Azadî derneğinin davasında mahkeme istihbarata arka çıktı!

Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından izlenmesini yargıya taşıyan Azadi Derneği’nin (AZADÎ e.V.) davasında Berlin İdare mahkemesi istihbarata arka çıktı. Mahkeme istihbaratın derneğe yönelik kriminalizasyon siyasetine yeşil ışık yaktı.

Almanya’da yaşayan Kürtler hukuk danışmanlığının yanı sıra cezaevlerinde tutulan siyasi tutsakların ihtiyaçlarını gidermeye yönelik çalışmalar yürüten AZADÎ e.V.”, 2015 yılından bu yana ülkenin iç istihbarat kurumu Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından kriminalize ediliyordu.

Alman yasalarına göre kurulan ve tüzel kişiliği olmasına rağmen istihbaratın her yıl yayınladığı raporlarda “yabancı aşırılık” bölümünde hedef gösterilen dernek, bu durumu yargıya taşımıştı.

Anayasayı Koruma Teşkilatı’nın 2015-2018 yılları arasında yayınladığı raporlarda Azadî Derneği’ne yönelik ifadelerin kaldırılması talebiyle açılan davanın duruşması bu Perşembe günü Berlin İdari Mahkemesi’nde görüldü.

Azadî Derneği’nden Dr. Elmar Millich ve avukat Dr. Peer Stoll’un katıldığı davada Anayasayı Koruma Teşkilatı’nı İçişleri Bakanlığı’ndan ön ismi açıklanmayan Prof. Roth savundu.

Avukat Dr. Stoll, Kürdistan ve Ortadoğu’daki gelişmelere, özellikle de PKK öncülüğünde DAİŞ çetelerine karşı verilen mücadeleyi hatırlatarak Alman devletinin Kürt özgürlük mücadelesine yönelik eski söylemlerinden vazgeçmesi gerektiğini ifade etti.

Azadî’nin yasal çalışmalar yaptığı ve Kürtlerin hukuki sorunlarıyla ilgilendiğini belirten avukat Dr. Stoll, daha önce Alman mahkemelerinin YPG/YPJ bayraklarına yönelik verdiği olumlu kararları hatırlatarak, benzer bir kararın bugünkü duruşmadan da çıkmasını beklediklerini ifade etti.

Avukat Stolle, Azadî’nin sadece PKK davasından yargılanan Kürt siyasetçilerine yardım etmediğini, aynı zamanda haklarında dava ve soruşturma açılan Kürtlere de destek verdiğine dikkat çekti.

‘CEZAEVLERİNE NEDEN SADECE Y.Ö.POLİTİKA GÖNDERİLİYOR?’

İçişleri Bakanlığı adına savunma yapan Prof. Roth ise ısrarla Azadî Derneği’nin PKK davasından hüküm giymiş PKK üyelerine, Yeni Özgür Politika gazetesi ve kitaplar göndererek örgütle bağlantılarını kurduğunu öne sürdü. Azadî Derneği’nden Dr. Elmar Millich ise cezaevlerine sadece Y. Özgür Politika gazetesini değil, Hürriyet gibi Türk basınından yayın organlarını da gönderdiklerini belirtti.

Prof. Roth ise “Cezaevlerine neler gittiğini kişisel hakları koruma yasalarından dolayı bilemeyiz” diyerek öne sürdüğü argümanlarda ısrar etti. Avukat Stolle ise “İstihbarat PKK’nin her yıl Almanya’da 15 milyon Euro topladığını öne sürüyor. Şayet öyleyse bu derneğin yıllık bütçesi neden 12 bin Euro civarında ve bu dernek neden aylık 100 Euro’dan daha fazla cezaevlerindeki Kürt siyasetçilerine yardım ediyor. Burada ciddi bir çelişki görüyorum” şeklinde konuştu.

Avukat Stoll devamla Azadî derneğinin Almanya’da “anti-terör” yasası olarak bilinen 129b maddesinden yargılananlara hukuki danışmanlık yapmadığını, sadece dernek ve gösteri yasasını ihlal ettikleri gerekçesiyle Kürt aktivistelere yardım ettiğinin altını çizdi.

Prof. Roth ise Azadî’nin PKK’ye yakın kuruluşlarla ortak çalışmalar yaptığını öne sürerek “Yasaklı bayrakları açarak dernek ve gösteri yasalarını ihlal ettiğini bilenler haklarında soruşturma açıldığında yardım alacaklarını biliyorlar” şeklinde garip bir savunma yaptı.

Fotoğraf ve görüntü çekilmesine izin verilmeyen mahkeme öğleden sonra kararını açıkladı. İstihbaratın Azadî Derneği’ne yönelik tespitlerini haklı bulan mahkeme sadece “Azadî Derneği PKK’ye yakın olan gazeteleri tutuklular için finanse ediyor” cümlesinin raporlardan çıkartılmasını istedi.