AKP’nin yeşil gladyosu JİTEM’i, direniş kalelerine adeta sefer üstüne seferler düzenliyor ancak her defasında çelikten iradeyle korunan Amed’in, Cizre’nin Sur(ların)a çarpıp gerisin geriye dönüyorlar.
ANF
HABER MERKEZİ
Pazar, 31 Ocak 2016, 09:20
Kuzey Kürdistan’da halk direnişi bütün görkemiyle devam ediyor. AKP’nin yeşil gladyosu JİTEM’i, direniş kalelerine adeta sefer üstüne seferler düzenliyor ancak her defasında çelikten iradeyle korunan Amed’in, Cizre’nin Sur(ların)a çarpıp gerisin geriye dönüyorlar.
Dünyanın kör ve sağır kaldığı destansı direniş Kürdistan dağlarında büyük bir ilgiyle karşılanıyor. Kürdistan gerillası tabiri caizse Cizre, Sur, Silopi ile yatıp kalkıyor. Dağ sohbetlerinin, tartışmaların ana gündemi de işte bu direnişler.
Medya Savunma Alanları’nda bulunan gerillaların temel gündemi ve bütün yoğunlaşması Kuzey Kürdistan kentlerinde gelişen halk direnişi ve baharla birlikte gerillanın bu direnişe nasıl bir ivme kazandıracağı...
Yıllardır gerilla alanlarında gerillanın nabzını tutup, beklentilerini, öfkelerini, sevinçlerini dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışıyoruz. Hiçbir zaman gerillanın bu denli sabırsız olduğuna şahit olmadığımı söylemeliyim. Gerilla için bahar her zaman ‘yeni başlangıçlar, yeni hedefler, amaca kilitlenme, hedefleri başarma umudu’ demektir ama bu sefer durum çok daha farklı. Gerillanın bu sefer öfkesi, bahar yoğunlaşması, beklentileri her zamankinden çok çok büyük. Sanki ağız birliği etmişçesine hepsinin ilk cümlesi ‘’hele bir bahar gelsin’’ oluyor.
Kürdistan dağları kara kışı yaşıyor. Sıcak bahara gebe bir kıştayız. Son yılların en soğuk kışını yarıladık ve önümüz bahar. Dağlar hala kar altında; kar, fırtına, kuru soğuk, yağmur, çamur… Dağlar sessiz, durgun, tıpkı dağlarda silah çatanlar, fırtınada nöbet tutanlar gibi. Ama yalnızca şimdilik…
Kışın etkilerinden çabucak sıyrılacak güneşli günlerin sabırsızlığını yaşıyor dağlar ve dağların doruklarındakiler. Anlaşılan bu bahar başka bahar olacak, hem dağlar hem dağdakiler hem de ovalar ve şehirler için.
Gerilla, dağı ovayla buluşturmanın heyecanını ve kararlığını yaşıyor. Dağları ve zirveleri mesken eylemiş esmer tenli çocukların bahar özlemi doruğa çıkmış durumda. 2016 baharını Kürt baharı olarak adlandırıyorlar ve “bu bahar bir başka olacak” diyorlar.
BAZILARI İLK KAVGALARINA TUTUŞACAK
Baharla birlikte engeller kalkacak, dağlar yol verecek umut yolcularına. Yeni yolculuklara, yeni maceralara ve yeni kavgalara atılacakları günü büyük bir sabırsızlıkla bekliyorlar. İlk kavgalarına tutuşacak bazıları; bu kavganın ustaları ise yeni kavgalarla sınayacak engin bilgilerini ve yüreklerini. Onun için sabırsızca ve heyecanla baharı iple çekiyorlar.
Bir halkın özgürlük kavgasının ağır yükünü omuzlamış genç yüreklerin bahardan beklentileri çok büyük.
