KJK'den 'Özgür kadın ve toplumu savunma' hamlesi

KJK koordinasyonu, KCK tarafından başlatılan hamleyi desteklediklerini açıklarken, paralel olarak “Kadın Kırımına Karşı Özgür Kadın ve Toplumu Savunma Zamanı" sloganıyla bir hamle başlattı. KJK, her iki hamlenin birbirini güçlendireceğini vurguladı.

KJK Koordinasyonu yazılı bir açıklama ile hem KCK'nin "Tecride, İşgale, Faşizme Son, Özgürlüğü sağlama zamanı" hamlesine desteğini ilan etti, hem de yeni bir hamla başlattıklarını duyurdu. Her iki hamlenin birbirine paralel ve birbirini güçlendirecek şekilde yürütüleceği mesajını veren KJK, her iki hamle etrafında geliştirilecek tüm çalışmalara, eylemliliklere aktif, etkili katılmaya çağırdı.

'TARİHİ GÜNLER YAŞIYORUZ'

KJK'nin açıklaması şöyle:

"Kadınlar ve halkımızın özgürlüğü açısından önemli tarihi günler yaşamaktayız. Kapitalist Modernite sistemi, içinde bulunduğu yapısal kriz ve bunalımları yeni sömürge ve hakimiyet alanları yaratarak aşma yaklaşımı içindedir. Bu anlamda insanlık açısından sürdürülemezlik sınırlarında bulunan hegemonyasını, 21. yy’da da halklara ve kadınlara karşı savaş rejimleri inşa ederek ayakta tutmaya çalışmaktadır. Toplum ve kapitalist sistem arasındaki çelişki ve çatışmalar içinde bulunduğumuz zamanı çok yönlü bir mücadele içinde tutmakta, cins, sınıf, ulus çelişkileri ile ekolojik yıkım ve kriz tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar iç içe geçmiş bulunmaktadır. Toplumun özü olan Kadınlar olarak biz, tüm bu çelişkilerin merkezindeyiz. Küresel Kapitalist sistem kadın gerçekliğini modern köleliğin modeli haline dönüştürmek için saldırılarını sürdürürken buna karşı belki de hiçbir zaman olmadığı kadar evrensel bir kadın direnişi gerçekliği de çözüm düzeyine gelerek mücadelesini yükseltmektedir. Gelişmeler, 21. yy’ın bir kadın yüzyılı olacağı haberini veren Önderliğimizi bir kez daha doğrular niteliktedir. İnsanlığın doğuşuna beşiklik etmiş olan ülkemiz Kürdistan, Kapitalist modernitede gerçekleşen toplum ve birey ölümüne inat tanrıçaların izinde aynı doğuşu bir kez daha gerçekleştirir gibidir.

Bununla birlikte Kürdistan, Dünyadaki tüm güçlerin bir biçimde yer aldığı ve sürekli etkinlik savaşı içinde oldukları topraklar olmayı sürdürmektedir. Dünyadaki sistemsel kriz ve bunun çözümü, Ortadoğu ve Kürdistan coğrafyası etrafında kümelenmektedir. İktidar ve devlet toplumsal sorunların en ağırını kadınlara yüklediği gibi Kapitalist modernite zamanında kadına yönelik saldırılar bu coğrafyada vahşet düzeyine ulaşmıştır. Buna karşı Kürt kadınları Özgür kadın çizgisinde Ortadoğu’nun kadim kadın kültürlerinden aldığı güçle insanlığın gidişatını etkileyecek düzeye gelmeyi başarmıştır. Ortadoğu’da başta Arap, Fars ve Türk kadın direnişçiliği olmak üzere Kürt kadınlarının mücadelesi ile heyecanlanmayan kadın yok gibidir.

