KCK Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komitesi, soykırım politikalarına karşı halkı direnişi büyütmeye çağırdı. Komite, öz yönetim sistemini örgütlemeye ve inşa etmeye aktif katılım sağlanmasını, sömürgeci yönetimlere izin verilmemesini istedi.

KCK Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komitesi, AKP'nin soykırım politikalarına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, AKP hükümeti ve Türk devletinin, Kürt halkının 1999 yılından bu yana "Kendimizi de kentimizi de biz yöneteceğiz" şiarıyla geliştirdiği yerel yönetimler anlayışı ve demokratik sistemine tahammül edemediğine dikkat çekildi. Hükümet ve devletin her fırsatta saldırılarını daha da derinleştirerek sömürgeci politikalarda ısrar ettiğine vurgu yapılan açıklamada, "AKP ve devlet Kürt halkının barışçıl, özgür ve ekolojik bir yaşam talebi ve mücadelesine karşılık şiddet, baskı ve soykırım politikalarıyla cevap vermektedir" denildi.

'AKP PANİĞE KAPILIP HALK İRADESİNİ TESLİM ALMAYA VE KATLİAMA BAŞVURUYOR'

AKP faşizminin Kürdistan'da halkın öz yönetim ilanlarına cevap olarak katliam, soykırım ve savaş politikalarını devreye koyduğuna dikkat çekilen açıklamada, "Kürdistan coğrafyasının tarihi ve kültürel değerleriyle birlikte yok etmeyi, yabancı ve sömürgeci uygulamalarının hayat bulmasını hedeflemektedir" ifadeleri kullanılırken, şöyle devam edildi:

"Halkın örgütlü iradesini yok sayan, sömürgeci anlayış daha önce Sur ve Cizre belediye yönetimlerini sudan bahanelerle görevden almış, yine 2009 yerel seçimlerinde Kürdistan’da hezimete uğrayan AKP hükümeti siyasi soykırım operasyonları geliştirerek başta belediye başkanı, meclis üyesi ve il genel meclis üyesi olmak üzere çok sayıda siyasetçiyi tutuklamıştı. Dün nasıl ki meşru olmayan yöntemlerle halkın iradesi yok sayılarak belediye yönetimlerine el konulmuş ve yöneticiler tutuklanmışsa bugün iktidarlarını kaybetme korkusu ve paniğiyle katliam yapmakta olan AKP faşizan uygulamalarda sınır tanımamaktadır. 7 Haziran seçim sonuçlarını sindiremeyen AKP, Kürt halkının öz yönetim ilanlarından sonra saldırılarını daha da hızlandırarak halkı sindirmeye, iradesini teslim almaya çalışmaktadır. Halkın büyük desteğiyle seçtiği onlarca belediye eşbaşkanı, meclis üyesi ve il genel meclis üyeleri tutuklanarak cezaevine gönderilmektedir. Tutuklamalara gerekçe bulamayan AKP  eşit temsiliyete dayalı, demokratik bir sistem olan Eşbaşkanlık sistemi suç delili olarak göstermektedir.  Son olarak Batman belediyesi eşbaşkanları DBP’li tüm meclis üyeleri ve il genel meclis üyeleri görevden alınarak, AKP valisi tarafından belediyeye el koymuştur."

'ÖZ YÖNETİM İNŞA EDİLMELİ'

Kürt halkının kırk yıllık mücadele deneyimi ve örgütlü halk iradesi olduğuna değinilen açıklamada, "Bu saldırıları ve teslim alma politikalarına geçmişte nasıl ki boyun eğmemişse bugün de örgütlü halk duruşuyla ve büyük bir özgürlük bilinciyle saldırılara karşı koyacak, değerleri ve iradesine sahip çıkacaktır. Halkımız, toplumun üzerinde egemenlik kuran iktidara dayalı sömürge yönetimlere karşı, demokratik ulus perspektifine dayalı alternatif öz yönetim sistemini örgütlemeye ve inşa etmeye daha aktif katılmalı, meşru olmayan, yabancı ve sömürgeci yönetimlere izin verilmemelidir" denildi.

'ORTAK MÜCADELE HATTI ÖRÜLMELİ; SONUÇ ALANA KADAR DİRENİŞ BÜYÜTÜLMELİ'

KCK Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komitesi, açıklamasının devamında "AKP’nin soykırım uygulamalarına, ekolojik yaşam, tarih ve kültür bilinciyle karşı durmak insanca yaşamak isteyen herkesin görevidir" diyerek, şu çağrıları yaptı:

"Öz yönetime dayalı özgür yaşam büyük bir direniş, eylem, bilinç ve örgütlülük gerektirmektedir. Bunun için Kürt halkı ve tüm demokrasi güçlerinin dayanışma içinde ve ortak mücadele hattını oluşturması hayati önemdedir. Ve katliamcı politikalara karşı en ileri düzeyde örgütlemenin tam zamanıdır.

Başta Batman halkı olmak üzere, tüm halkımızı ve demokrasi güçlerini, 'irademe dokunma' diyerek AKP faşizmine son verinceye dek tüm kentlerde, kasabalarda, köylerde demokratik kurtuluş ve özgür yaşam ruhuyla direnişi geliştirmeye ve sonuç alıncaya kadar mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz."