Yıllarca Kürt sorununun çözümünde engel olarak gösterilen gerekçenin artık ortadan kalktığını belirten Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, “Muhatapların ve gerekli kişilerin de bu durum ve fırsatı heba etmemesi gerekiyor. Hukukun ve siyasetin işlediği bir demokratik cumhuriyeti hep birlikte inşa edebilme göreviyle ve tarihsel sorumluluğuyla karşı karşıyayız” dedi.

ANF'ye konuşan Demokratik Birlik İnisiyatifi Eşsözcüsü ve DEM Parti Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, Türkiye’nin bir asırdır gündeminde yer alan ve son 53 yılda derin toplumsal yaralar açan bir sorunun çözümünde yepyeni bir sayfa açıldığını söyledi.

BİR DÖNEM KAPANIYOR

Kongrenin toplanmasının tarihi olduğunu belirten Gülcan Kaçmaz Sayyiğit, şunları ifade etti: “Bu, sadece bir fesih kararı değil, aslında herkesi demokratik değişim ve dönüşüme davet eden yeni bir inşa sürecidir. Bir dönem kapanıyor. Yeni ve umut dolu bir dönemin ise kapıları aralanmış oldu. Bu topraklarda yaşayan herkes için yeni bir kapı aralandı. Yıllarca Kürt sorununun çözümünde engel olarak gösterilen gerekçe artık ortadan kalkmıştır. Muhatapların ve gerekli kişilerin de bu durum ve fırsatı heba etmemesi gerekiyor. Bu değişim ve dönüşüm sürecindeki sorumluluğumuzun farkındayız. Üstümüze düşenin fazlasını yapmaya hazırız.

SİYASETLE ÇÖZÜMÜN KAPISI AÇILDI

Bu gelişme, yılardır içimizi kanatan Kürt sorununa siyasetle çözüm kapısını da ardına kadar açmış oluyor. Bu, halkların yüzyılını birlikte inşa etmek için çok önemli bir fırsat. Yeni bir gelecek yaratma iradesi ve cesareti olarak görülmeli. Artık demokratik siyaset zemininde eşitlikçi bir kardeşlik hukuku sorumluluğuyla karşı karşıyayız. Bu süreç iktidardan muhalefete her kesimi ilgilendiriyor. Bu topraklarda yaşayan herkesin bundan kendine pay çıkarması gerekiyor. 53 yıllık acılı tarihin ardından atılan bu adım, gerçekten birlikte yaşam isteyenlerin çığlığıdır. Artık silahların değil, sözlerin konuştuğu bir döneme giriyoruz. Hukukun ve siyasetin işlediği bir demokratik cumhuriyeti hep birlikte inşa edebilme göreviyle ve tarihsel sorumluluğuyla karşı karşıyayız. Burada en büyük sorumluluk Türkiye Meclisi’ne düşüyor. Meclis, bu tarihsel sorumluluğunu layıkıyla üstlenmeli.”

HERKES SAHİP ÇIKMALI, SORUMLULUK ALMALI

Başta siyasi partiler olmak üzere bütün sivil toplum örgütleri ve kuruluşlarını bu sürece sahip çıkmaya davet eden Gülcan Kaçmaz Sağyiğit, "İğne ucu kadar olsa her birimizin bu sürece mutlaka katkı sunabileceği bir yer vardır. Bu süreçte hepimiz rol alabiliriz. Herkesin kendini bu sürecin bir parçası olarak görmesi, buna göre hareket etmesi ve Türkiye'de Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi için üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerekiyor” dedi.

SOMUT ADIMLAR ATILMALI

Artık devlet ve iktidar kanadının daha somut bir çalışmayı açığa çıkarması gerektiğini vurgulayan DEM Parti Wan Milletvekili Gülcan Kaçmaz Sağyiğit, şunları ekledi: “Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit halen bitmiş değil. Sayın Öcalan'ın öncelikle özgür çalışır, özgür yaşar koşullarda bu süreci yürütebilmesi gerekiyor. Bu yüzden fiziki özgürlüğü en kısa sürede sağlanmalı. Bundan sonraki süreçte devletin bütün kademelerine sorumluk düşüyor. Herkesin üstüne düşen sorumluluğun farkında olması gerekiyor. Somut adımlar atılmalı.”