Şırnak’ın Cizre ilçesi Sur Mahallesi'nde ortaya çıkan 3’üncü vahşet bodrumu hakkında İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ve Özgürlükçü Hukukçular Derneği avukatlarından Ramazan Demir’in 11 Şubat’ta AİHM’e yaptığı başvuru sonrası Türkiye’den istenen savunmaya yanıt verildi. İçişleri Bakanlığı’nın Cizre Emniyet Müdürlüğü’ne konuya ilişkin bilgi vermeleri üzerine gönderilen yazıda, Sur Mahallesi Akdeniz Sokak’taki binada bulunanların tamamının katledildiğine yer verildi. Daha önce AİHM’in hakkında tedbir kararı verdiği Orhan Tunç ile HDP Milas eski İlçe Eşbaşkanı Derya Koç’un da aralarında bulunduğu katledilenlerin tamamının “terörist” olarak itham edildiği cevapta, yaralıların hastaneye kaldırılması için ambulans gönderildiği, ancak açılan ateş nedeniyle ambulansların binaya giremediği yalanına da yer verildi. Verilen cevapta infaz edilenler arasında kimlik bilgileri netleştirilen Orhan Tunç, Derya Koç ve Abdulselam Turgut’un cenazelerinin Silopi’deki Adli Tıp Kurumu’na gönderildiği belirtildi. Verilen yanıtta, cenazelerin yakıldığına ilişkin bilgi verilmemesi, cenazelerin daha sonradan yakıldığı ihtimalini akıllara getirdi.

Vahşet bodrumunda katledilenlerden Derya Koç’a, ajansımız 10 Şubat günü telefonla ulaşabilmişti. Yaralı arkadaşlarının yakılarak katledildiğini aktaran HDP Milas eski İlçe Eşbaşkanı Derya Koç, etraflarının sarılı olduğu belirterek, şunları söylemişti: "Şu an durumumuz çok kritik. Alt kattaki bodrumda yaklaşık 20 yaralı arkadaşımızı yakarak katlettiler. Biz de geriye 20 kişi kaldık. Şu an etrafımız tanklarla çevrilmiş durumda. Bize de ateş açıyorlar. Biz de yanabiliriz her an. Onun için halkın acilen buraya gelmesi gerekiyor. Yaklaşık bir saat önce buraya ateş açtılar. Yaralı arkadaşlarımızı katlettiler. Sadece 20 kişi hayattayız ve hepimiz yaralıyız. Sur Mahallesi'ndeyiz. Etrafımız tanklarla çevrili. Şebeke de yok. Telefon her an kapanabilir. Şu an kapatmak zorundayım. Etrafımızdalar."

z’ Aynı gün içerisinde kendileri ile son kez irtibat kurulduğunda bulundukları bodruma yönelik top mermisi, bomba atarlarla yapılan saldırılar sonucu duvarlarının yıkılmaya başladığını ve enkaz altında olduklarını belirten Koç, polisin yine binaya biber gazı attığını ve nefes almayacak durumda olduklarını söylemişti. Atılan gazlardan dolayı konuşmakta dahi güçlük çeken Koç, "Nefes alamıyoruz. Yaralıların çoğu bacaklarından kollarından yaralı bir yaralı arkadaşımızın gözü çıkmış. Yarası ağır olanlara müdahale edilmezse yaşamlarını yitirecekler" demiş ve atılan gaz nedeniyle nefes almakta güçlük çektiğini belirterek, telefonu kapatmıştı.

Vahşet bodrumlarına ilişkin bugüne kadar AİHM'e yapılan 11, Anayasa Mahkemesi'ne yapılan 4 başvuru sonuçsuz kaldı. AİHM, sadece 5 tedbir kararı aldı, ancak bu kararlar devlet tarafından uygulanmadı. Ardından yapılan başvurularda ise AİHM adeta AKP'nin katliam politikalarını onayladı ve yapılan başvuruları ya reddetti ya da Anayasa Mahkemesi'ne havale etti. AYM ise hiç tereddüde düşmeden, tedbir talepli başvuruların tümünü reddetti ve katliamların yolunu açtı.