İzmir'deki DAİŞ örgütlenmesine tepki

İzmir Narlıdere’de DAİŞ üyelerinin farklı alanlarda ev tutup, rahat bir şekilde örgütlenme çalışması yapmalarına İzmir’deki STK ve siyasi parti temsilcileri tepki göstererek, yaşananlardan İzmir Emniyeti'nin sorumlu olduğunu vurguladılar.

İzmir Narlıdere’de DAİŞ üyelerinin farklı alanlarda ev tutup, rahat bir şekilde örgütlenme çalışması yapmalarına İzmir’deki STK ve siyasi parti temsilcileri tepki göstererek, yaşananlardan İzmir Emniyeti'nin sorumlu olduğunu vurguladılar.
ANF'nin dün "DAİŞ imtiyazlı çete" başlıklı haberiyle gündeme getirdiği, DAİŞ çetelerinin İzmir'deki faaliyetlerine tepkiler geldi.

'ARKASINDA DEVLET OTORİTESİ OLMASI GEREKİR'

HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, 2. İnönü Mahallesi'nde DAİŞ'lilerin bu kadar korku salıp terör estirebilmesinin arkasında güçlü bir desteğin aranması gerektiğine vurgu yaparak, "Eğer bu kadar orantısız bir ilişki varsa mutlaka bir tane şimale olması  gerekiyor. Yurttaşların anlatımlarına bakılırsa bu kişilerin arkasında çok güçlü bir emniyet desteği var demektir. Çünkü çok az sayıda olan bu kişiler , bu şekilde rahat davranabiliyorlarsa güvenmeleri gereken bir devlet otoritesi olması gerekir” diye belirtti. Kürkçü, HDP İzmir İl Örgütü ile birlikte konuya ilişkin araştırma yapacaklarını da kaydetti.

‘ANLATILANLAR KAN DONDURUCUYDU’

HDP İzmir İl Eş Başkanı Dilek Aykan, Narlıdere HDP İlçe Örgütü'nün haber vermesiyle mahalleye gittiklerini belirterek, "DAİŞ’e ait hücre evi olduğu konusunda mahalledeki yurttaşların iddiası vardı. O evde yaşayanların Facebook ve sosyal medya üzerindeki çağrıları ve mahallede yaşayanların  anlatımları DAİŞ’in hücre evi olduğunu doğruluyordu. HDP’li esnafın tehdit edilmesinden bir gün önce de evden kalabalık bir grubun ayrıldığı yönde anlatımlar vardı. Özellikle gençlerin uyuşturucu ile ilgili anlatımları kan dondurucuydu” dedi.

‘CİDDİ KAYGILAR VAR’

Kandırılmaya çalışılan gençlerden ve mahalledeki durumdan rahatsız olan aileler ile görüştüklerini ifade eden Aykan, “Ailelerin çok ciddi kaygıları var. Çocuklarının DAİŞ’e katılacağından, kandırılacağından çok korkuyorlar ve bu konuda  çaresizler de” diye konuştu.

‘İHBARLARA RAĞMEN POLİS KAPI BİLE ÇALMADI’
Güvenlik zafiyetinin olduğuna dikkat çeken Aykan, mahalledeki halkın ihbarlarına rağmen hala evin bir aramadan geçirilmediği, kapısının bile çalınmadığını hatırlatarak, evin emniyet desteğinde olduğunu söyledi. İçişleri Bakanlığı’nı göreve davet eden Aykan, “Bu evle ilgili şikayetler değerlendirip, üstüne gidilseydi belki bugün Suruç’ta yaşanan katliam  önlenmiş olacaktı. HDP İzmir milletvekilleri aracılığıyla Meclis'te bu konuyu güncelleştireceğiz. Konunun peşini bırakmayacağız” dedi.

‘KONUNUN SORUŞTUTULMASINI TALEP EDİYORUZ’

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ege Bölge Temsilcisi Ali Aydın, DAİŞ’in silahlı bir terör örgütü olduğunun  açıkta olduğuna dikkat çekerek, “Devlet yetkilileri bunu bir terör örgütü olarak görüyorsa ona göre davranması gerekiyor. Bunların hareketlerinin engellenmesi, kısıtlanması gerekiyor. Görgü tanıklarının da mahallelinin ihbarlarına rağmen polisin bu eve müdahale etmemesi suça ortak olmaktır ve devlet görevlileri de burada suç işlemiş oluyorlar. Biz İHD olarak toplumun yaşam hakkını tehdit eden kesimler hakkında gerekli soruşturmanın yapılmasını talep ediyoruz” diyerek konuştu.

‘AİLELER SAVCILIĞA BAŞVURMALI’

Özgür Hukukçular Derneği avukatlarından Mecit Yıldırım, konuyla ilgili görgü tanıklarının savcılığa suç duyurusunda bulunması gerektiğini belirterek, “Uyuşturucu temin ediliyor diyerek şikayet edilebilir. Bu doğrultuda kişiler hakkında işlem başlatılır. Olay günü ise 155 nolu numara arandığından ses kayıtları çıkartılabilir. Mahallede yaşayanların konuyla ilgili mutlaka savcılığa başvurması gerekiyor çünkü emniyet kayıtları ve polis tutanaklarından olumlu bir şey elde edilmiyor” dedi.
 

...