Rojava devriminin 3’üncü yıl dönümüne ilişkin bir açıklama yapan KJK Koordinasyonu, “Özelde Kürt halkının genelde ise bölge halklarının anı anına soykırım, katliam tehdit ve tehlikesine karşı Rojava da geliştirilen savunma gücü ve sistemi Kürt, Arap, Süryani, Türkmen ve birçok halkın yaşam güvencesi haline gelmiş insanlık için özgürlük mücadelesinin en somut ve pratik örneği olmuştur” dedi.

Yazılı bir açıklama yapan KJK Koordinasyonu, Kürdistan’da verilen 40 yıllık özgürlük mücadelesinin en tarihi ve önemli sonucu olan 19 Temmuz 2012 Rojava devriminin 4’üncü yıl dönümünü Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan başta olmak üzere, Kürt halkına kutladı.

“Canı pahasına mücadeleyi devrim umudu, emeği ve direnişi ile yeşerten fedaice direnen Rukenler, Azimelerin, Şervinlerin, Şilanların, Zilanların, Saraların, Silavların, İvanaların, Dilsozların ve Arinlerin şahsında özgürlük mücadelesi şehitlerini minnetle anıyor anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Rojava devriminin halkların devrimine dönüşmesinin dördüncü yıldönümünde Kürdistan özgürlük mücadelesinin 40 yıllık deneyim, birikim, tecrübe ve emeği ile zirveleşen Rojava devrimi bir kez daha salt bir ulusun demokratik değerlerini değil aynı zamanda ister bölgede ister dünyada halkların demokratik taleplerini, inançlarını ve özgürlük arayışlarını koruyarak önemli başarılarla insanlık adına büyük bir mücadele sergiledi” diyen KJK Koordinasyonu, Rojava’da gelişen bölge ve dünya halkları tarafından sahiplenen demokratik özerk yaşam sistemi her şeyden önce kadının öncülüğü ile hamlesel nitelik kazındığını belirtti.

Kobanê’nin özgür yaşam direnişini altın harflerle tarihe kaydettiğini vurgulayan KJK Koordinasyonu, “Özelde Kürt halkının genelde ise bölge halklarının anı anına soykırım, katliam tehdit ve tehlikesine karşı Rojava da geliştirilen savunma gücü ve sistemi Kürt, Arap, Süryani, Türkmen ve birçok halkın yaşam güvencesi haline gelmiş insanlık için özgürlük mücadelesinin en somut ve pratik örneği olmuştur.

YPG ve YPJ öncülüğünde geliştirilen Rojava direnişi Kobane’de Jindalar, Revana’lar, Arinler ve kahramanca direnerek ölümsüzleşen yüzlerce şehidin şahsında sömürgeci ve faşist çetelerin saldırılarını püskürtmüş ve Kürt özgür kadın mücadelesi dünya kadınlarının umudu haline getirmiştir. Rojava genelinde olmak ile birlikte hemen hemen her metre karesinde yürütülen destansı direniş insanlığın ve halkların özgürlük özlemlerine cevap oluşturmuş inşa edilen yeni demokratik yaşam sistemi ile birlikte başta Kadınların ve insanlığın temel haklarının mücadelesi haline gelmiştir.

Bu anlamda son olarak YPG/YPJ savaşçıları başta olmak üzere Rojava’da Kürt halkının elde ettiği kazanımlar karşısında süreci tıkanmaya doğru sürükleyen Türk devleti ve AKP hükümeti dengesini yitirerek Önder Apo üzerindeki tecrit koşullarını daha da ağırlaştırarak sürdürmektedir. Başta Rojava olmak üzere Kürt halkı Önder Apo’nun geliştirdiği ve öncülük ettiği direnişi savunarak bugün bulunduğu her alanda Önder Apo’nun yarattığı demokratik paradigmayı sahiplenmiş ve her şeye rağmen Önder Apo’nun özgürlük mücadelesini ve direnişini yükseltmektedir. Politik ve ahlaki bilinç ve sorumluluğu en üst düzeyde temsil eden Kürt halkı Rojava da kendi değerleri ile birlikte insanlık değerlerini nasıl sahiplenmişse bugün özgürlük mücadelesinin öncüsü ve mimarı olan Önder Apo’nun özgürlüğü için mücadelesini büyütmelidir. Kürt özgürlük mücadelesinde önemli bir örgütlülük tecrübesini kazanan Kürt Kadını Rojava da sergilediği öncülük ile Kadın örgütlenmesini yaşamın hemen hemen her alanında geliştirmiş ve bunu dünya Kadınlarına ve insanlığına mal etmiştir.

Tarihsel anlama gelen bu direniş ve örgütlülük düzeyi Önder Apo’nun paradigması çerçevesinde hayat bulmuş ve ancak Önder Apo’nun özgürlüğünün sağlanması ile güvence altına alınabilir” dedi.