'KÜRT KADINLARININ DİRENİŞİ FAŞİZMİ ALT ETMEYİ BAŞARACAK'

Kürdistan özgür kadın mücadeleciliği en fazla da TC’nin oluşturduğu milliyetçi-cinsiyetçi değerler sistemini çözmüştür. Dört dörtlük bir erkek iktidarının kurumlaşması olan Türk egemen sınıflarına, onun ordusuna, polisine, milliyetçi güruhuna kök söktüren Kürt kadınları, anaları, genç kızları vardır. Soykırımcı sömürgeciliğin tüm imha ve inkar politikaları Kürt kadınlarının çok yönlü direnişi ile karşı karşıya kalmıştır. Bu nedenle 90 yıllık TC’nin kurulduğu ilk andan günümüze uyguladığı Kürt kırım politikaları, öncelikle Kürt kadınlarını hedeflemiştir. TC en fazla soykırım, özel, savaş, asimilasyon ve sömürü politikalarını kadınlar üzerinden yürütmüştür. AKP-MHP faşist iktidarı bu zincirin son halkası olarak aynı politikaları daha yaygın, derinlemesine ve etkili sürdürmek için tüm imkanlarını seferber etmiştir. Özgürlükleşen, mücadele eden, kendi olmakta ısrar eden her kadın AKP-MHP faşist iktidarı açısından en tehlikeli kesimler olarak görülmektedir.

AKP-MHP faşizminin 2014 çöktürme planı ile birlikte Kürt kadınlarına yönelik artan özel savaş politikalarının temelinde de aynı gerçeklik vardır. Bunun için devletin tüm kolluk güçleri, uzman çavuşlar, askerler, Mit görevlileri tarafından sistematik, planlı tecavüzler gerçekleştirilmekte, tarikat, okul vb. yerler Kürt kadınları ve gençlerinin tüketilmek istendiği alanlar olarak değerlendirilmektedir. Bilinçli ve direngen kesimler ise zindanlara atılmaktadır. Türk devlet faşizminin Kürt kadınlarına yönelik saldırıları özgürlükçü tutumlarından duydukları korkudan kaynaklanmaktadır. Bu korkunun yersiz olmadığı bir gerçektir. Kürt kadınlarındaki direniş ve özgürlük potansiyeli tarihte nasıl rolünü oynamışsa güncelde de AKP-MHP faşizmini alt etmeyi başaracak, özgür kadın çizgisi Kürt özgürleşmesini geleceğe taşıyacaktır.

'KCK HAMLESİNİ DESTEKLİYORUZ'

Bu bağlamda Ortadoğu’nun demokrasi ve özgürlük birikimi ile mayalanarak, soykırım rejimleri ile mücadelede alternatif sistem olmayı başaran KCK’nin başlatmış olduğu ‘Tecride, İşgale, Faşizme Son, Özgürlüğü sağlama zamanı’ hamlesi, içinde bulunduğumuz mücadele sürecinde tarihsel bir aşamayı ifade etmektedir. KCK Eş başkanlığının 12 Eylül tarihinde başlattığı bu hamle ile Kürdistan’da halkımız soykırımcı sömürgeciliğe karşı yürüttüğü mücadelede yeni bir aşamaya girmiştir. Sonuç alıncaya kadar sürdürülecek olan hamle ile Önder APO’nun özgürlüğü, işgal altındaki ülkemizin her parçasındaki sömürgeciliğe son verilmesi, demokratik özgür yaşamın inşa edilmesi hedeflenmektedir. Bu anlamda binlerce fedainin, milyonlarca yurtseverin ilmek ilmek ördüğü Kürt varlığını özgür yaşamla taçlandıracak bir zafer hamlesi olmaktadır. Kürt halkı ve kadınlar Ortadoğu’daki demokrasi ve özgürlük güçleri ile birlikte faşizme karşı duracak ve faşizmi yıkacaktır. Bu temelde KJK olarak KCK eş başkanlığının başlatmış olduğu hamleyi destekliyoruz. Tüm Kürt kadınlarını, Örgütlerini bu hamleye en aktif ve güçlü bir biçimde öncülük yapmaları için çağırıyoruz. Sadece Kürt kadınları değil Ortadoğu ve Dünya kadınlarını da bu kampanyaya güçlü ve etkili katılmaya çağırıyoruz.

