İhbar iddiasıyla DBP İl Başkanlığına baskın düzenleyen terörle mücadele ekipleri, Zeynep Altınkaynak ve Mehmet Şakir Karataş isimli iki öğrenciyi gözaltına aldı. Halk, bu keyfi baskına il başkanlığın önünde toplanarak protesto ederken, polisin olay yerinden ateş açarak ayrılması dikkat çekti. İl başkanlığı binası önünde bir açıklamada bulunan DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, yapılan baskının hukuksuz olduğunu vurgulayarak, “Bu bir anayasal kırımdır. Türkiye’de ne demokrasi, ne de hukuk kalmıştır sadece ve sadece AKP’nin cuntası işliyor” dedi

İhbar adı altında DBP Amed İl Başkanlığını basan polis Zeynep Altınkaynak ve Mehmet Şakir Karataş isimli iki öğrenciyi gözaltına aldı. Polis, gazetecilerin bina içerisine girmesine izin vermezken, bu keyfi baskını “Kürdistan faşizme mezar olacak”, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “PKK halktır halk burada” , “Bijî berxwedana Sur’e” sloganlarıyla protesto eden halkı susturmak için ateş açması dikkat çekti. İl bina önünde açıklamada bulunan DBP Amed İl Eş Genel Başkanı Kamran Yüksek, DBP’ye yapılan baskının tamamen hukuksuz olduğunu vurguladı. Bu baskının sadece Amed il binası ile sınırlı kalmadığını, Muş ve başka illerdeki parti binaların da çeşitli bahanelerle eş zamanlı basıldığını aktaran Yüksek, “Bu bir anayasal kırımdır. Türkiye’de eğer hala demokrasi olduğu ifade ediliyorsa, siyasi partiler böyle basılamaz. TBMM nasıl anayasa ile kurulmuşsa, siyasi partilerde öyle kurulmuştur. Polis keyfi olarak TBMM’yi basamıyorsa, siyasi partileri de basamaz. Böyle bir hukuk, böyle bir kanun yok” dedi.

‘BUYURUN BASABİLİYORSANIZ AKP İL BİNASINI BASIN’

Polisin parti binasını şikayet var gerekçesiyle bastığını aktaran Yüksek, “Biz de, halkımız da AKP’den şikayetçi. 5 metre ilerde AKP il binası var buyurun orayı da basın bir görelim. Bakalım orada arama yapabiliyor musunuz?” diye sordu. İl binasında alınan iki öğrenciden Mehmet Şakir Karataş’ın TIP öğrencisi olduğu, asker kaçağı olduğu gerekçesiyle gözaltına alındığını belirten Yüksek, bu kadar basit bir gerekçeyle bir partinin basılmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.

‘BİZİ KORKUTAMAYACAKSINIZ, BİZ KAZANACAĞIZ’

Türkiye’de ne demokrasi, ne de hukuk kaldığını, sadece ve sadece AKP’nin cuntasının işlediğini altını çizen Yüksek, “AKP hükümeti ülkeye el koymuş, darbe yapmış ve halkımıza karşı savaş açmıştır. Kurumumuz da bu çerçevede basılmıştır” diye konuştu. Yüksek, bu keyfi uygulamaları karşısında geri adım atmayacaklarını, halk ile beraber demokrasi ve özgürlük mücadelesi vermeye devam edeceklerini vurguladı. Olay yerinden ayrılırken polisin sıktığı kurşunlardan birisini gösteren Yüksek, “Bakın ellerindeki uzun namlulu silahlarla ve tabancalarla havaya ateş ederek buradan ayrılıyorlar. Bunun bir gözdağı olduğunu farkındayız. Bunun ne demek olduğunu da biliyoruz. Mahallerimize tankla topla saldırırken, parti binalarımızı da bu şekilde basıyorsunuz. Ama şunu hiç unutmasınlar ki bizi korkutamayacaksınız, yıldıramayacaksınız, haklıyız kazanacağız” dedi.

ERDOĞAN VE AKP TARAFINDAN HEDEF GÖSTERİLİYORUZ

Bugün Sur’da olsun, Cizre’de olsun, Silopi’de katliamlar devam ettiğine işaret eden Yüksek, dün Silopi DBP ve HDP İlçe yöneticileri ve parti meclis üyelerinin askerin saldırısı sonucu yaralandığını hatırlattı. Yüksek, “Parti üyelerimiz hedef halinde, cumhurbaşkanı ve AKP tarafından her gün hedef gösteriliyorlar. Silopi’de hala bu arkadaşlarımızın akıbetini netleştirmeye çalışıyoruz. Mesele buraya kadar gelmiş durumda. HDP milletvekillerinin dokunmazlığını kaldırarak, belediyelerimize kayyum atayarak, partilerimizi kapatmaya çalışarak topyekun bir saldırı ile demokratik siyaset zemininde kapatmaya çalışıyor. Bunun Türkiye ve demokratik gelecek için çok büyük bir tehlike, biz demokrasi mücadelemizde geri adım atmayacağız” dedi.