'Paramiliter gruplar MİT ürünü'

Van’da Vatanseverler Derneği adı altında Kürt karşıtı faaliyetler sürerken mahallelerde silahlı gruplar gezmeye başladı. HDP'li Botan'a göre bu bir MİT projesi.

Van’da son zamanlarda çeşitli dernekler adı altında paramiliter yapılar oluşturuluyor. Sosyal medya ve toplum içinde örgütlenmeye çalışan bu grupların bu kadar rahat etmesinin nedeninin MİT desteğinden kaynaklı olduğu belirtiliyor.

Özellikle Van’da yaşayan bazı etnik gruplara ait gençlerin kandırılarak götürüldüğü bu derneklerde ‘Vatanı koruma esasları’ adıyla dersler veriliyor. Gençlere ölmenin ve öldürmenin kutsallığının anlatıldığı bu derneklerde, devlet için yakın ve uzak tehditler sıralanıp Kürtler hedef gösteriliyor. Bu derneklerin kurulmasının ardından Van’da birçok yerde görülen silahlı gruplar dikkat çekiyor. Hatta bu gruplar Van’da birçok otomobil ve minibüse Osmanlı Tuğrası denilen semboller asarak trafiğe çıkıyor.

Kobanê serhildanının ardından dönemin AKP Sözcüsü Yasin Aktay, Van’da bazı İslamcı/dinci gruplarla toplantılar yapmış ve ‘Devletin yapamadığını siz yapacaksınız’ diyerek silahlanmalarını istemişti, ancak o gün toplantıya katılan bazı İslamcıların ‘Bize cinayet işletemezsiniz’ tepkisi nedeniyle plan gerçekleşmemişti.

Devletin 15 Temmuz'da kendi içinde çatışmasının ardından MHP ile dinci-ırkçı koalisyonu oluşturan AKP, buna uygun siyaset yürütüyor. Van’da Osmanlı Ocakları ve Vatanseverler Derneği oluşturuldu. Van Vatanseverler Derneği adındaki oluşum faaliyetlerini sürdürüyor. Derneklerde Kuran-bayrak üzerine yeminler ettiriliyor.

MİT DESTEKLİYOR

HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, Söz konusu grupların dernek adı altında başka faaliyetlerde bulunduğunu ve MİT destekli olduğunu kaydederek, bu karanlık sürecin ürünü olarak bazı paramiliter güçlerin MİT veya bölgedeki kimi devlet birimleri tarafından yasadışı bir şekilde cesaretlendirilip örgütlenmelerine kolaylık sağlandığını söyledi. Botan, şöyle devam etti: "Van’daki kimi etnik gruplar üzerinden manipülasyona müsait çıkarcı birtakım kesimlerden oluşan bu STK’ların lanetli bir misyon üstlendiklerini farkındayız. Bizim burada siyasi parti olarak bütün toplumsal kesimleri ayrımsız ve koşulsuz bir şekilde kucaklayan siyasi tutumumuz aynen devam etmektedir. Manipüle edilmeye çalışılan kimi etnik grupların aile büyüklerini, kanaat önderlerini, aydınlarını, siyasetçilerini bu konuda dikkatli ve duyarlı olmaya, kendi gençlerinin bu karanlık işlere girmesini engellemeye çağırıyoruz. "

SORUMLUSU YETKİLİ MERCİLERDİR

Aksi halde olabilecek herhangi bir toplumsal sorun ve sıkıntıda özellikle müesses nizamın korumakla mükellef olan devlet görevlilerinin sorumlu olacağını kaydeden Botan, OHAL sürecinde dernek kurmanın bu kadar zorlaştırıldığı koşullarda söz konusu yapıların kolayca dernek kurmalarının manidar olduğunu ifade etti.