'Ya hepimizi öldürecekler ya da tanklarını geri çekecekler'

Nusaybin'de yaralıların hastaneye götürülmesi engelleniyor. Halk her şeye rağmen direneceğini belirtirken, "Ya hepimizi öldürecekler ya da tanklarını geri çekecekler" mesajını verdi.

Mardin'in Nusaybin ilçesinde sokağa çıkma yasağı devam ederken, hastanelere kaldırılmasına izin verilmeyen yaralılar evlerin bodrum katlarında tedavi edilmeye çalışılıyor.
Nusaybin'de sivil halka dönük ağır silahların kullandığı mahallelerde yaralıların hastanelere taşınmasına izin verilmezken, Ziyan Erzik adlı 65 yaşındaki kişi, evinin bodrum katında bekletiliyor. 
Dayısının hastaneye kaldırılmasına özel harekat polisleri tarafından engellendiğini dile getiren Musa Akşin, ANF'ye bilgi verdi.
Kent merkezi üzerinde insansız keşif uçaklarının gezdiğini, karadan da tankların saldırdığını dile getiren Akşin, dayısı Ziyan Erzik'in kan kaybından her an ölebileceğini ifade etti.

'YA HEPİMİZİ ÖLDÜRECEKLER, YA TANKLARINI GERİ ÇEKECEKLER'

Akşin, şöyle konuştu: "Şu an Nusaybin'de yerdeki yaralısını hastaneye taşıyanları da katlediyorlar. Ama ölüm pahasına da olsa hepimizin sokağa çıkmaktan başka çaresi kalmadı. Üstümüzde insansız hava uçağı geziyor, sokaklara da tanklarla ateş ediyorlar. Bulunduğumuz yere havan topu attılar, dayım şu an yaralı ve onu evin bodrum katına taşıdık, burada kan kaybetmemesi için çaba gösteriyoruz, ama kan kaybından her an ölebilir. Biz bu vahşete karşı sessiz kalamayız, ya hepimizi öldürecekler, ya da tank ve toplarını geri çekecekler. Dünya bu çağda böyle bir vahşete tanıklık etmemiştir. Yaşamını yitiren Ahmet Sönmez adlı yurttaşın cenazesini yerden almaya çalışan bir yurttaşın da keskin nişancılar tarafından vurulduğu haberini aldık. Özel timler yaralı yurttaşı alıp kaçırmışlar. şu an sağ mı, ölü mü; hiçbir haber alamadık."

'BİRLEŞMİŞ MİLLETLER EL ATMALI'

Kadastro Teknikeri Seyfettin Yavuz ise, günlerdir tank ve top atışları nedeniyle insanların uyumadan aç ve susuz, öldürülme korkusu ile karşı karşıya olduğunu ifade etti. Kentte yaşananların askeri darbe niteliğinde olduğunu söyleyen Yavuz, "Asker tanklarla sivil halka saldırıyor, yaşananlar batının herhangi bir şehrinde yaşansaydı televizyonlar 'askeri darbe' olarak haber geçerdi. Ama burada sivil insanların yaşadığı evlere toplarla saldırıyorlar. Birleşmiş Milletler bu duruma bir an önce el atmalıdır. Tanklarla kendi yurttaşını öldüren bir bir güç ile karşı karşıyayız" diye konuştu.   
Katliam ve her türlü saldırıya rağmen devlet halkın direnişini kıramıyor.