Besledikleri büyük umutlar ve öfke sığmıyor yüreklere. Ozanımızın deyimiyle, “He dese koparacak dizginlerini” misali sabırsız bir bekleyiş içerisindeler. Bu baharda bütün kozlarını oynamak, halk direnişine bir an önce ve en ön saflarda katılmak için ‘hazır ol’da bekliyorlar.
Bir yanda umutları, öte yanda kinleri büyüyor dağdakilerin. Yarınlara dair umutlar ve yarınlarını karartmak isteyenlere karşı büyüyen nefret, kin, öfke… Bu iki duygu, dağ yürekli gençlerin motivasyon gücünü oluşturuyor. Yenibaharda bütün kötülüklerden, çirkinliklerden hesap sormak için her an tetikte, bekleyiş halindeler.
DİRENİŞİN DAĞI OVASI KALMADI
Kürtler umutlarını, geleceklerini, beklentilerini dağlara yüklemiş bir halk. Dün olduğu gibi bugün de Kürdün gözü dağlarda. Umutlar besleniyor yarına dair. Gerilla, beklentilerin farkında olarak bahara hazırlanıyor.
Kürdistan dağlarında gerillanın baharı karşılayışını daha önce de gözlemledik. Gerilla bahara hep yeni anlamlar yükler; ancak bu kez yüklenen anlam çok daha farklı ve daha büyük. Bu baharla özgür bir yaşama adım atacakları sözünü veriyorlar birbirlerine. Yüzlerce gerillanın baharda Kuzey Kürdistan’a geçmek için örgüt yönetimlerine rapor yazdıklarını öğreniyoruz. Geçen yıllarda Rojava ve Şengal-Maxmur-Kerkük için seferber olan gerilla şimdi aynı duygularla Bakur devrimine bileniyor. Buna kilitlenmişler, baharı en önde karşılamak için yarışıyorlar adeta. Bütün telaşları, kaygıları ve beklentileri bu! Sanki başka bahar yokmuş, hiç olmayacakmış ve ellerindeki tek şansmış gibi dört elle sarılıyorlar bu bahara.
GERİLLANIN GÖZÜ KULAĞI DİRENİŞTE
Bir de dağlardan beklentisi olanlar var, ovadakiler! barikatlarda, hendeklerde, mevzilerde, sokaklarda direnenler. Umut dağlarda diyerek sırtını dağlara yaslayanlar yani.
Kuzey Kürdistan kentlerinde yaşanan gelişmeleri çok yakından takip eden gerillalar, güncel siyasette kimin ne dediğine değil, kendilerinin ne yapacağına odaklanmış durumdalar.
Direniş merkezlerine yönelik yapılan saldırıları, Türk devletinin şehirlerde yaşadığı hezimeti yorumlayan gerillalar, 2 ayı aşkın süredir devam eden savaşı halk savaşı olarak tanımlıyor. Baharda gerillanın da devreye girmesiyle birlikte savaşın hem daha da yaygınlaşacağı hem de derinleşeceği kanaati hakim. Medya Savunma Alanları’ndaki HPG gerillaları, önümüzdeki baharda devrimci halk savaşının yeni taktiklerle daha da zenginleşerek sonuç alacağı iddiasında. Gerillalar, 30 yılı aşkın bir süredir verdikleri mücadelenin baharla birlikte yeni bir stratejik aşamaya taşıracaklarını, gerillanın sadece kırsalda değil, şehirlerde de etkinliğini arttıracağını belirtiyorlar.
ÖZGÜRLÜK ZAMANI
Gerillalar, yaşananları geçici bir durum olarak değerlendirenlerin yanıldıklarını söylüyor. “Devlet imhada, Kürtler direnişte karar kıldı” diyorlar. Gerilla güçlerinin büyük bir motivasyonla özgürlüğe kilitlendiğini, çok yakında herkesin gerillanın gücünü ve nelere kadir olduğunu göreceğini ifade ediyorlar.
