Nellen: Erdoğan insanlık suçu işliyor; UCM’de yargılanmalı

PAB Başkanı Nellen, Erdoğan’ın Kürdistan’da insanlığa karşı suç işlediğini söyledi. Erdoğan'ın UCM’de yargılanması için uluslararası güçlere çağrıda bulunan Nellen, Türk devletinin doğrudan Kürt halkına savaş açtığını belirtti.

PAB Başkanı ve İsviçre Milletvekili Nellen, Erdoğan’ın Kürdistan’da insanlığa karşı suç işlediğini söyledi. Erdoğan'ın UCM’de yargılanması için uluslararası güçlere çağrıda bulunan Nellen, Türk devletinin doğrudan Kürt halkına savaş açtığını belirtti. 
Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı Parlamentolar Arası Birlik (Inter –Parliamentary Union-IPU) Başkanı, Avrupa Güvenlik Teşkilatı (AGİT) Delegasyon Üyesi ve İsviçre Sosyalist Parti (SP) Federal Milletvekili Adalet ve Finans Komisyonu Sorumlusu Margret Kiener Nellen, AKP'nin Kuzey Kürdistan'daki saldırılarını ANF'ye değerlendirdi.

'TÜRKİYE’DE BİR İÇ SAVAŞ YAŞANIYOR'

AGİT adına 2014 Cumhurbaşkanlığı ve 1 Kasım genel seçimlerinde görevli olarak Türkiye ve Kürdistan’da bulunduğunu hatırlatan Nellen, özellikle Erdoğan’ın 7 Haziran seçimleri öncesinden başlayarak Kürtlere karşı yürüttüğü savaşın kabul edilemez olduğunu vurguladı. 
"Erdoğan’ın uzun süre devam eden barış görüşmelerinden çıkarak Kürtlere karşı yeniden savaş başlatmasına anlam veremiyorum" diyen Nellen, Kürdistan’da yaşananları bir "iç savaş" olarak tanımladı. Erdoğan’ın ortaya koyduğu politikanın insan hakları kurumlarını kaygılandırdığını söyleyen Nellen, "Barış gibi bir yol varken Erdoğan Türkiye’yi bu duruma getirmemeliydi. Bir insan hakları savunucusu olarak Kürdistan’da yaşananlar beni kaygılandırıyor" diye ekledi.

'ERDOĞAN KÜRT HALKI İLE SAVAŞIYOR!'

"Kürdistan’da yaşananları her gittiğim yerde dile getirmekten asla geri durmuyorum" ifadesini kullanan Nellen şunları ekledi: "2014’te Diyarbakır’daydım. O zaman yaşanan barış sürecinden kaynaklı Türkiye’de farklı bir hava oluşmuştu. Ama bugün yaşananlara baktığımda Türkiye’de bir iç savaş yaşandığını görüyoruz. Erdoğan Kürtlere karşı başlattığı savaşla birlikte Kürdistan’ı '90 yıllara geri götürdü. Bugün yaşananlar kesinlikle '90’larda yaşananlardan farksız değil. Erdoğan PKK’ye karşı savaştığını iddia ederek Kürt halkına karşı savaşıyor; sivil halkı öldürüyor. İyi bilinmeli ki sorun PKK değil. Erdoğan Kürt halkına karşı savaşıyor. Erdoğan’ın yürüttüğü bu savaşı anlamak ve kabul etmek kabul edilemez bir durumdur."

'UCM’DE YARGILANMALI!'

Nellen, "Bir halka karşı işlenen bir savaş suçu var ortada" diyerek, Uluslararası Savaş Hukuku’nu (Cenevre Sözleşmesi) hatırlattı ve Erdoğan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde (UCM) yargılanması gerektiğini vurguladı. 
Herkesin Kürdistan’da yaşananlar karşısında ayağa kalkması gerektiğine dikkat çeken Nellen, Türkiye’nin tek amacının Kürt halkına karşı bir savaş yürüterek PKK’yi askeri ve moral olarak zayıflatmak olduğunu belirtti. Erdoğan’ın bu amacına ulaşması için yeri geldiğinde sivillere dönük de büyük saldırılar yaptığını aktaran Nellen, Türkiye’nin açıktan temel insan haklarını çiğnediğini vurguladı. 

‘KÜRTLERİ KURTARICI GÖRENLER NEDEN SESSİZ?’

