PKK-PAJK Zindan Komiteleri: 14 Temmuz ruhuyla kazanabiliriz

  PKK-PAJK Zindan Komiteleri, 14 Temmuz Direnişi'ni selamlayarak,"14 Temmuz direniş ruhunu daha çok anlamaya ve pratikleştirmeye ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde zafere gidecek tek yolun bu ruhla yürütülecek direniş olduğunun bilincindeyiz" dedi.

PKK-PAJK Zindan Komiteleri, 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi'nin yıl dönümü vesilesiyle yazılı açıklama yaptı.
Açıklama şöyle:
"Faşizme, sömürgeciliğe ve soykırıma karşı direnişin adı, ruhu ve zafer çizgisi olan 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu 38 yılını geride bırakıyor. Bu vesile ile Mehmet Hayri Durmuş, Kemal Pir, Ali Çiçek ve Akif Yılmaz yoldaşlar şahsında tüm zindan direniş şehitlerini bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, onlara layık olmanın çabası içerisinde olacağımızı belirtiyor ve amaçlarını zaferle taçlandırma sözümüzü yineliyoruz.

'14 TEMMUZ RUHUNA EN ÇOK İHTİYACIN OLDUĞU DÖNEM'

14 Temmuz direniş ruhunu her zamankinden daha çok anlamaya ve pratikleştirmeye ihtiyaç duyduğumuz bugünlerde zafere gidecek tek yolun bu ruhla yürütülecek direniş olduğunun derin bilincindeyiz. 14 Temmuz ruhunda umutsuzluğa yer yoktur. Umutları ve idealleri için sonsuz bir adanma ve başarısına kilitlenme vardır. 14 Temmuz direniş ruhunda imkânsızlıklara yer yoktur. Tam tersine imkânların en kıt olduğu durumlarda bile örgütlü insan iradesinin her türlü imkâna ve güce galebe çalmasının adıdır. 14 Temmuz direniş ruhu onurlu bir yaşamın nasılına verilen en anlamlı cevaptır. 14 Temmuz direniş ruhu ‘’yaşamı uğrunda ölecek kadar çok’’ sevenlerin hücre hücre erirken, ‘’halkına borçlu’’ olduklarını hissederek yaşama erdemliliğidir. Ve 14 Temmuz direniş ruhu Önder Apo’ya, yüce şehitlerimize ve kahraman halkımıza bağlılığın zirvesi, en anlamlı, en bilinçli, en kararlı ifadesidir. O yüzden bu ruhun mayalandığı tarih olan 14 Temmuz halkımız ve hareketimiz tarafından ‘Ulusal Onur Günü' olarak ilan edilerek anlamlandırılmıştır.

'TECRİT KABUL EDİLEMEZ NOKTAYA GELDİ'

Bugün ülkemiz, halkımız ve Özgürlük Mücadelemiz 12 Eylül faşizmini katbekat aşan ırkçı, soykırımcı, işgalci ve inkârcı AKP-MHP faşizminin saldırısı altındadır. Önder Apo üzerindeki tecrit artık hiçbir Kürt bireyinin kabul edemeyeceği noktaya gelmiştir. Tüm Kürdistan parçalarında Kürtlük adına var olan tüm kazanımlarımıza ve maddi-manevi tüm değerlerimize yönelik büyük bir imha ve soykırım saldırısı yürütülmektedir. Siyasi soykırım operasyonlarıyla her gün onlarca insanımız tutuklanıp, işkenceden geçirilip zindana atılmaktadır. Korona salgını sürecinde zindanlara doldurulan on binlerce yoldaşımız, baskı, işkence, hak ihlalleri ve zulüm politikalarıyla adeta ölüme terk edilmişlerdir. Şengal, MaxmÛr, Rojava, Başur ve Rojhilat Özgürlük Güçlerinin bulunduğu alanlara dönük yapılan saldırılar ve işgal girişimleri sonucu yüzlerce insanımız şehit düşmüş, on binlerce insanımız yerinden yurdundan edilmiştir.
Bu kadar yoğun ve kapsamlı saldırılar karşısında her alanda ortaya çıkan direnişte görkemli ve kahramancadır. Nasıl ki 14 Temmuz direnişi 12 Eylül faşizminin boşa çıkmasına ve yıkılmasına yol açtıysa, bugün de Önder Apo’nun ideolojik, felsefi, ahlaki, manevi ve fiili öncülüğünü yaptığı faşizme karşı direniş mücadelesi dağda, zindanlarda, Kürt halkı ve dostlarının bulunduğu tüm alanlarda fedai çizgide yürütülerek, faşist sömürgecilerin tüm hesapları yerle yeksan edilmektedir. İran zindanlarında Zeynep Celaliyan ve yoldaşları, Türkiye zindanlarındaki on binlerce siyasi tutsak, dağlardaki Özgürlük Gerilları ve halkımız Mazlum Doğan, Kemal Pir, Mehmet Hayri Durmuş ve Sara yoldaşların yarattığı 14 Temmuz Direniş Ruhu ile faşizme karşı direnmektedirler.

'AKP-MHP'Yİ TARİHİN ÇÖP SEPETİNE ATALIM'

Onurlu bir yaşam için bugün her zamankinden daha fazla bu ruhla direnişi büyütmeye ihtiyaç vardır. İmha ve inkâr dışında bir zihniyeti olmayan sömürgeci güçlere ve onlarla işbirliği yapan ihanetçi odaklara karşı anlamlı ve onurlu bir yaşam adına direnişi 14 Temmuz ruhuyla, yani zafer çizgisinde büyütmek bugün yurtsever, kadro, savaşçı her birimizin en temel görevi olmaktadır. En zayıf sürecini yaşayan ve mücadelemizle parçalanmanın ve dağılmanın eşiğine gelmiş AKP-MHP faşizmini tarihin çöp sepetine atarak Özgür Kürdistan ve Demokratik Ulus temelinde Demokratik Ortadoğu hedefine ulaşmak, Kemal, Hayri ve Sara yoldaşlardan Helmet, Kasım ve Zehra Berke yoldaşlara varan kahraman şehitlerimize, Önderliğimize, halkımıza ve tarihe karşı boynumuzun borcu olmaktadır. Bu anlamda diyoruz ki 14 Temmuz direniş ruhuyla başladık ve bu ruhla zafer bizlerin, halkımızın ve halkların olacaktır."