KCK: Tüm halkımız Sêvêlerin ruhuyla sonuna kadar direnecektir

KCK: Silopi’de, Cizre’de, Sûr’da, Nusaybin’de, Şırnak’ta, Kerboran’da, Gever’de, Kürdistan'ın diğer il ve ilçelerindeki direniş alanlarında kadın ve gençlik başta olmak üzere tüm halkımız Sêvêlerin ruhuyla sonuna kadar direnecektir.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, Paris katliamından üç yıl sonra bu defa da Silopi’de üç devrimci kadının katledildiğini belirtti. KCK, hem Paris katliamını yaptıranları, hem de Silopi katliamını yapanları ve arkasındaki siyasi iradeyi şiddetle kınayarak, “şehit düşen yoldaşlarımızın özgürlük ruhunun Kürdistan'ın özgürleştirilmesiyle taçlanacağı sözünü veriyoruz” dedi.

Paris ve Silopi’de vurulanlar ve vurulmak istenenin Kürt halkının özgürlük ruhu olduğunu kaydeden KCK, “Kürt kadınının, Kürt’ün özgürlük ruhu olarak Kürt halkının özgür ve demokratik yaşamının direnci olduğu görüldüğünden Kürt kadınına savaş açılmıştır. Kadına saldırılarak Kürt’ün özgürlük ruhu yok edilmek istenmektedir. Özyönetim direniş alanlarında özellikle kadınların hedeflenmesi bu nedenledir.

Silopi’de üç devrimciyi katledenler bilmelidir ki, özgürlük ruhu açığa çıkarılmıştır. Kadın özgürlük ruhu bu halkın özgürlük mücadelesinin ruhu haline getirilmiştir. Artık bu özgürlük ruhunu ne kimse kırabilir, ne de yenebilir. Kadın özgürlük ruhu yenilmezliğin iksiridir. Ortaya çıkan bu ruhu bir daha geriletmek mümkün değildir. Ok yaydan çıkmış ve mutlaka hedefine ulaşacaktır” diye belirtti.

 ‘TUM HALKIMIZ SÊVÊLERİN RUHUYLA DİRENECEKTİR’

“Sêvê yoldaş, Pakize ve Fatma yoldaşlar Sara, Rojbîn ve Ronahî’nin izinde yürüyenlerdir” denilen açıklamada devamla şu ifadelere yer verildi:

“Ancak direnişle özgürlüğün kazanılacağına inananlardır. Sêvê yoldaş, Silopi’deki halkı yalnız bırakmayan, halkla birlikte direniş yürüten bir demokratik devrimci siyasetçiydi. Demokratik devrimci bir siyasetçinin nasıl olması gerektiğine en çarpıcı örnektir. Bütün yaşamı Kürt halkının özgürlük mücadelesini yürütmekle geçen Sêvê Demir, Silopi Halk Meclisi Eşbaşkanı Pakize Nayır’la omuz omuza Silopi direnişinin en önünde olmuştur. İnancıyla, yüreğiyle, özgürlük ruhuyla Silopi direnişine ruh ve direnç kazandırmıştır.

Silopi’de, Cizre’de, Sûr’da, Nusaybin’de, Şırnak’ta, Kerboran’da, Gever’de, Kürdistan'ın diğer il ve ilçelerindeki direniş alanlarında kadın ve gençlik başta olmak üzere tüm halkımız Sêvêlerin ruhuyla sonuna kadar direnecektir. Silopi, Cizre, Sûr ve tüm direniş alanlarında kadınlar, gençler ve tüm halk Silopi Halk Meclisi Eşbaşkanı Pakize Nayır gibi halkın en önünde mücadele yürüteceklerdir. Artık Kürdistan'da bir özyönetim ve özerklik hamlesi başlatılmıştır. Bu direniş sonuna kadar götürülecektir. Bu direniş ağır bedeller ve büyük fedakarlıklarla yürütülmekte ve geliştirilmektedir. Bu fedailiğin ruhuyla yürütülen halkın mücadelesini yenilgiye uğratmak mümkün değildir.

‘TÜM HALKIMIZI ÖZGÜRLÜK ABİDELERİNİN İZİNDE YÜRÜMELİ VE MÜCADELEYİ YÜKSELTMELİDİR’

Kürt halkı bugüne kadar hep mücadele ederek kazanmıştır. Bundan sonra da mücadeleyle kazanacaktır. Hiçbir zorluk ve sıkıntı bu mücadelenin gelişmesini engelleyemeyecektir. Kürt halkının özgür ve demokratik yaşam kanunu zorluklara katlanarak özgür ve demokratik yaşamın kazanılacağı biçimindedir. Kürtler de bu özgür ve demokratik yaşam kanununun gereğini yerine getirerek en zor koşullarda direnecek ve kazanmasını bilecektir. Kim Kürdistan'da özgür ve demokratik yaşamın kolay kazanılacağını sanıyorsa o kendini kandırmaktadır. Kim şimdi AKP hükümetine karşı direnmeden sonuç alınacağını sanıyorsa, o özel savaşın ve psikolojik savaşın etkisinde kalmış demektir. Bu açıdan özgür ve demokratik yaşamı kazanmak isteyenler özyönetim mücadele çizgisini gevşetmeden, tavsatmadan Sêvêlerin, Pakizelerin ve Fatmaların izinde saldırılar karşısında sarsılmadan mücadele etmelidir. Türk devletinin psikolojik savaşına olduğu kadar, bu mücadeleyi savsatan, gevşeten hiçbir yaklaşıma ve çağrıya da kulak verilmemelidir.

Kürt halkının ve Kürt Özgürlük Hareketi'nin yolu ve çizgisi, Saraların, Rojbînlerin, Ronahîlerin, Sêvêlerin, Pakizelerin ve Fatmaların yolu ve çizgisi olmaktadır. Tüm halkımızı da bu özgürlük abidelerinin izinde yürümeye ve mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.

Başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm Kürdistan halkını ve Türkiye halklarını özyönetim direnişlerine sahip çıkmaya, bu direnişlerin etrafında mücadele barikatı kurarak mücadeleyi kesintisiz sürdürüp AKP'yi yenilgiye uğratmaya çağırıyoruz.”