Türk ordusunda görev yaparken telleri aşarak firar edip özgürlük saflarına katılan Brûsk Kop, “Tc sistemi Kürtlere köleliği dayatıyor” dedi.

Yaklaşık sekiz ay boyunca askerlik yapıp daha sonra PKK saflarına katılan Kop, askerlik yaparken yaşadıklarını, askere gitme sebebini ve PKK hareketine neden katıldığını ajansımıza anlattı.

‘MÜCADELENİN BOYUTUNU BİLMİYORDUM’

Brusk Kop, Muşlu bir aileden. Ailesini feodal ama yurtsever olarak tanımlıyor. Ailesinde kendisinden başka PKK’ye katılan olmadığını dile getiren Kop, “Ailemde katılım yok sadece ben katıldım, PKK’yi tanımama eksikliği var. PKK’yi doğru düzgün tanımıyordum. Bir mücadelenin olduğunu biliyordum ama mücadelenin boyutunu bilmiyordum. Bunun bir nedeni de 1993 yılında ailemin Kürdistan’dan çıkıp batı metropollerineyerleşmesiydi” ifadesinde bulundu.

‘ASKERDE KÜRD’Ü KÜRD’E KIRDIRTMA VARDI’

Askeri sistemde yapılan politikaları da değerlendiren Kop, askeri alanda özellikle Kürdistan’da askerlik yapanların çoğunun Kürt olduğuna dikkat çekerek şunları belirtti: “Askerdeki politikalardan biri doğu ve güneydoğuda görev yapacak olanların çoğunluğunun Kürtlerden seçilmesiydi. Bu bilinçli yapılıyordu. Çünkü kirli amaçları belliydi: Kürd’ü Kürd’e kırdırtmak.” Kürdistan’a askerliğe gönderilenlerin yüzde 75’lik oranının Kürt olduğunu da ekliyor.

Özellikle sınır hatlarındaki Kürt askerlerin oranına dikkat çeken Kop şöyle konuştu: “Sınırdaki karakolların çoğunda kalanlar Kürtlerdir. Özellikle stratejik tepelerde kalanlar, operasyona gidenler de Kürtler idi. Burada Kürt askerlerinin sayısı diğer yerlere oranla daha fazlaydı.”

‘SÖZDE ‘ADAM OLMAK’ İÇİN ASKERLİK DAYATILIYORDU’

Askere gitmek zorunda olduğunun birçok sebebi olduğunu vurgulayan Kop; “Sistemdeyken hem aile tarafından hem de çevreden askere gitmem için baskı yapılıyordu. Askere gitmeden herhangi bir resmi işte çalışamıyordum. Bana sürekli şu söyleniyordu, “Adam olmak” için askere gitmelisin. Benim de tek gitme sebebim askerliği yapıp metropole geri dönmekti” dedi.

‘TELLERİ AŞIP ÖZGÜR DAĞLARA YÖNÜMÜ VERDİM’

Katılımının diğer katılımlara oranla farklı ve de renkli olduğunu söyleyen Kop, Oramar bölgesinde firar yapmanın zorluklarını ve telleri nasıl aşıp geçtiğini ise şu cümlelerle dile getirdi: “Benim katılımım biraz renkliydi, Oramar bölgesinde görev alıyordum. Gever’deki bir tümendeyken 4-5 arkadaşla beraber bir göreve gittik. Ben yanımdakilere kendimi kaybettirdim. Tümendeki telleri aşıp gizlice Gever’in içine girdim ve oradan da hayranı olduğum dağlara yönümü çevirdim.”