"Kürtlere karşı yapılanlar karşısında başta Avrupa olmak üzere uluslararası kurum ve kuruluşlar harekete geçmelidir" diyen Nellen, şöyle devam etti: "BM yaşananlar karşısında neden doğrudan harekete geçmiyor bilmiyorum. Türkiye’nin stratejik konumundan kaynaklı belli güçler her zaman kendi çıkarları doğrultusunda hareket ediyor."
Nellen, Erdoğan’ın göçmenler kartını iyi kullanarak Avrupa’yı Kürtlere karşı yaşananlar noktasında sessiz kalmaya zorladığını belirtirken, şunları kaydetti:
"Özellikle 2014 yılında Kürtler ve PKK, dünyanın başına bela olan DAİŞ’e karşı mücadele ettiğinde, hem Avrupa’da hem de birçok alanda Kürtlere büyük bir ihtiyacın olduğu söyleniyordu. Kürtlerin DAİŞ’e karşı verdiği mücadele herkes tarafından alkışlanıyordu ve destekleniyordu. Bölgedeki dengelerin değişmesi ile birlikte Türkiye’nin Kürtlere karşı savaşı başladı, o gün Kürtleri kurtarıcı olarak görenler bugün Kürtlerin yaşadıkları karşısında sessiz; bunu anlamak zor. Uluslararası güçlerin ortaya koyduğu bu tutumun hiçbir mantığı olmadığı gibi bu bir saçmalıktan ibarettir."

‘DAİŞ’İ DESTEKLEYEN BİR DEVLETE KARŞI TUTUM SERT OLMALI’

Türkiye’nin DAİŞ ile olan ilişkilerini de hatırlatan Nellen, dünyanın başına bela olan bir örgütle ilişkisi olan bir devlete karşı tutumun çok sert olması gerektiğini söyledi. "Türkiye’nin DAİŞ ile olan bağı ve ticareti ortadayken Avrupa’nın ve diğer güçlerin sessiz kalması önemli bir soru olduğu gibi ısrarla sorulması gereken bir sorudur da" diyen Nellen, sadece Türkiye’ye karşı değil DAİŞ’i destekleyen Katar, Suudi Arabistan’a yönelik tutumun da çok sert olmasını istedi. Nellen, uluslararası bütün güçlerin bu devletler ile arasında olan bütün antlaşmaları iptal ederek bu güçlere karşı yaptırıma gitmesi gerektiğini vurguladı.

‘PKK TERÖR LİSTESİNDEN ÇIKARILMALI’

PKK’nin birçok yerde hala "terör listesi"nde tutulma ısrarını da eleştiren Nellen, PKK’nin DAİŞ karşısında ortaya koyduğu mücadelenin iyi görülmesi gerektiğini söyledi. Kürt diasporasını bu noktada daha iyi çalışarak bu devletleri PKK’yi "terör listesi"nden çıkarmaya zorlaması gerektiğini belirten Nellen, "Unutmayalım, birilerinin 'terör' olarak kabul ettiği PKK, birçoğumuzun sustuğu yerde Ortadoğu’da sadece Kürtleri değil, bütün halkları savundu. PKK orada bütün halklar için mücadele etti ve birçok dini grupların yok edilmemesi için savaştı" şeklinde konuştu.
BM öncülüğünde Şubat’ta Newyork’ta BM Genel sekreteri Ban-ki- Mun’da olacağı bir konferansa katılacağını aktaran Margret Keiner Nellen, Kürtlerin içinde bulunduğu bu durumu orada bir kez yine dile getireceğini açıkladı.

KİMDİR?

İsviçre’nin 63 yaşındaki deneyimli siyasetçilerinden olan Nellen, üç dönemden beri İsviçre Federal Parlamentosunda milletvekilliği yapıyor. Parlamento içerisinde belli dönemlerde önemli merkezlerde yer alan Nellen, şu anda adalet ve ekonomi komisyonlarında görev yapıyor. İnsan hakları savunucusu olarak da bilinen Nellen, aynı zamanda BM nezdinde var olan Parlamentolar Arası Birlik  (Inter –Parliamentary Union (IPU))  dönem başkanlığını yapıyor. Nellen aynı zamanda Avrupa Güvenlik Teşkilatı Delagasyon Üyesi.