'Kürtlerin en büyük ihtiyacı ulusal birlik'

Türk devletinin Kuzey-Doğu Suriye'ye yönelik işgal saldırılarına tepki gösteren İstanbul'daki Kürdistanlılar, Kürtlerin ulusal birliğini sağlamasının ekmek ve sudan daha önemli olduğuna dikkat çekti.

Türk devleti ve ona bağlı çetelerin Rojava saldırısına tepki gösteren İstanbul’da yaşayan Kürtler, ulusal birlik çağrısında bulundu. Tarih boyunca belirli zamanlarda Kürtlere yönelik saldırıların arttığına değinen Kürdistanlılar, Rojava’daki katliama karşı Kürtlerin yüz yıllardır ilk defa tek vücut olduğunu belirtti.

Türkiye’nin Rojava’ya karşı saldırılarının sonucunda Kürtlerde ulusal bilincin bir kez daha öne çıktığını söyleyen Kürdistanlı Mehmet Şahin, "Yüz yıllardır bir araya gelemeyen Kürtler bir araya geldi. Bundan sonra da kim ne isterse istesin, kim ne derse desin, Kürtler için kimse bir şey yapamayacaktır. Bugün Batı Kürdistan’da önemli açıklamalar yapılıyor, belki psikolojik olarak da ciddi baskılar yaratılmak isteniyor. Zulümler, katliamlar bu halkın gücünün önüne geçemeyecektir. Kürtler, ekmek ve sudan daha önemli olarak birliğe ihtiyaç duyuyor. Bütün Kürdistan parçalarına baktığımızda, Avrupa’ya baktığımızda, dünyanın her yerine baktığımızda, Rojava’da yaşananlar Kürtleri bir araya getirdi. Umudumuz da bu yöndedir. Kürtler arasında bir birlik olmasıdır" diye konuştu.

DİRENMEDEN SAVAŞLARIN ÖNÜNE GEÇİLMİYOR

Asimilasyonun devam ettiğine dikkat çeken Murat Yılmaz ise, Kürtlerin susturulmak ve sindirilmek istendiğini kaydetti. Kürt gençlerinin saldırılara karşı cevap olabildiğini kaydeden Yılmaz, Bakur, Rojava, Rojhilat, Başur bu dört parçanın bir araya gelip, tüm halklar olarak bir şeyler yapmaları gerektiğini ve böylelikle Kürt halkına öncülük yapabileceklerini vurguladı.

"Bu saldırıdan sonra Kürtler bir araya gelmek için geç bile kaldı" diyen Hikmet Seyrek de şunları söyledi: "Tabi ki biz Kürtler olarak her türlü savaşa karşıyız. Bazen de direnmeden savaşlar ortadan kaldırılmıyor. Yüzyılda bir Kürtler üzerinde oyunlar oynanıyor. Bu süreçte Kürtlerin oyuna gelmeyeceğini düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

BAKUR DİĞER PARÇALARA GÖRE GERİDE KALDI

Gökhan Arslan ise Bakur’da yaşayan Kürtlerin diğer parçalara göre geri planda durduklarını ifade etti. Türkiye’nin saldırılarının kabul edilmeyeceğini de sözlerine ekleyen Arslan, daha önce Kürt kurumları ile bağının olmadığını ancak bu saldırılardan sonra vicdani olarak kendisini sorumlu hissettiğini aktararak, "Kesinlikle Türkiye’nin şu anda Rojava’ya yaptığı soykırımı, herhangi bir kilometre ya da hudut çizmesi değil bu Kürt halkına karşıdır, Kürtlere yapılan zulümdür. Fosfor, kimyasal maddeler kullanarak, insanları katlederek kendi güvenliğini aldığını iddia ediyorlar. Kabul edecek değiliz" diye belirtti.