DİRENİŞ OLMASAYDI DAHA FAZLA SİVİL ÖLDÜRÜLDÜRDÜ
Yaşanan sivil kayıpların Türk devletinin faşist karakterini gözler önüne serdiğini, devletten beklentisi olan çevrelerin bu gerçeği iyi görmeleri gerektiğine vurgu yapıyorlar. Hendeklerin yaşanan savaşın sebebi değil sonucu olduğunu düşünüyor gerilla. ‘’Hendekler olmasaydı da bir fetih hareketi yürüteceklerdi. Sivilleri, çocukları, kadınları, siyasetçileri, seçilmiş belediye başkanlarını katledecek veya tutuklayacaklardı’’ diyen gerillalar; Kürt gençliğinin sürece direnişle karşılık vererek daha fazla sivil kaybın yaşanmasının önüne geçtiği görüşünde.
Gerillalar, önümüzdeki süreçte direnişin başarılı yanlarının daha da geliştirileceğinden, direnişte yaşanan eksikliklerin ve hataların giderilerek zafere yürüyeceklerinden emin.
Kürt gençlerinin sınırlı imkanlarla gerçekleştirdiği direnişin, NATO’nun 2. en büyük ordusuna Kürdistan şehirlerini dar ettiğini söyleyen gerillalar, YPS ve YPS JIN’in ilanının devrimsel bir gelişme olduğu görüşünde. Gerillanın fedai bir ruhla devreye girmesiyle Türk özel savaş çetelerinin tarihinin en ağır yenilgisine uğratacaklarını düşünüyor HPG ve YJA STAR gerillaları.
TC’NİN HESAPLARI TUTMADI
Yaşanan sivil kayıplar; çocuk, kadın ve yaşlıların hedef alınması gerillanın kinini ve öfkesini daha da bilemiş. Ancak direnişe salt duygusal bakılmaması gerektiği uyarısında bulunuyorlar.
Türk devlet güçlerinin, taktik olarak bütün direniş merkezlerine eş zamanlı operasyon düzenlememesinin nedeninin ‘yenilme korkusu’ olduğu tespitini yapıyorlar. Türk devletinin tek tek pilot bölgeler seçerek saldırıya geçtiğini söyleyen gerillalar, TC’nin hesaplarının tutmadığı görüşünde.
“Türk devletinin saldırı konsepti Sur, Cizre, Silopi, Nusaybin ile sınırlı kalmayacak” diyen gerillalar, direniş potansiyelinin güçlü olduğu diğer kentlerin ve ilçelerin de hedefleneceğini belirtiyor. Sur, Silopi ve Cizre direnişinin TC’nin saldırı konseptini kısmi olarak kırdığını ancak bu planın hala devrede olduğunu söylüyorlar. Topyekûn saldırıyı boşa çıkaracak tek mücadele biçiminin ise topyekûn direniş olduğu tespitinde bulunuyorlar.
GERİLLA BİR İNTİKAM GÜCÜDÜR
Devlet yetkililerinin “Cizre şu kadar zamanda düşecek”, “Sur şöyle olacak” tarzında ifadelerinin komik ve özel savaşın propagandasından ibaret olduğunu düşünüyor gerilla. Bazı çevrelerin “eğer Sur, Cizre düşerse Kürtler bir daha kendine gelemez” tarzındaki söylemler kullanmasının devletin özel savaş propagandalarından etkilenen tutumlar olduğuna dikkat çekiyorlar.
BAHARDA ONLARCA SUR VE CİZRE OLACAK
Kürtlerin onlarca defa isyan ettiğini, katliamlara ve soykırıma maruz kaldığını hatırlatan gerillalar, “Kürtler hiçbir zaman yenilmediler, her katliamdan ve direnişten dersler çıkararak günümüze kadar bu geleneği getirdiler. Kürdistan’da düşecek olan faşizmdir, TC ve ordusudur” diyor.
Baharla birlikte TC’den bütün zulümlerin hesabını soracaklarını ifade eden gerillalar, halka “Baharla birlikte her şey değişecek. Özgür Kürdistan yakın. Bir değil onlarca Sur ve Cizre olacak” mesajı veriyor.