KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı Güney Kürdistan’da 27 yıl önce gerçekleştirilen Enfal katliamını nefretle lanetledi. KCK, “Bugün Kürdistan'ın dört parçasında yaşanan katliamlar, soykırımlar ve ENFAL’lerin acıları, özgürlük ve demokrasi mücadelesiyle taçlandırılarak dindirilmektedir. Şehitlere verilecek en büyük karşılık özgür Kürdistan ve demokratik Ortadoğu'yu yaratmak olacaktır” dedi.

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, sömürgeci Irak devleti tarafından Güney Kürdistan'da 27 yıl önce gerçekleştirilen Enfal katliamını nefretle lanetleyerek, katliamda yaşamını yitiren on binlerce şehidi saygı ve minnetle andı. KCK, “Şehitlerimizin anısını halkımızın varlığını, özgürlüğünü ve kazanımlarını koruyarak yaşatacağımızın sözünü veriyoruz” diye belirtti.

“Kürdistan'ı sömürgeleştiren devletler, Kürt halkı üzerinde uyguladıkları kültürel ve toplumsal soykırım politikalarını uluslararası hegemonik güçlerden aldıkları destekle gerçekleştirmişlerdir” denilen KCK açıklamasında şunlar belirtildi:

“Kürtler bu zalimce politikalara karşı Kürdistan'ın dört parçasında sürekli bir direniş içinde olmuşlardır. Ne var ki, sömürgeci devletler kirli çıkarlarını her türlü insani değerlerin üstünde tutan uluslararası güçlerden aldıkları cesaretle, Kürt halkı üzerinde acımasızca bir soykırım yürütmüşlerdir. Bu tür acımasız yol ve yöntemlerle Kürtleri tümden güçten düşürüp yok etmeyi hedeflemişlerdir. Bu politika ve uygulamalar sadece bir devlete ait olmayıp, kültürel soykırımcı tüm sömürgeci güçler tarafından 20. yüzyılda tüm parçalarda farklı biçimde uygulanmıştır. Kapitalist modernitenin ulus – devlet zihniyeti sonucu gerçekleştirilen bu soykırım uygulamaları uluslararası güçler tarafından neredeyse normal görülmüş, etkisi ve caydırıcılığı olmayan eleştiri ve tepkilerle geçiştirilmiştir.

Güney Kürdistan'daki ENFAL uygulaması ve uluslararası güçlerin buna karşı ciddi bir tepki göstermemeleri, Kürtlere 20. yüzyılda uygulanan politika ve yaklaşımların özeti gibidir. 20. Yüzyılda Lozan’la oluşturulan sistem üzerinden Kürtlerin iradesinin kırılması ve tümden soykırıma uğratılacak bir nesne haline getirilmesi, tüm sömürgecilerin kendine hak gördüğü uygulamalar olmuştur. Halkımız Kürdistan'ın dört parçasında benzer soykırım uygulamalarıyla karşılaşmıştır. Tüm bu uygulamalar Kürtlerin iradesini kırma ve soykırıma uğratma hedefli olurken, öte yandan Kürtlerin dostlarını ve düşmanlarını tanıması ve bilinçli hale gelmesinde de en önemli etken olmuştur. Bu açıdan Kürtlerin ulusal bilinci, politik mücadele deneyimi, koşullar ne kadar zor olursa olsun sorunların üstesinden gelme kapasitesi çok güçlenmiştir. Öldürmeyen yara güçlendirir misali Kürtler bugün bu saldırılar altında çelikleşerek güçlenmiş ve yenilmez hale gelmişlerdir. Bugün Kürdistan gerillası Kürdistan'ın dört parçasında yenilmez bir irade ortaya koyuyor ve mücadele yürütüyorsa, bunun en önemli bir nedeni de Kürt halkının yaşadığı zulme karşı duyduğu öfke, ulusal varlığını, demokrasi ve özgürlükler temelinde güvenceye alma kararlılığına kavuşmuş olmasıdır.”

KCK açıklaması, “Bugün Kürdistan'ın dört parçasında yaşanan katliamlar, soykırımlar ve ENFAL’lerin acıları, özgürlük ve demokrasi mücadelesiyle taçlandırılarak dindirilmektedir. Şehitlere verilecek en büyük karşılık özgür Kürdistan ve demokratik Ortadoğu'yu yaratmak olacaktır. Kürt halkı bu özlem ve amaçlarına en yakın durumdadır. Bunu yaratan tüm şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz” ifadeleriyle son buldu.