'KADIN KIRIMINA KARŞI ÖZGÜR KADIN VE TOPLUMU SAVUNMA ZAMANI'

Bu hamle çalışmalarına öncülük ederken Kürt kadın hareketi olarak tüm çalışma ve eylemlerimizin birinci gündemi Önderliğimizin üzerindeki tecrit ve işkence sisteminin kaldırılması olacaktır. Önder APO, Kürt kadınları ve Kürt halkının varlık ve özgürlük kaynağı olduğu gibi düşünceleri ile tüm özgürlük güçleri ve kadınlara ilham kaynağı haline gelmiştir. Önderliğimizin geliştirdiği özgürlük paradigması bir sistemdir. Tüm halklara mal olmuş ve kabul edilmiştir.

Bu temel de KCK hamlesine paralel olarak kadın cephesinden, kadın eylemlilikleri ile güçlendiren, kadın sorunlarını ve çözümlerini yaşamın her alanında stratejik bir şekilde ele alan kampanyamızı “Kadın Kırımına Karşı Özgür Kadın ve Toplumu Savunma Zamanı’’ sloganı çerçevesinde geliştirmeyi planladık.

Kürt kadınlarına karşı çok özel bir saldırı ve imha konsepti vardır. Bu saldırılara karşı özgürlük mücadelesini direniş geleneğimiz temelinde geliştirerek boşa çıkarma kararlılığı ile kampanyamızı başlattık. Kürt kadınları sistematik ve yoğun bir şekilde Kuzey Kürdistan’da hedeflense de Rojava, Başur ve Rojhılat'ta da çeşitli biçimlerde ‘kadın kırım politikaları’ ile karşı karşıyadır. Başlatmış olduğumuz hamle ile bu politikaları boşa çıkaracak, dün olduğu gibi bu gün de kölece yaşamayı asla kabul etmeyeceğiz. Bu anlam da Kürt kadınları hem KCK’nin başlatmış olduğu hamleye etkin bir öncü güç olarak katılacaklar hem de kadın sorunları itibarı ile Kürdistan’nın her parçasında, yurtdışı dahil kadın özgürlük sorunlarını gündemleştirip mücadelelerini “Kadın Kırımına Karşı Özgür Kadın ve Toplumu Savunma Zamanı’’ sloganı çerçevesinde çalışmalarını yürüteceklerdir.

BİRBİRİNİ GÜÇLENDİREN İKİ HAMLE

KCK hamlesi ve KJK kampanyası bu temelde birbirini güçlendiren, bütünleştiren bir yaklaşım içinde gelişecek, birbirini büyütüp besleyecektir.

KJK’nin “Kadın Kırımına Karşı Özgür Kadın ve Toplumu Savunma Zamanı” sloganı etrafında geliştirecekleri çalışmalarını her örgütümüz kendi özgün gündemleri, koşulları ve sloganları ile geliştirecektir. Kürdistan da en fazla kırıma uğrayan, zorlanan, hedef gösterilen, şiddete uğrayan kadınlardır. Dolayısı ile kadın sorunlarının dile gelmesi, bu gündemlerin etrafında bir kadın birliği ve direnişin geliştirilmesi çok hayati olmaktadır. Bunun için Kadın sorunlarının çözümünü bütünlüklü ele alıp mücadelemizi tüm özgürlük ve demokrasi güçleri ile ortak yürütelim.

AKTİF KATILIM ÇAĞRISI

Bu temelde bir kez daha tüm kadınları, halkımızı, dostlarımızı KCK’nin “Tecride, işgale, faşizme son, özgürlüğü sağlama zamanı”hamlesi ile buna paralel bir şekilde yürütmeyi planladığımız “Kadın Kırımına Karşı Özgür Kadın ve Toplumu Savunma Zamanı” sloganı etrafında geliştirilecek tüm çalışmalara, eylemliliklere aktif, etkili katılmaya çağırıyoruz.

21. Yüzyılı bir kadın yüzyılı yapma, AKP-MHP faşizmini yıkma iddia ve karalılığımızla çalışmalara bütün gücümüzle yüklenelim. Kadın öncülüğünü her çalışmada etkili ve güçlü bir şekilde temsil edelim. Kadın kırımlarına karşı özgür kadın ve toplumu savunma zamanlarını güçlü geliştirelim. Özgür kadınlar olarak bu yüzyılın inşasını faşizme karşı direnişimizle gerçekleştirelim."