Serhildanı, Başkan Öcalan’ın açıklaması bitirdi. 9 Ekim’de açıklanan notta önemli tespit ve perspektifler vardı. Açıklamasında şu önemli ve tarihi mesajlar yer aldı:

“Kürt halkı mazlum bir halktır. Kobanê halkı mazlum bir halktır. Sadece aramıza bir sınır çizilmiştir. Kobanê halkı emeğiyle ordadır. Kendilerine özgü bir sistem oluşturmuşlar. Devlet buna tahammül edemiyor. Onlara destek olmalıdır ama onlara destek olmuyorlar.

KOBANÊ DİRENECEK

Kobanê'deki insanlarımız sonuna kadar direnecekler. IŞİD'in olduğu yerde ve Kürtlerin yaşadığı bölgede nerede bir IŞİD varsa sonuna kadar direneceğiz. IŞİD'e hiçbir taviz verilmeyecek. IŞİD yapay bir örgüttür. Kürtlere yönelik nerde böyle bir saldırı varsa büyük bir cevap olunmalıdır.

Kürtler uluslararası destek alan IŞİD tarafından yok edilmeye çalışılıyor. Kimsenin bir halkı yok etmeye hakkı yok. Bu politikaya karşı Kürtler her yerde ayaklansın. IŞİD'e karşı büyük bir direniş sergilemeliler. Eğer bunu bugün yapmazlarsa yarın çok geç olabilir.

Bakın ne yapıyorlar bizlerin bir kısmını sabah kahvaltısı, bir kısmını öğle yemeği bir kısmını da akşam yemeği yapıyorlar. Bu kabul edilebilecek bir durum değildir. Kimsenin hakkı yoktur Kobanê'yi yalnız bırakmaya. IŞİD'e karşı her yerde büyük bir direniş olmalıdır.

Kobanê bizim her şeyimizdir. Kobanê’deki süreç her kesim içindir. Kürt halkı orda bir şemsiyedir. Türkmen, Arap, Ermeni halkı da dahil olmak üzere oradaki bütün etnik kesimler bu şemsiye altında yaşamlarını sürdürebilirler.

KARDEŞLİĞİN HUKUKU VARDIR

Kürt halkı her kesimle kardeşlik yapmak istiyor. Türkler de kardeşimizdir ancak kardeşliğin de bir hukuku vardır. Eğer bu hukuk yürütülmezse bu kardeşlik doğru bir kardeşlik değildir. Bu kabul edilemez. Doğru bir kardeşlik olmalıdır.

Bütün Kürt halkı, hiçbir halkla düşman değildir. Her halkla her kesimle dosttur, arkadaştır. Aydın ve demokrat kesimler ve her yapı her renk, Kobanê halkını yalnız bırakmamalıdır.

Kimsenin Kürt halkını eritmeye, bitirmeye hakkı yoktur, biz bunu kabul etmiyoruz. Kürtlere sadece bir şey kalıyor. O da büyük bir direniştir.

SÜREÇ TEK TARAFLI OLMAZ

Bizim tarafımızda bir şey yoktur. Bizlerin omuzlarına ne düşerse onu yapacağız ve yapıyoruz da. Ama süreç tek taraflı olmaz.

Türkiye'de yasalar çıkartıyorlar. Mahmur halkı gelsin diyorlar. Peki bunun hakkında bir yasa çıkarmışlar mı? Hayır, yasa çıkartılmamış. Kürt savaşçıları gelsin diyorlar, bunun için bir yasan var mı? Yok.

Peki Kürtler gelip ne yapsınlar. Gelsinler de tutuklayıp cezaevine mi atasın? Bu kabul edilebilir bir şey değil.

DOĞRU VE GERÇEK BİR MÜZAKERE

Eğer isterlerse daha önce onlara da söylemişim müzakere başlayacaksa, oyalama olmamalıdır. Doğru ve gerçek bir müzakere olmalıdır. Dedim bana bir sekreter verin, istediklerimi yazabileyim diye, bunu dahi yapamadılar. Süreç teoride var ama pratikte yürütülmüyor. Bu şekilde süreç yürümez.

Sürecin yürümesini istiyorsak doğru bir müzakere olacaksa biz her şeye hazırız. Biz doğru bir sürecin yürümesini istiyoruz.

Eğer 15 Ekim'e kadar bunu yapmayacaklarsa benim tarafımdan süreç bitmiştir. Benim yapacağım bir şey yoktur. Beş yıldır bunu yapıyorlar ancak oluşan bir şey olmamıştır. Bu doğru değildir.

JİTEM’İ ARADAN ÇIKARIN!

Bir ikincisi, tahmin ediyorum ki JİTEM süreci bozmak için devreye girmiş durumda. JİTEM eğer bertaraf edilmezse, tekrar devreden çıkmazsa, bu süreç yürümez. JİTEM'i aradan çıkartın süreç demokratik bir şekilde yürüsün.

