Batı destekli Suriye Ulusal Konseyi’nin (SUK) Kürt kökenli başkanı Abdulbasıt Seyda, Hewler’de Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoðlu ve Batı Kürdistan Yüksek Kürt Konseyi’nin beş üyesi ile yapılan toplantıya ilişkin açıklamada bulundu. Kürt sorununun milli bir sorun olduðunu ve haklarının anayasada yer alması gerektiðini söyleyen Seyda, Kürt tarafların bölünmek istemediðini belirtti.

Batılı devletler ile Katar-Türkiye-Suudi Arabistan üçlüsünün desteðindeki SUK’un lideri Hewler’deki temaslarına ilişkin basın toplantısı yaptı. Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoðlu, Abdulbasıt Seyda ve Batı Kürdistan’da kurulan Yüksek Kürt Konseyi’nin beş üyesi 2 Aðustos günü Hewler’de bir araya gelmişti. Aynı zamanda Suriye Kürtleri Ulusal Meclisi’nin üyesi olan beş kişinin, Konseyin diðer üyelerine haber vermeden toplantıya katıldıkları ortaya çıkmıştı. Bunun üzerine aralarında PYD’nin de olduðu konseyin büyük bileşeni Batı Kürdistan Halk Meclisi (BKHK) olay açıklıða kavuşana kadar ortak görüşmelere katılama kararı almıştı.

Seyda, basın toplantısında Suriye’de Esad rejiminin hiçbir meşruiyetinin kalmadıðını söylerken, “Bu rejime karşı Suriye halkının zaferi yakındır” dedi.

Seyda, beraberindeki heyetle birlikte Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani ile de görüştüðünü söylerken, Barzani’den dini, mezhep ve etnik ayrım yapmadan tüm Suriyeli mültecilere kapılarını açmalarını istediklerini belirtti. Batı Kürdistanlı mültecilerin kaldıðı Domiz kampını da ziyaret ettiklerini ifade eden Seyda, mültecilere bazı yardımlarda bulunulsa da durumlarının genel olarak iyi olmadıðını belirterek, daha fazla imkan sunulmasını istedi.

Seyda, Suriye Kürtleri Ulusal Meclisi’nin beş üyesi ve Davutoðlu ile yapılan görüşme konusunda da bilgi verirken, “Bu görüşmeye Kürdistan Bölgesi temsilcileri de katıldı. Tüm taraflar Suriye’nin birliði çerçevesinde sorunlara çözüm istediler. Biz Davutoðlu ile Kürt sorununun çözüm konusunu da konuştuk ve onlara, ‘eðer Kürt sorunu barışçıl yollarla çözülürse bölgelin komşu ülkelerinin güvenlik ve sükuneti de daha iyi olur’ dedik” şeklinde konuştu.

PYD ve Batı Kürdistan Halk Meclisi’nin neden toplantıya davet edilmediði konusunda ise Seyda, kısa bir açıklamada bulundu. Görüşmenin iki ulusal meclis arasında gerçekleştiðini ve PYD ile Halk Meclisi’nin dışarıda tutulması gibi bir amaçlarının olmadıðını savunan Seyda, Kürt sorununun Suriye’nin temel sorunlarından biri olduðunu ve tüm Kürt taraflar gibi sorunun Suriye’nin birliði çerçevesinde çözmek istediklerini belirtti.

Seyda şöyle konuştu: “Kürt sorunu ulusal bir sorundur ve tüm Suriye’yi ilgilendiriyor. Resmi çerçevede dile getirilmesi ve anayasada yer alması gerekiyor. Yasalar çerçevesinde Kürt halkının haklarının tanınması gerekiyor. Aksi taktirde Kürtler üzerinde bugüne kadar yürütülen zulüm son bulmaz.”

BM özel temsilcisi Kofi Annan’ın girişimlerini de deðerlendiren Seyda, 23 milyonluk bir ülkeye BM’nin sadece 300 gözlemci göndermesinin “ciddi bir plan” olmadıðı eleştirisini yaparak, bu süreçte 30 bini aşkın Suriye vatandaşının öldüðünü öne sürdü. Seyda, “Çok sayıda şehir bombalandı. Bu nedenler herkes, bu planın çözüm getirmeyeceðine ikna oldu” dedi.

Halep ve Şam’da şiddetli çatışmalar yaşandıðını belirten Seyda, Suriye Özgür Ordusu’nun adım adım inisiyatifi Esad ordusundan aldıðını söylerken, “Biz herkesten Suriye devrimcilerine destek olmalarını istedik. Özellikle Irak’ın desteðini talep ediyoruz. Çünkü onlar da eski Saddam rejiminden çok zulüm gördü ve Suriye’deki halkların acısını daha iyi anlıyorlar” diye konuştu.