir durum yaşanmakta, bu durum Kürdistan’ın statüsünü de tehdit etmektedir. Irak büyük bir kriz içindeyken birçok dış güç müdahil olmaktadır. 140. Madde kapsamında bölgelerde Araplaştırma politikaları hız kazanmış ve birçok Kürt yerinden edilmiştir. Ne yazık ki Kürt güçleri bu kritik ve tehlikeli dönemde birlik içinde değildir.

Kürdistan Bölgesi’nde seçimler yapıldı, ancak yedi aydan fazla zaman geçmesine rağmen hala yeni hükümet kurulmamış ve başkan seçilmemiştir. Irak’ta da sonbaharda yapılması planlanan seçimler önemlidir. Kürtler birlik içinde olmazsa federal statü ve kazanımlar tehlikeye girer. Aynı zamanda 140. Madde kapsamındaki bölgeler tamamen kaybedilebilir.

SURİYE VE ROJAVA

Suriye’de son altı ayda yeni gelişmeler yaşanmıştır. Baas rejimi çökmüş, Şam’da selefi güçler iktidarı ele geçirmiştir. Ancak bu iktidarın ülke genelinde hükmü yoktur. Meseleler derinleşmektedir. Rojava yönetimi ile anlaşmalar yapılmış olsa da sorunlar çözülmemiştir. Alevilere yönelik katliamlar yaşanmakta ve yeterli önlemler alınmazsa bu katliamların Hristiyanlar ve Dürzilere de sıçrayacağı öngörülmektedir.

Yeni iktidar, Arap milliyetçiliği temelinde bir İslami sistem kurmak istemektedir. Kadın hakları yok sayılmakta, demokrat ve seküler insanlar baskı altındadır. Bu durum ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Eğer demokratik bir Suriye kurulmazsa kaos devam edecek ve ülke bölünecektir. Bu nedenle Kürtler dikkatli olmalı, dostlarını, müttefiklerini artırmalıdır. Rojava’da Kürt güçleri arasında yapılan konferans olumlu ve başarılı geçmiştir. KNK olarak bu konferansı ve alınan kararları selamlıyoruz.

GENEL DEĞERLENDİRME

Kürdistan’daki durum kritik ve belirsizdir. Ancak bu tehlikenin yanı sıra fırsatlar da vardır. İşgalci devletler büyük krizlerle boğuşmaktadır. Irak’ta istikrarsızlık, Suriye’nin belirsizliği, İran’ın dönüşüm süreci, Türkiye’nin krizlerle boğuşması ve Filistin’deki savaş gibi gelişmeler göz önüne alındığında Kürdistan’da statükonun değiştiği açıktır.

Bu durumda eğer biz Kürtler birlik olur, ulusal birliğimizi güçlendirirsek, tüm Kürdistan için kalıcı bir statü yaratabiliriz. Bu amaçla tüm siyasi güçlerin, partilerin ve halkımızın dört parçada da daha güçlü kenetlenmesi, ulusal ve yurtsever duruşunu yükseltmesi gerekmektedir. Böylece işgalci devletlerin tüm planlarını boşa çıkarabiliriz.

Bu hassas dönemde Kürt güçleri arasındaki diyaloglar umut vericidir. Bu hassas dönemde Kürt güçleri arasındaki diyaloglar güçlü bir işbirliği ve ulusal birliğin temeli olur. Bu yüce hedefe ulaşmak için, KNK Genel Kurulu bir kez daha çağrıda bulunur: Ulusal bir konferans düzenleyelim ve güçlerimizi birleştirelim!"