Biz her şeye hazır ancak doğru ve gerçek bir süreçten istiyoruz. Oyalama taktikler istemiyoruz.”

Bu açıklamadan sonra kentler biraz sakinleşse de ilginç bir şekilde cevap mahiyetinde provokasyonlar geliştirildi. Bingöl’deki olay bunlardan sadece biridir.

BİNGÖL PROVOKASYONU

Çünkü AKP, Bingöl’de 90'lı yılları bile geride bırakan bir provokasyona imza attı. 9 Ekim günü kent merkezinde aralarında İl Emniyet Müdürü'nün de bulunduğu polislere yapılan saldırıda, 2 polis öldü.

Olay ardından Türk Başbakanı Davutoğlu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, "bunu yapanlara misliyle cevap verilecektir" açıklaması yaptı. Aynı gece Genç İlçesi'nde bir otomobili tarayan özel harekat timleri ve askerler masum 4 insanı katletti. Davutoğlu'nun "cezalandırıldılar" dediği 4 kişinin, Bingöl’de polislere yapılan saldırıyla hiçbir ilgilerinin olmadığı otopsi raporuyla anlaşıldı.

ÖLÜMLER

Aşağıdaki listede isim, tarih ve ölüm şekli verilenler Kobanê serhildanı sırasında polis, asker ve/veya devletin palazlandırdığı Hizbullah/Hüda-Par ve Ülkücü çeteler eliyle katledilen direnişçilerin bilgileri yer almaktadır.

 

1- Hakan Buksur (25)	Polis / Ateşli silah	7 Ekim	Muş /Varto
2- Hamdi Caner (55)	Polis / Ateşli silah	7 Ekim	Van
3- Kerem Karaaslan (22)	Hizbullah (Hüda-Par) / Ateşli silah	7 Ekim	Mardin/Kızıltepe
4- Sinan Toprak (16)	Hizbullah (Hüda-Par) / Ateşli silah	7 Ekim	Mardin/Dargeçit
5- Bilal Gezer (29)	Hizbullah (Hüda-Par) / Ateşli silah	7 Ekim	Mardin/Dargeit
6- Yusuf Çelik (17)	AKP'li Korucular/ Ateşli silah	7 Ekim	Siirt/Kurtalan
7- Mehdi Erdogan (35)	AKP'li Korucular/ Ateşli silah	7 Ekim	Siirt/Kurtalan
8- Farız Yılmaz (30)	Henüz bilinmiyor	7-8 Ekim	Muş / Malazgirt
9- Mahsum Çoban (21)	Hizbullah (Hüda-Par) /  Ateli Silah	7-8 Ekim	Diyarbakir
10- Emrah Demir (23)	Hizbullah (Hüda-Par) / Ateli Silah	7 Ekim	Batman
11- Eshan Akdoğan	Faili belirsiz / Ateşli silah	7-8 Ekim	Mardin/Dargeçit
12- Davut Nas(19)	Polis / Ateşli silah	8 Ekim	5iirt
13- Kamil Taş     (28)	Faili belirsiz/ Ateşli silah	8-9 Ekim	Siirt
14- Ahmet Albay (65)	İŞİD / Ateşli silah	8 Ekim	Adana/Yüreğir
15- Necmettin Çelik (45)	AKP'li Korucular / Ateşli silah	9 Ekim	5iirt/Kurtalan
16- Abdulkerim Seyhan (27)	TSK / Ateşli silah	9 Ekim	Mardin/Dargeçit
17- Beşir Remezan Arif (8)	TSK / Ateşli silah	9 Ekim	Nusaybin/Qamişlo sınırı
18- Yunus Aktaş	Polis / Ateli Silah	9 Ekim	Van
19- Erhan Şenyuza	OldO diye a1kland1 I Kay1p	9 Ekim	Bingol
20- Ali Bozan	Polis / Ateşli silah	9 Ekim	Bingol
21- Emre Ekinci	Polis / Ateşli silah	9 Ekim	Bingol
22- Ramazan Özmaskan	Polis / Ateşli silah	9 Ekim	Bingol
23- Ömer Topal	Polis / Ateşli silah	9 Ekim	Bingol
24- Sülayman Balcı (15)	Irkçı-dinci saldırı	9 Ekim	Gaziantep
25- Sevgi Alic1 (16)	Irkçı-dinci saldırı	9 Ekim	Gaziantep
26- Omer Uçeker (27)	Irkçı-dinci saldırı	9 Ekim	Gaziantep
27- Şahin Dağhan	Irkçı-dinci saldırı	9 Ekim	Gaziantep
28- Musa Bayram (26)	Irkçı-dinci saldırı	9 Ekim	Gaziantep
29- Murat Dağ (24)	Polis / Ateşli silah	9-10 Ekim	Diyarbakir/ Bağlar
30- Bawer Şeyhanogulları (18)	Polis / Ateşli silah	9 Ekim	Diyarbakir
31- Murat Özbay (19)	Polis / Ateşli silah	9 Ekim	Diyarbakir
32- Mert Degirmenci(18)	Irkçı-dinci saldırı	9-10 Ekim	İstanbul/Esenyurt
33- Mesut Menekşe (4 2)	Polis - Gaz bombası	9-10 Ekim	Diyarbakir

(tablo kaynak: zan enstitüsü)

RAPORLAR!

