Horta: Kürt halkının mücadelesini büyük bir hayranlıkla izliyorum
AP’de düzenlenen “AB, Türkiye, Ortadoğu ve Kürtler” konulu konferans, EUTCC Başkanı Kariane Westrheim, AP Sol Grup Başkanı Gabi Zimmer’in açılış konuşması ile başladı.
AP’de düzenlenen “AB, Türkiye, Ortadoğu ve Kürtler” konulu konferans, EUTCC Başkanı Kariane Westrheim, AP Sol Grup Başkanı Gabi Zimmer’in açılış konuşması ile başladı.
Konferansta konuşan Doğu Timorlu siyasetçi Nobel Barış Ödülü Sahibi Jose Ramos Horta, “Kürt halkının mücadelesini büyük bir hayranlıkla izliyorum, Suriye ve İran’da savaşan kadınlar, olağanüstü savaşçılar. Bana Stalingrad’ı savunan kadın devrimcileri, Vietnam’ı Fransız ve ABD işgaline karşı savaşan Vietnamlı kadınları anımsatıyor” dedi.
Westrheim, çok önemli gelişmelerin yaşandığını belirtti. Umut ve umutsuzluğun iç içişe geçtiği bir dönem olduğunu söyleyen Westrheim, “2015 ilk baharında Kürtler ve Türkler arasındaki barış görüşmeler kesildi. Seçimlerde HDP yüzde 10’luk barajı aşarak meclise girdi. Şu anda yaşanan savaş ortamında ise insanların su, gıda, ihtiyaçları neredeyse hiç karşılanmıyor. Çatışmaların olduğu bölgede, yerel yöneticiler tutuklandı. Bütün bunların tek sorumlusu tabii ki Kürt sorununun çözülmemiş olmamasından kaynaklıdır. Kürt sorununun çözümü Türkiye ve Ortadoğu’ya istikrar getirecektir” dedi.
Türkiye’nin DAİŞ gibi örgütleri ile arasına mesafe koyması gerektiğini de vurgulayan Westrheim şunları belirtti: “AB ve ABD, çözüm için PKK’nin anahtar rol oynayan bir aktör olduğunu kabul etmeli ve terörist örgütler listesinden çekmelidir. Öcalan’ın sağlık ve güvenliği sağlanmalı.”
AP Sol Grup başkanı Gabi Zimmer ise bu konferansın AB’nin kendi değerlerini hayata geçirme konusunda beklentili olduğunu söyledi. Geçen hafta HDP’li heyet ile bir araya geldiklerini de belirten Zimmer, “Göçmen meselesi temel değerlerden vazgeçmek açısından hiçbir şekilde gerekçe olamaz. 11. konferansta kaos ve savaş konusunu ele aldık. Orda insanlık dışı bir durum yaşanıyor. Anlamadığımız bu sessizlik. PKK ile DAİŞ’in aynı şekilde ele alınmasını da eleştiriyoruz” diye konuştu.
Zimmer, önümüzdeki günlerde AP’den bir heyetin de Kürdistan’a gönderileceğini söyledi.
HORTA: KÜRTLER KONUSUNDAKİ İLK EĞİTİMİMİ DANİELLE MİTTERRAND’DAN ALDIM
Nobel Barış Ödülü Sahibi ve Doğu Timor eski cumhurbaşkanı Jose Ramos Horta ise şunları söyledi: “Neden bu daveti kabul ettim, hiç Kürdistan’a gitmedim, Türkiye’ye de gitmedim. Kürdistan ile ilgili ilk eğitimimi de Avrupalı bir kadın olan Danielle Mitterrand’dan aldım. Kürt halkının mücadelesini büyük bir hayranlıkla izliyorum, Suriye ve İran’da savaşan kadınlar, olağanüstü savaşçılar. Bana Stalingrad’ı savunan kadın devrimcileri, Vietnam’ı Fransız ve ABD işgaline karşı savaşan Vietnamlı kadınları anımsatıyor. Bir halkın inkar edilmesinin en uzun örneği Kürtlerdir.
Jeopolitik ve tarihle ilgilenenler Türkiye’nin önemini, geri çevrilemezliğini unutmamalı. Türk yöneticilerin de bundan ders çıkaracağını umuyorum.
Örnek olarak da kendi ülkemi gösterebilirim. 24 yıllık işgalden sonra müzakereler oldu ve büyük ulus ve yöneticileri anlaşmaya vardı. Türkiye bölge açısından çok önemli bir ülke, rolünü oynayabilecek duruma gelmelidir” dedi.
Erdoğan yönettiği ülkenin büyüklüğünü göstermesi gerektiğini söyleyen Horta, “Umarım bizim yakaladığımız ilişki düzeyini, Kürtler ve Türkler de yakalar” diyerek konuşmasına devam etti.
EBADİ: BİR HÜKÜMET HAKLARA SAYGI İLE DEMOKRATİK OLDUĞUNU GÖSTERİR
Nobel Barış Ödülü sahibi Dr. Şirin Ebadi, hangi ülke olursa olsun, kültürel çeşitliliğin kültürel gelişimi de yarattığını belirtti. Çok sayıda etnik, din, dil grubunun olduğu bir ülkenin kültürel anlamda zengin olduğunu söyledi.
“Her hükümetin de bu çeşitliliği koruması ve desteklemek gibi bir görevi vardır. Bu görevini yerine getirmeyen bir ülke de demokratik bir ülke değildir. Bu çoğunluk kanunu ile de izah edilemez. Çoğunluğu elde etmiş bir kesim, diğerlerin haklarını ihlal edemez. Her şey demokrasi çerçevesinde ele alınmalı. Bir hükümetin elde ettiği oy oranından değil, aynı zamanda insan haklarını koruması ile olacak” diyen Ebadi, bir ülkede yaşayan etnisitelerin haklarını ihlal eden bir yapılanmanın demokratik olmadığını söyledi.
Burada Kürt halkının durumunu ele aldıklarını, ama Kuzey Kürdistan’daki halkın durumunun ciddi olduğunu da vurgulayan Ebadi, Türk devletinin Kürt halkının kültürel haklarına saygı göstermesi gerektiğini de kaydetti.
Kürtler sadece Türkiye’de değil, birçok ülkede dışlandığını kaydeden Ebadi, Doğu Kürdistan’daki Kürtlere yönelik dini bir ayrımcılık uygulandığını da söyledi.
İran hükümetinin Kürtlere yönelik ayrımcılığın sorumlusu olduğunu sözlerine ekleyen Ebadi, “Bana Nobel barış ödülü verildiğinde ödülü alan kişinin istediği müzik grubunu seçme hakkı vardı, benim de alternatifim çoktu ama ben Kürt bir müzik grubunu seçtim” diye konuştu.
HDP Ağrı milletvekili Leyla Zana, gelinen aşamada toplumları yöneten siyasi aktörlerin payı ve sorumluluğunun küçümsenemeyecek derecede olduğunu söyledi. Toplumun tüm kesimlerin çıkarlarını savunacak siyasetçilere ihtiyaç olduğunu belirtti.