Suruç şehidi Cebrail Günebakan, Karakoçan'da binlerce kişinin katıldığı törenle toprağa verildi. Tabuta sarılarak Kürtçe ve Türkçe ağıtlar yakan anne Haskar Günebakan, "Sen neden üç gündür beni aramadın. Sana bunu yapanlar Allah'ından bulsun" diye haykırdı.

"Kobanê'yi beraber inşa edeceğiz" diyerek yola çıkan ve Suruç'ta katledilen gençler arasında yer alan SGDF MYK üyesi Cebrail Günebakan için memleketi Elazığ Karakoçan'da tören düzenlendi. Üzerinde Cebrail Günebakan ile Rojava'da yaşamını yitiren ve cenazesi getirilemeyen Karakoçanlı Sinan Sağır'ın fotoğraflarının yer aldığı "Bizimkiler hep aynı kararlılıkla dövüşür" yazılı pankart açılan törende, göğüslerinde ve ellerinde Cebrail Günebakan'ın resimlerini taşıyan binlerce kişi, "Bijî berxwedane Kobanê", "Katil devlet hesap verecek", "Bijî PKK, YPJ, yaşasın MLKP", "Cebrail Günebakan ölümsüzdür" ve "Sinan Sağır ölümsüzdür" şeklinde sloganlar attı.

Kızıl bir beze sarılan ve üzerine sarı-kırmızı-yeşil flama asılan cenazeyi omuzlayan kitle, HDP ilçe binası önüne kadar yürüdü. Yürüyüş esnasında Günebakan'ın yakınları ve kardeşleri sinir krizi geçirirken, Günebakan'ın cenazesi daha sonra konvoy eşliğinde Kolukan köyüne getirildi. Burada kılınan cenaze namazı sonrası tabuta sarılarak Kürtçe ve Türkçe ağıtlar yakan anne Haskar Günebakan, "Sen neden üç gündür beni aramadın. Sana bunu yapanlar Allah'ından bulsun" diye haykırdı.

HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy ve Amed Milletvekili Sibel Yiğitalp'ın da katıldığı cenaze töreninde, toprağa verilen Günebakan'ın arkadaşları tarafından yapılan açıklamada, yüreği insanlık için atan barış savunucusu gençleri uğurladıkları belirtilerek, "Bu saldırı Rojava Devrimi'ne, Kobanê zaferine, yeni yaşama, halkların kardeşleşmesine dönük bir saldırıdır. Ancak biz diyoruz ki, korkuyorsunuz, korkun bizden! Hesabını sorduk, soracağız" denildi. Karakoçan'ın Mazlum Doğan gibi yiğit devrimciler doğurduğu vurgulanarak, "Ne mutlu yoldaşlarına, ne mutlu halklarımıza ki Mazlumların takipçisi Sinan Sağır ve Cebrail Günebakan yoldaşlar gibi genç devrimciler bahşetmiş. Bu topraklara düşen her şehit, onlar yüzler olup yeşerecektir" diye ifade edildi.

Günebakan'ın lise yıllarında örgütlü mücadeleye katıldığı 2009'da da "Taş atan çocuklar"dan biri olarak 1.5 yıl cezaevinde kaldığı ve yasaklı Taksim 1 Mayıslarında alanlarda olduğu ve HDP mücadelesinde yer aldığı aktarıldı.