HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç, yazılı açıklama yaparak, 24 Temmuz Basın Bayramı'nı kutladı.
"Türkiye basınında sansürün kaldırılışının yıl dönümü olarak kutlanan 24 Temmuz, Babıâli gazetecilerinin Sultan Abdülhamit’in baskılarına ve sansür girişimlerine karşı ortaya koyduğu direnişin sembolleştiği tarihsel bir gündür" diyen Oluç, şunları kaydetti: "24 Temmuz 1908’de başlayan direniş aslında bugün de sürmektedir. Çünkü her ne kadar resmi olarak sansür kaldırılmış olsa da bugün Türkiye’de iktidar odakları tarafında saf tutmayan medya yönetimlerine baskı, medya organlarına sansür, medya emekçilerine mobbing fiili olarak halen devam etmektedir. Medya emekçileri üzerinde sürekli bir işten çıkartılma atmosferi sürdürülmektedir. Ünlü bir spor insanına ilişkin haber yapan muhabirler, kişisel sosyal paylaşım platformunda analiz yapan köşe yazarları işten çıkartılabilmektedir. Bununla birlikte, acı içinde bulunduğumuz şu günlerde ne yazık ki özellikle bazı medya organlarının, demokrasi ve basın tarihine kara leke olarak geçecek bir nefret ve öfke dili kullandığını üzülerek gözlemlemekteyiz. Bu medya organları ve bunların güç odaklarınca beslenen kalemleri ülkemizde yaşanan her acı üzerinden, partimiz ve Eş Genel Başkanlarımıza yönelik linç kampanyasının aracıları olmaktadır."
'IŞİD'E OLUMSUZ İFADE KULLANMAYAN MEDYA PARTİMİZE SALDIRIYOR'
İslam düşmanı, katliamcı bir örgütün Ortadoğu halkları ve iç barış açısından yarattığı tehlikeyi görmezden gelerek HDP’yi hedef tahtasına oturtmanın, siyasi lince tabi tutmanın söz konusu medya organlarının ve arkalarındaki odakların tercih ettiği bilinçli bir politika olduğunu vurgulayan Oluç, "IŞİD’e yönelik olumsuz bir ifade kullanmaktan kaçınan bu medya organları ve onun bazı kalemleri, Eş Genel Başkanlarımız için 'eli kanlı' ifadesini kullanacak kadar çığırdan çıkmıştır. Öyle ki, neredeyse Eş Genel Başkanlarımızı, milletvekillerimizı Suruç katliamında yaşamlarını yitirmedikleri için "suçlu" ilan etme noktasına gelebilmişlerdir" dedi.
"IŞİD katletmekte, AKP medyası da HDP’ye saldırmaktadır. Demokratik kamuoyu ve Türkiye halkları bu medya organlarının içine düştüğü hali ibretle görmektedir" ifadelerini kullanan Oluç, şunları belirtti: "Bu yayın organlarının 20. yüzyılın en karanlık dönemlerinde görülen türden gerçekleri çarpıtmayı görev edinmiş propaganda aygıtları olarak çalışması, aynı zamanda demokrasimizin durumuna ilişkin de net belirtiler vermektedir. Partimize ve Eş Genel Başkanlarımıza saldıran medya organlarını, IŞİD barbarlığına karşı insanlık yanında, evrensel basın yayın ilkelerine uygun, bozguncu değil yapıcı, etik yayıncılık yapmaya çağırıyoruz. Böyle bir medya ikliminde; gazetecilerin haberleri ve analizleri nedeniyle işten çıkartılmadıkları, düşüncenin suç olmaktan çıktığı, özgür basının gerçekten özgürleştiği, özgür yayıncılığın önündeki tüm yasal ve fiili engellerin kalktığı bir ortamın mutlaka Türkiye’de gerçekleşeceği umuduyla bütün basın emekçilerinin 24 Temmuz Basın Bayramını kutluyor, mücadelelerini selamlıyoruz."