Efrîn Forumu: Türkiye yargılanmalı ve cezalandırılmalı

Qamişlo’da düzenlenen Efrîn forumunda Türk devletinin işlediği suçlar belgelendi ve uluslararası ceza mahkemelerinde yargılanması talep edildi.

Suriye Demokrasi, Özgürlük ve İnsan Hakları Savunma Komitesi Başkanı Daniel Siud tarafından Uluslararası Efrîn’de Demografik Değişim ve Etnik Temizlik Forumu’na bir rapor sunuldu.

Rapor Mesum İbrahim tarafından okundu. Türk devletinin saldırıları ile uluslararası hukuku ve sözleşmeleri ihlal ettiği belirtilen raporda, uluslararası toplumun sessizliğine tepki gösterildi.

Raporda uluslararası sözleşmelere taraf ülkelerin, sözleşme hükümlerine uymakla yükümlü olduğuna vurgu yapılırken, “Türkiye, Rusya ve İran’la yaptığı anlaşmaya göre güçlerini İdlib bölgesine konumlandırdı. Bun da amaç YPG’ye karşı savaştır” denildi.

11 MADDE HALİNDE İŞLENEN SUÇLAR

Türk devleti ve çetelerinin işlediği suçlar 11 madde halinde şöyle sıralandı:

1-Etnik soykırım, 2-Toplu katliamlar, 3-Kadın haklarının ihlali, 4-Öldürme ve cenazelere saldırı, 5-Yasa dışı infazlar, 6-Hırsızlık ve gasp, 7-Kitapların, belgelerin yakılması, tarihi eserlerin imhası, 8- İnanç merkezlerinin yıkılması, 9-Kaçırma ve öldürme, 10-Çocukların kaçırılarak rehine olarak tutulması, 11-Ateş açma ve patlamalar.

Bu suçların, Lahey Sözleşmesi, Cenevre Sözleşmesi ve BM kararlarını ihlal anlamına geldiği ve insanlığa karşı suç olduğu belirtilen raporda, şu talepler yer aldı:

1-İşgalci Türk ordusu ve ortakları, Efrîn başta olmak üzere Suriye’de işgal ettiği tüm bölgelerden çekilmeli.

2-işgalci Türk devletinin hak ihlalleri ve Efrîn’e yönelik askeri operasyonlarla ortaya çıkan (Suriyeli sivillere yönelik saldırılar, zorla göç ettirmeler ve verilen insani zarar) sonuçlar teşhir edilmeli.

3-Kaçırılan kişilerin akıbeti açıklanmalı, işgalci Türk ordusu ve bağlı silahlı gruplarının elinde bulunan kadın, çocuk, erkek tüm tutsaklar kayıtsız, şartsız serbest bırakılmalı. Bununla birlikte işgalcilerin kaçırdığı ve zorla göç ettirdiği sivillere verdiği zarar karşılanmalı.

4-Kayıpların akıbetleri acil bir şekilde açıklanmalı; yaşayanlar, siyasi ve siyasi olmayan sebeplerden dolayı öldürülenler açıklanmalı.

5- İşgalci Türk devletinin Efrîn’i işgal ettiği günden bu yana tüm hak ihlalleri ve vahşet ortaya çıkarılmalı. Bununla birlikte sivillerin öldürülmesi ya da yaralanması olaylarına karışanlar, uluslararası ve yerel mahkemelerde yargılanmalı. Hesap sorulması için bağımsız, şeffaf ve insan hakları örgütleri ve kadın hakları savunucusu yapıların katılımıyla bir komite oluşturulmalı.

6-Suriye’deki sivil toplum kurumları ve insan hakları örgütleri, işgalci Türk ordusunun bugüne kadar Efrîn’de işlediği suçları belgelemeli. Bununla birlikte Efrîn’de suça karışanlar (Türk ya da işbirliği yapan Suriyeliler) için dava açılmalı, yargılanmaları için harekete geçilmeli.

7- İşgalci Türk devletinin vahşeti yüzünden topraklarından göç edenlerin Efrîn’e geri dönmeleri için engeller kaldırılmalı; Efrîn halkının toplumsal ve ekonomik faaliyetlerini gerçekleştirebilmesi için güvenlikleri sağlanmalı, evlerine ve mallarına el konulmayacağının garantisi verilmeli. Ayrıca bölgedeki tüm mayınlar kaldırılmalı.

8-İlgili uluslararası tüm kurum ve kuruluşlar, Efrîn’de yaşayanların ve zorla göç ettirilenlerin yaşamsal, ekonomik ve insani tüm ihtiyaçlarını karşılamak için harekete geçmeli.

9-İşgalci Türk ordusunun ihlalleri yüzenden topraklarını terk eden, işkenceye maruz kalan, etnik soykırıma uğrayan Efrîn’in kadim halkı için çalışma yürütülmelidir. Ayrıca Efrîn’de ortak bir yaşam süren bileşenlere karşı yürütülen ırkçı siyaset sonucu bölgenin demografisinin değiştirilmesinin önüne geçilmelidir.

SUÇUN BELGELERİ

Kuzey Suriye İnsan Hakları İhlalleri Araştırma Merkezi de Türk devletinin Kuzey Suriye’de işlediği insanlık suçlarını içeren bir rapor sundu.

“Türk devleti terörist gruplarla birlikte Efrin’de suç işlemeye devam ediyor” denilen raporda, “İşkenceden, talana, kaçırma ve öldürmeye kadar her türlü uygulama halka uygulanıyor. Sadece bunlar da değil, her türlü kültürel ve fiziki soykırım sınırsız bir şekilde Efrin’de uygulanmaya devam ediliyor” ifadeleri yer aldı.

Türk devletinin insanlığa karşı suçlar işlediği kaydedilen raporda, “Bölgede demografik değişim yaratmak için insanlar açıkça ve zorla göç ettiriliyor” denildi.

22 ÇOCUK KATLEDİLDİ, 4200 SİVİL KAÇIRILDI

Raporda, 1 Haziran 2018’den 30 Kasım 2018’e kadar süren suçlar şöyle sıralandı:

“Aralarında 15 kadın, 22 çocuğun da bulunduğu 150 sivil katledildi. 4200 kişi ya kaçırıldı ya da tutuklandı. 900 kişi ya çeşitli patlayıcılar ya da işkence sonucu yaralandı.

Çete gruplarının kendi iç çatışmaları arasında kalan 75 sivil öldürüldü. 45 eğitim merkezi askeri üsse dönüştürüldü. Halka ait birçok eve zorla el konuldu, birçok ev cezaevine dönüştürüldü. Halka ait birçok ev yakılırken birçok evde yıkıldı. İşgalci Türk devleti sivil alanlara toplam 22 kez hava saldırısı gerçekleştirdi. 1200 mezar tahrip edilirken, halkın Efrin’e geri dönüşü ise engellendi.

Ezidiler zorla Müslümanlaştırılırken, zekat adı altında halktan haraç toplandı. Halkın tarım faaliyetlerine izin verilmediği gibi, bölge ekonomisinin temeli olan zeytinliklere de el konuldu.”

Raporda Türk devletinin uluslararası ceza mahkemesinde yargılanması gerektiği vurgulandı.