Amed İnsan Hakları Derneği 14 Ekim’de “Kobanê Direnişi ile Dayanışma Kapsamında Yapılan Eylem ve Etkinliklere Müdahale Sonucu Meydana Gelen Hak İhlalleri Raporu (2-12 Ekim 2014)” adı ile bir rapor yayınlandı. Bu raporda da ölüm kaydı yapılanların isim ve ne şekilde, nerede katledildikleri açıklandı.

Bu raporda göre:

Gözaltına alınanlar 1974, tutuklananlar ise 323 kişidir. Bunlar resmi rakamlardır. Sayının daha yüksek olduğu biliniyor.

Bunun dışında çeşitli kurumlar da raporlar açıklayarak yoğun ve sistematik hak ihlallerine dikkat çekti. Örneğin Gündem Çocuk Derneğinin yaptığı açıklamada, çıkan olaylarda en az 110 çocuğun gözaltına alındığı belirtilmiştir: İzmir: 12, Diyarbakır: 48, Van: 8, Ankara: 3, Mersin: 9, Batman: 9, Cizre: 3, Mardin: 1, Siirt: 15, İstanbul:2 …

ASKERİN SOKAĞA ÇIKMASI

Eylemlerin ikinci günü yani 7-8 Ekim’de yüz binler sokakta idi ve katıldığı toplumsal gösteriler hız kazandı. Askerlerin kent merkezlerine inmesi ve polisin her yerde sert müdahalede bulunması eylemlerin önünü alamazken, AKP hükümeti ise çareyi Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamalarına dönmekte buldu. İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın açıklamalarından sonra Diyarbakır, Batman, Mardin’in Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Nusaybin, Mazıdağı, Ömerli, Savur ilçeleri, Van’ın Erciş ve Siirt’in Kurtalan ilçesinde sokağa çıkma yasağı ilan edildi. 7 Ekim 2014’te, Kobanê’ye yönelik IŞİD saldırılarını protesto etmek için yoğun çatışmaların yaşandığı ve Hakan Buksur isimli 25 yaşındaki yurttaşın polis tarafından katledilmesi Varto’daki “Sokağa çıkma yasağı” ilan edildi. Okul ve resmi kurumların ateşe verilmesi üzerine, saat 23.30 itibari ile polis zırhlı araçlarından anonslar yaparak, sokağa çıkma yasağını duyurdu. 9 Ekim 2014’te, Şiddetin ve yaşam hakkına yönelik saldırıların devam etmesi üzerine 6 ilde ve ilçelerinde sokağa çıkma kararı alınmasına rağmen devam eden eylemlere saldırılar ve silahlı çatışmalar devam etti. Diyarbakır ve Mardin’de sokağa çıkma yasağının 10 Ekim 2014’e kadar uzatıldığı duyuruldu. ( Batman da 113 kişi hakkında sokağa çıkma yasağına aykırı davrandığı gerekçesiyle idari soruşturma başlatıldı.)

YARGILAMALAR!

Maalesef Hüda-Par’lılar dışında kimse adına herhangi bir yargı süreci başlamadı. Devlet kimsenin hakkını aramasına dahi izin vermedi. Hüda-Parlı ölümleri gündemde tutarak onlar üzerinden yine Kürt bileşenlerine karşı propaganda yaparak yanlarında saf tuttu devlet. Başta Erdoğan olmak üzere tüm AKP cenahı bu durumu tüm ortamlarda kullanmaya devam ediyor.

Kobanê Serhıldanı ise 4.yılını geride bırakırken halkın belleğinde yerini korumaya devam ediyor. Halkın komünal gücünü göstermesi ve sokağın önemini hatırlatması açısından da tarihi bir önem taşır. 90’larda başlayan halk hareketliliğine önemli bir ivme katarak bu mobilizasyonu kat be kat güncellemiştir.

Etkileri ve ortaya çıkardığı sosyal dinamikler hala devam ettiğinden, yankıları uzun süre kalmaya devam edecektir.  Bu süreçte şehadete eren tüm direnişleri tekrardan saygıyla anıyoruz.

BİRİNCİ BÖLÜM

http://https://anfturkce.net/guncel/6-8-ekim-kobane-serhildani-97102

İKİNCİ BÖLÜM 

https://anfturkce.net/guncel/6-8-ekim-kobane-serhildani-ii-97138